Yazlık notlar

Tekneye lahmacun getirtmişler.

Haberin Devamı

Tanesi 40 lira diye feryad ediyorlar.

Yeme kardeşim.

Canın çok istiyorsa, git kebapçıya, lahmacunu orada ye.

***

Geçenlerde...?İstanbul’un gözde restoranlarından birinde de masaya gelen karpuzun fiyatına itiraz etmişler:

-?78 liraya karpuz mu yenir?

Lokalin sahibi, müşterinin kulağına eğilmiş demiş ki:

-?Haklısınız, 78 liraya karpuz yenmez. Siz şu köşedeki kamyondan 10 liraya bir karpuz alıp, evinizde pijamaları da giyip afiyetle yeyiniz.

***

Güney sahillerinde müzik durumu nedir bilmiyorum ama İstanbul sahilleri, gürültüyü çözmüş gibi gözüküyor. Şikayetler azaldığına göre bir formül buldular herhalde...

En büyük aşama şudur:

Maganda işletmeciler, elendi gitti... Onların yerine bilgili, görgülü, saygılı, anlayışlı, uygar işletmeciler geldi... Dolayısıyla meslek, itibar da kazandı.

***

Haberin Devamı

Boğazın iki yakasındaki rıhtımlara bakınız. Uzun beyaz donlular’ın işgali hâlâ devam ediyor. Hani derler ya, “halk, plajlara hücum edince, denizde vatandaşa yer kalmadı.” Tam o hesap... Oturup bir kanepede denizi seyretmeye imkan yok.

***

Ve... En büyük dert.

Denize hâlâ çöp atılıyor.

Sevgili okuyucular. Karpuz kabuğu düşmeden, denize girilmezmiş, öyle mi?

Atasözüne bakın... Karpuz kabuğu’nun denizde ne işi var acaba?

.........

Bir de boğulan çocuklar.

Allahaşkına, Şile’ye ve Kilyos’a dikkat edin. Yaz mevsimini yine burnumuzdan getirmeyin.

Yazarın Tüm Yazıları