TÜRKİYE’de garip şeyler oluyor ve ülkenin şekli her geçen gün biraz daha değişiyor.
Birileri Türkiye’ye yeni bir biçim vermeye çalışıyorlar!
Önce Ergenekon davaları, Balyoz ve Kafes planlarıyla ortalık sarsıldı. Muhalefet yapan yayın organlarına astronomik para cezaları yağdırıldı. Muhalif sesler susturulmak istendi.Yüksek yargı yıpratıldı! Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı adeta bir karalama kampanyası açıldı. Deniz Baykal, son dönemde etkili muhalefet yaparak partisini yükselişe geçiren bir liderdi. Anketler CHP’nin tırmandığını gösteriyordu. Rezil bir komplo ile alaşağı edildi. * * * Bunların hepsi tesadüf olamaz! Birileri ülkemizin düzenini değiştirmek istiyor. Atatürk ilkelerini ve Laik Cumhuriyet’i savunanlar bir bir tedavülden kaldırılıyor. Daha önce birçok yurtseverin başına çorap örenler bu defa yıldızı parlamaya başlayan ana muhalefet partisi genel başkanı Deniz Baykal’ın kellesini aldı! Sinsi ve kalleşçe vurdular! Baykal’ın, kasetin profesyonelce hazırlandığını belirtip, bu imkânların ancak devlette bulunduğunu söyleyerek iktidarı suçlaması, ortada bir şeylerin döndüğünü gösteriyor. Özel hayata tecavüz çok çirkin bir şey. Artık, ülkede kimsenin, saldırıya uğramayacağı konusunda bir güvencesi kalmadı. Baykal istifa etmeseydi, mutlaka kasetin devamı ortaya çıkarılacaktı. * * * Şimdi iktidar, zan altında kalmaktan kurtulmak için o komployu kimlerin, nerede, ne zaman, hangi odaklara hizmet etmek için hazırladığını, kaseti kimlerin piyasaya sürdüğünü ortaya çıkartmakla yükümlüdür. Aksi halde töhmet altında kalacaktır! Komplocular, tuzaklarını serbestçe hazırlıyor, kimseden korkmadan, iğrenç tezgâhlarını servise koyuyor, yetkili makamlar rezillikleri sadece seyrediyor. Devlet güçleri bu tür olayları aslında kolayca çözer. Yeter ki istensin! Fakat istenir mi, orası meçhul! Ancak bugün Baykal’a düzenlenen komplo, yarın başkalarına da yapılabilir! Bunu unutmamak gerekir! * * * Bireylerin güvende olmadığı bir ülkede yaşamak, gerçek bir zulüm! Baykal’ı vuran kaset nerede, ne zaman, hangi amaca hizmet etmek için hazırlandı? Kaseti piyasaya sürenlerin arkasında kimler var? Bunu ortaya çıkartmak iktidarın sorumluluğunda değil mi? Yasadışı, ahlakdışı bir tertip olan komplo tuzağı cezasız mı kalacak? Türkiye, özel hayatların ayaklar altında hoyratça çiğnendiği, haberleşme özgürlüğünün yok edildiği, gelişmemiş ve gelişemeyen bir memleket haline getirildi! Ülkeyi yönetenlerin gönlü buna nasıl razı oluyor? Bu kadar mı çağdışıyız? * * * Baykal’ın dediği gibi “Bu komployu ayıplar gibi yapanlar, bizzat komployu hazırlayanlar” mı? O karanlık odaklar, bir gün onlara da böyle bir tuzak hazırlayamaz mı? CHP liderinin “Bu kara kampanyaya teslim olmayacağım. İstifam kaçmak değil, meydan okumaktır!” demesi ne anlama geliyor? CHP örgütünün “Geri dön” baskısına dayanamayarak döner mi, bunu zaman gösterecek! Ülkede bazı güçler, “Bize karşı çıkan, kafa tutan herkesi yakarız!” diye meydan okuyor. Laik Cumhuriyet yanlısı birçok aydın, general, subay, bilim adamı, gazeteci ve yazar bu tehdidin hedefi oldu. Şimdi de Baykal’ın kellesini aldılar! Sırada kim var?