Bilen bilir

Fıkra anlatmayı pek beceremem ama bir deneyeyim:

***

Clinton ve Trump, bir şekerci dükkanına girmişler.

Clinton, girer girmez, kavanozdaki şekerlerden

üç tanesini çalıp cebine atmış, sonra da dönüp Trump’a:

- İyi iş yaptım demiş. Bedavadan üç şeker kaptım.

Trump gülmüş.

Dükkan sahibine demiş ki:

- Şimdi sana bir sihirbazlık numarası göstereceğim.

Şu kavanozdan bana bir şeker ver hele.

Şekeri güzelce yemiş:

- Bir şeker daha ver.

Onu da yemiş.

Üçüncü bir şeker isteyip onu da yemiş.

Dükkancı:

- E hani sihirbazlık?

Trump demiş ki:

- Gör şimdi şekerler nerden çıkacak. Clinton’un sağ cebine bak.

***

Adı üstünde, fıkra işte.

Şakayla karışık.

Ama ikisinin de mizacına gönderme yapıyor.

Ve Amerika halkına şu mesajı veriyor:

- İster Clinton’u seç, ister Trump’ı... İkisi de malın gözü.

***

Bir fıkra daha uydurmuşlar.

Güya Muhammed Ali Clay, öbür dünyadan haber yollamış Clinton’a ve Trump’a:

- Mezarıma 1’er milyon dolar getirip koyun.

Clinton, bu şampiyon boksörün isteğini hemen yerine getirmiş, koşa koşa gidip 1 milyon doları koymuş mezarına.

Ardından Trump gelmiş,

o 1 milyon doları alıp cebe atmış, onun yerine 2 milyon dolarlık bir çek yazıp bırakmış.

***

Soğuk Amerikan espirileri deyip geçmeyin.

Bu fıkraları uyduran veya uyarlayıp tekrar hayata sokan Amerikalılar, mutlaka birşey demek istiyorlar ama ney?