Paylaş
Okul Öncesi Eğitim Uzmanı Pınar Barut, “Çocukların beyin yapısı ve fonksiyon-larının gelişiminin üçte ikilik bölümü, 4 yaşa kadar tamamlanır. Bu nedenle okul öncesi önemli bir süreçtir.” diyor.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMLE
ÜRETKEN YETİŞKİNLER
Çocukların beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin üçte ikilik bölümünün 4 yaşa kadar tamamlandığı düşünüldüğünde, okul öncesi eğitimin çocuklar, aileler ve toplum açısından çok önemli bir süreç olduğu açıkça görülüyor.
Erken çocukluk dönemindeki deneyimler, beynin çalışma biçimini belirleyici özellik taşır. Okul öncesi eğitim, sosyal ve duygusal gelişimi destekleyerek yetişkinlik döneminde bireylerin daha üretici ve verimli olmalarını, sahip oldukları potansiyeli tam olarak kullanmalarını sağlar.
İLERİDE DAHA BAŞARILI BİREYLER OLUYORLAR
Çocukların gelişim özellikleri, bireysel farklılıklarına göre değerlendirilmelidir.
Ebeveyn ve eğitimcilerin etkin olduğu bir okul öncesi eğitim programına katılan çocukların; fiziksel, duygusal, sosyal ve zihinsel yönden sağlıklı şekilde geliştiği, olumlu kişilik temellerinin atıldığı, yaratıcı yönlerinin ortaya çıkarıldığı, güven duygularının sağlamlaştırıldığı, diğer çocuklara oranla gelecekte daha başarılı ve daha yetkin bireyler oldukları yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ÖZGÜVENİ DE ARTIRIR
Henüz çok erken yaşlarda yemek-uyku-tuvalet gibi öz bakım becerilerini kazanmak, anne-babadan ayrı kalma sürecini yönetmeyi öğrenmek, çocuğun duygusal gelişimine katkıda bulunarak kendine olan güvenini artırır. Genel anlamda okul öncesi eğitim, çocukların sadece eğlenceli vakit geçirebileceği bir dönem olmaktan çok uzak, yüksek misyon içeren bir süreçtir.
Anaokullarındaki, nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma ve fikir üretme gibi faaliyetler çocuğun matematik ve bilim becerilerinin gelişmesini sağlarken, canlandırma, taklit ve hayali oyunlar da hayal gücü ve yaratıcılığını geliştirir.
FIRSATLAR SUNULURSA YARATICILIK GELİŞİR
Koşma, zıplama, fırlatma, tırmanma gibi faaliyetlerle kaba motor fonksiyonları güçlenirken, kesme, yapıştırma, boyama gibi faaliyetlerle ince motor fonksiyonları düzenlenir ve gelişir.
Bununla beraber, yaratıcılık doğuştan gelen ve yaşamın her alanında kendini gösterebilen bir yeti olmasına karşın, yaşamın ilk yıllarından itibaren desteklenip, fırsatlar sunulduğu takdirde geliştirilebilen gizli bir güçtür.
Benim hikayem...
“Yıl 2002... Ay mayıs...
Yeni doğum yapmışım. Hayatımda kucağıma bir bebek almamışım ve o an ellerimin arasındaki o minicik bebeğe hem şaşkınlıkla hem de daha önce asla tanımadığım bir duygu ile bakıyorum.
Mis gibi bir koku, şahane bir his ama son derece berbat, iç acıtan, insanı kendinden soğutan bir duygu ile vicdanım kanıyor. Neden doğurduğumu da, ona nasıl bakacağımı da sorguluyorum. Bir de işsiz kalmışım...”
İşte benim hikayem böyle başlıyor.
Sabah sabah gözlerim dolup ağlayarak yazmaya başladığım bu yazının devamı şu anda zamanehatunları.com adresinde.
Okuyun da insan isterse neler yapabilir görün diye...
Bana hep yazan, soru soran, dert yanan hanımlar...
“Param var, yatırım yapacağım, ne yapsam bilemedim. Fikriniz var mı?” diyenler...
“İçinizdeki bir heyecanı büyüterek yaşamınızı nasıl değiştirirsiniz?” sorusuna yanıt arayanlar...
“Pınar, SIR senin yazman gereken kitaptı, bize anlat, bize yardım et” diyenler...
Okuyun!
Ve hiçbir şeyin PIT PIT PIT diye kendiliğinden olmadığını anlayın.
