Ne güzel parktır

Çocukluğumun büyük kısmı Abbasağa Parkı’nda geçti. İstanbul’un en güzel parkıdır. İsmail Ünal’ın katkılarıyla daha da güzelleşti.Arasıra hâlâ oraya gider, yeni bir enerji alırım.

Geçen gün ne olmuş orada?

Nedir o patırtı?

Tam anlayamadım ama Beşiktaş’ın yeni Belediye Başkanı’yla mahalle halkı ihtilafa düştü galiba... Çocuk Bölümü bozulup yerine kafetarya mı yapılacakmış, yoksa Park’ın kimyasıyla mı oynanacakmış ne, gidip bugün bakacağım... Ezbere yazmam.

Fakat yeri gelmişken bari şu Bebek?Parkı’nın bakımsızlığına değineyim. Hatta kirliliğine... Etrafa yaydığı o pis kokulara.

Bebek ki, varlıklı ve güya görgülü insanların oturduğu bir semt...

Peki, ne bu?

Aynı semtte asıl felaket bir yerden bahsedeceğim.

Bebek Meydanı’na gelin. Küçük Bebek Yokuşu’nu çıkın.

Tam tepeye geldiğinizde kafanızı sağa çevirip bakın.Bir dağ göreceksiniz. Çöp Dağı... Tam 1 yıldır öyle bekliyor, tabii giderek dağ yükseliyor. Yahu bu sosyetik insanlar buna nasıl katlanıyor?

Kaldı ki orada zaten bir harabe var.Neyin nesidir bilinmez, tam 30 yıldır öylece durur, yukardan bombalanmış gibi.

Bir de bu Çöp Dağı eklenince, her geçişimde yuh diye bağırıyorum.

Bugünlük bu kadar. Şimdi Abbasağa Parkı’na gideceğim.

Not:

İngiltere’de seçimi kaybeden liderler istifa etmişler.

Ne var bunda? İstifa en kolayı.

On seçim daha kaybetsen, marifet, yerinde kalıp liderliğini ömür boyu muhafaza etmek.

Bunlar ne kof adamlarmış yahu?

Bir yumrukta yıkıldılar.