Rauf Tamer

Öne çıkanlar

1 Ağustos 2020
Bayramda millet sanki sabahtan akşama kadar yemek yiyormuş gibi...

Çok bilmişlerden bin türlü nasihat dinliyoruz:

- Şunu ye, bunu yeme.

İki lokma bir şey yiyeceğiz, onu da burnumuzdan getirmeyin. Her bayram böyle yapıyorsunuz...

***

Bir de fantezi meraklıları türedi.

Çikolatalı baklava...

Yok bilmem havuçlu baklava, yok zeytinli baklava.

Yahu bunu yapmayın.

Yazının Devamını Oku

Bayram sektörü

31 Temmuz 2020
Ekonominin ağır şartlarına rağmen, hızlı bir çark dönmeye devam etti...

Çarşı pazar ve gelenekler hiç aksamadı. Her keseye uygun, makul fiyatlar da vardı. Alışverişlerde çoluk çocuk epey sevindi. Anne babalar da mutlu oldu.

Özetlersek...

Sağlıklı Aile Yapısı, bayrama yine damgasını vurdu.

***

Tatilciler, geçen yıllara kıyasla, daha dikkatli ve disiplinli bir biçimde otoyollara koyuldu...

Kimisi sılaya el öpmeye gitti, kimisi de mütevazı bir tatilin çaresini arayıp buldu. Bu da güzel...

Çünkü tatil, bir medeniyettir. Ayrıca da turizmin omurgasıdır.

Ne yapalım? Karınca kararınca...

Yazının Devamını Oku

Neydi, ne oldu?

28 Temmuz 2020
“Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır.”

Kim demiş?

Bilâkis, siyasi partiler, demokrasinin artık “en kolay vazgeçilebilir” unsurları oldular.

Öyle ittifaklar gördük ki, partilerde ne ilke bıraktı, ne üslup bıraktı, ne de bir mefkûre.

***

İlhan Cihaner’in tabiriyle “Siyasal İslamcı Ekmeleddin Bey” çatı adayı gösterildiğine göre, yarın popüler bir Cübbeli Hoca’yı da pekâlâ Cumhurbaşkanı adayı olarak görebilirsiniz.

Çünkü ittifak kurumu, böylesine sulandırıldı. Bütün prensipler yıkıldı. Misak-ı Milli bile Türkiye tarafı diye bir koordinata bağlandı. Ve müttefiklerin hiç sesi çıkmadı... Yazıklar olsun.

İttifakmış.

Neyin ittifakı bu?

Yazının Devamını Oku

Yol haritası

27 Temmuz 2020
İttifak, lügat anlamını aştı, artık bir ahda bağlanmak noktasına ulaştı.

-Dostlarla birlikte.

Tek hedefe doğru.

Ne pahasına olursa olsun.

Yeminli bir biçimde...

Cihat ilan eder gibi.

Ama korkmayın.

-Herkesi kucaklayarak.

İşte bu kucaklama var ya.

Yazının Devamını Oku

Pazar notları

26 Temmuz 2020
İyi bir sosyal demokrat olan İlhan Cihaner, siyaset yapmak için nasıl bir adrese geldiğini dün Kurultay’da anlamıştır herhalde.

 

Konserde, düğünde, nişanda, çarşıda pazarda, kongrede ve de camide bu kalabalıkları görünce, futbol maçlarını seyircisiz oynadığımıza yanmaz mısınız?

***

ABD’nin Libya planı.

Rusya’nın Suriye planı.

Fransa’nın Akdeniz planı.

..........

Yeter yahu.

Yazının Devamını Oku

Dünya ne dermiş?

25 Temmuz 2020
Eyvah.

Sanki bizi tam AB’ye alacaklardı, Ayasofya’yı camiye çevirdiğimiz için kızdılar, şimdi almayacaklar, öyle mi?

***

Amerika, teröristlere silah ve para yağdırmaktan tam vazgeçecekti, şimdi Ayasofya’yı camiye çevirdiğimiz için çok kızdı, bizi hançerlemeye karar verdi, öyle mi?

***

Fransa, Akdeniz’deki haklarımıza nihayet saygılı olmaya tam karar vermişti, şimdi Ayasofya’yı camiye çevirdiğimiz için çok kızdı, birdenbire Fransızlaştı, öyle mi?

***

Avusturya, Almanya, Belçika, kanun kaçaklarını bağrına basmaktan vazgeçip bize tam iade edecekti, şimdi Ayasofya’yı camiye çevirdiğimiz için çok kızdı, onları ödüllendirmeye karar verdi, öyle mi?

***

Yazının Devamını Oku

Çağrışım...

23 Temmuz 2020
Prof. Davutoğlu dedi ki:

- 2015’te AK Parti-CHP koalisyonu kurulsaydı, 15 Temmuz darbe girişimi olmayabilirdi.

Aksini kim iddia edebilir?

İstikşafi müzakereleri bizzat kendisi yürüttüğüne göre, havayı en iyi o koklamıştır.

1980’de de Demirel - Ecevit yani AP-CHP koalisyonu kurulsaydı, 12 Eylül darbesi olmazdı derler... Belki de öyledir ama birileri darbe yapmayı ille de kafaya koymuşsa ne çare!

***

Asıl söyleyeceğim bu değil.

70’li yıllara gidelim.

Sokaklarda sağ-sol çatışmaları var. Her gün 20 - 25 genç can veriyor.

Yazının Devamını Oku

Kararsızmış

22 Temmuz 2020
Ara sıra... Anketler yapılıyor:

- Bugün seçim olsa hangi partiye oy verirsin?

Ya da:

- Cumhurbaşkanı olarak kimi görmek istersin?

.............

Zülfüyâre dokunmamak için de “kararsızlar” dilimi çoğu zaman geniş tutuluyor... Yüzde 20, bazen yüzde 25.... Yok artık, daha neler?

***

Kamuoyunu yansıtmak değil de, sırf kamuoyunu oluşturmak için yapılmış olsa bile, bazı anketler (düzgün firmaları tenzih ederim) artık karikatüre döndü.

Bu kadar yüksek bir kutuplaşma varken, ne demek hâlâ

Yazının Devamını Oku