Yaptığım işle ilgili kilometre taşlarını listeledim jüri olduğum “Zamane Hatunları” projesine örnek yazıyı yazarken:
1- Anne olduğum an
2- İşimi kurduğum an
3- Cengiz Semercioğlu’nun beni aradığı an
4- Mehmet Barlas’ın bana canlı yayında yaptığı jest
Her şeyi yapabilirsiniz ama birilerinin gaz vermesi lazım. Size destek olması lazım.
2002’de, henüz internet emeklerken, yeni bir web sitesini fark edip de beni “gel bir anlat bakalım, sen ne yapıyorsun” diye programının canlı yayınına çağıran Cengiz...
Ve o programda, ne yaptığımı anlatmaya çalışan yazıma bakıp “Eeee Pınar kaç üyen var?” diyen, daha ben cevap veremeden önünde yazan 2000’li rakamı geçip, belki de bana acıyarak “Ooo demek 12.000 kadın seni okuyor, harika, tebrik edelim Pınar’ı” diyen, programdan çıkarken göz kırpıp “Doğru yoldasın, şimdi git gerçekten çok çalış” diyen Mehmet Barlas...
İşte bu ikisi bana fark edilmenin ne demek olduğunu öğrettiler.
Ve en yakınlarından medet ummanın yersiz olduğunu...
Kısaca...
Zamane Hatunları diye bir yarışma var. KADIN KADIN bir yarışma. Parfüm kokan ama altında gerçek hikayeler yatan...
Şimdi tıklayın: www.zamanehatunları.com adresine, gönderin kendi hikayenizi, sesinizi duyurun.
Derin bir nefes alın ve içinizde kalanları boşaltın. Ben öyle yaptım çünkü...
Mucizeler Atölyesi
Laterna Magica Mucizeler Atölyesi, ramazan ayı boyunca her cumartesi Profilo Alışveriş Merkezi’nde, illüzyon ve ebru atölyelerinin dönüşümlü olarak yapacağı etkinlikte, 4 yaş üzeri çocuklara, basit illüzyon numaraları ve ebru sanatını öğretecek. Tel: (0216) 550 69 15
Kaşiflerin dünyasına hoş geldiniz
“Nereden Nereye Keşifler” adlı bu kitapta çocuklar buzlarla kaplı kutuplarda yürüyen, timsahlarla dolu nehirlerden geçen kaşiflerin inanılmaz hikayelerini okuyacaklar. Anna Claybourne’un kitabı Timaş Yayınları’ndan çıktı.
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta...
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta, sakar kedi Tom ile kurnaz fare Jerry’nin hakkında merak ettiğiniz her şey, okçuluk sporu, bilmece bulmaca sayfaları, kültür sanat etkinlikleri, yaza özel moda önerileri ve teknolojiyle ilgili en son gelişmeler var.
Başkentteki Harikalar Diyarı
Ankara’nın Sincan ilçesindeki Harikalar Diyarı, Avrupa’nın en büyük parkı... Büyük kısmını suni göletlerin oluşturduğu parkta piknik masaları dışında çocukların ilgisini çekecek pek çok alan var. Nejat Uygur Amfi Tiyatrosu’nun bulunduğu Harikalar Diyarı’na gitmenin zamanı geldi de geçiyor bile... Tel: (0312) 274 15 35
Mutluluk hakkında
Gazeteci-yazar Azime Telli’nin yeni kitabı “Mutluluk Tabletleri” Alfa Yayınları’ndan çıktı. “Mutluluk veren 1000 söz” alt başlıklı kitap, bilgelikten bilim dünyasına uzanan bir çalışmanın ürünü...
Barış Manço’dan çocuklara unutulmaz şarkılar
Çocuklar için yaptığı renkli programlar ve şarkılarla bir nesle damgasını vuran Barış Manço’nun sevilen şarkıları, yeni neslin de kalbinde taht kuracak. “Barış Manço Çocuk Şarkıları Vol.1” adlı bu albüm, şimdiden pek çok çocuğun vazgeçilmezi oldu.
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler
İşte çocukların bıkmadan defalarca izleyici bir DVD: Pamuk Prenses, krallığındaki herkesin gönlünü kazanmıştır, tek bir kişi hariç! Kıskanç üvey annesi, kötü kalpli Kraliçe... Şatodaki Sihirli Ayna’nın, krallığın en güzel kızının Pamuk Prenses olduğunu söylemesi üzerine Pamuk Prenses, hayatını kurtarmak için ormana doğru bir yolculuğa çıkmak zorunda kalır ve orada 7 sevimli cüce ile tanışır...
Paylaş