Paylaş
İşte, yeni bir anayasa bunun için lazım. Koyarsın demokratik kuralları... Sistemi tıkır tıkır işletirsin...?Zaten de 4 yılda bir seçim var. Beğenmediğin iktidarı indirir, yerine yenisini getirirsin... Beğenmezsen 4 yıl sonra onu da indirir bir başkasını getirirsin.
Yani, vesayetle yaşamak, bu milletin alın yazısı değil.
***
Birikmiş notlarıma bakıyorum... Orada görüyorum ki, son olaylar hakkında, CHP elle tutulur bir net tavır sergilememiş... Hiç önemli bir laf etmemiş.
İyi ki etmemiş.
Zira hata yapacağı muhakkaktı.
Mesela Süheyl Batum çıkıp deseydi ki:
- Kağıttan kaplanı gördünüz işte.
Daha mı iyi olurdu?
Hayır.
Kötü günde biraz şefkat gerek... CHP, bari en azından susmuştur. Emine Tarhan’ın sözleri ise, dersini iyi çalışmış bir hukuk öğrencisi kadar amatörce bulunmuştur.
İyi ki öyledir.
CHP, sağlam basıyor.
Bakınız, şike hakkında bile Kılıçdaroğlu tek laf etmedi. “Kaleci Lefter’e duyduğu hayranlık sebebiyle Fenerbahçeli olmuştu ya” kendini bile aştı, duygularını bastırdı, tıpkı Başbakan gibi o da Fenerbahçelilik yapmadı. İşte, budur.
***
Yüksek Askeri Şûra’daki oturma düzeni, geçici mi, kalıcı mı??Tartıştığımız şeye bakınız. Masanın başında tek koltuk olsa ne olur, iki koltuk olsa ne olur?
Eğer demokrasi koltuk’la ölçülecekse, buyrun o fotoğrafı saklayın siz.
Ama ben, zarfa değil mazruf’a bakmaya devam edeceğim.
.........
Sevgili okurlar.
Son bir not.
Eğer program değişmediyse, Cumhurbaşkanı dün akşam, YAŞ üyelerine bir iftar verecekti.
İftar mıydı, yoksa akşam yemeği miydi, aman bir yanlışlık olmasın. Gerçi iftar vakti, tam da akşam yemeği saatine denk geliyor ama yine de ismini koymak lazım.
Zira Şûra üyelerinin oruçlu olduklarını zannetmiyorum.
Abdullah?Gül bunu bilmez mi?
İşte, koltuktan daha önemlisi budur.
Paylaş