Paylaş
- Seçimde hâlâ “aynı partiye” oy verirlerse, iki elim yakalarında olacak.
*
Duydunuz mu beni, hey...
- “Öğretmenleri nasıl kategorize ettiğimi biliyorsunuz.”
- “Saray’ın hakimleri savcıları” zaten kara listede.
- “Gazeteciler desen, satılık yandaşlar güruhu.”
Peki ya sanatçılar?
- Muhalif olmayana, asla sanatçı demem ben.
*
Bunlar, sadece birkaç örnek.
Bunlar, kendi tabirleriyle Türkiye’nin en demokrat, hatta yegâne demokrat partisinden gelen sesler.
Yabancılar duysa diyecekler ki:
- En demokratı buysa, kimbilir faşisti nasıl olur?
*
Buna ben cevap vereyim:
Allah korusun, bizde faşist parti olmaz.
İktidara gelir gelmez, önce bazı basın organlarının kapısına kilit vuracak bir parti çıkmaz Türkiye’de...
Mimlediği müteahhitlerin mal varlığına el koyacak bir parti de yoktur bu ülkede.
*
Özetliyorum dikkat...
- Biz o kadar demokratız ki... Silah kaçakçılığı, insan ve organ ticareti, çocuk istismarcılığı ve uyuşturucu baronluğu gibi meslekleri, yasal hale getirip onlardan vergi alacağız... Vergi rekoru kıranlara da üstün hizmet madalyası vereceğiz...
Daha durun.
Şeb-i Arus törenlerini Sosyalist Enternasyonal’e taşıyacağız.
Not:
250 bin lira tazminat çok.
Hakaret Fonu’ndaki paraya güveniyorsanız olmaz.
O fon kişiye özel... Sahibi var.
Özel denince siz herhalde Özgür Özel zannettiniz.
Paylaş