Ailece aşık olduk! Tıpkı aşk gibi. Gerçek aşk gibi.
İlk görüşte olan gibi. Oldu ve bitti. Aslında "gibi"si yok. Ailece aşık olduk biz. Hem de deliler gibi...
Pazar günü herhalde son 4-5 yıldır gitmediğimiz bir yere gittik. Bir şekilde bir iş için kendimizi Profilo Alışveriş Merkezi’nde bulduk. Ve pek tabii çocuklarla gezerken hepimizin başına geldiği gibi bir Pet Shop önünde uzunca süre vakit geçirdik, sonrasında bir baktık içerideyiz!
Bir sürü köpek sevdik, özellikle bir tanesi ile Emo çok vakit harcadı. "Köpek ciddi iş, yok canım alamayız" diyerek dışarı çıktık.
Giderken de "Biz düşünelim" dedik; klasik bir şekilde... Ama ne zaman yemek için oturduk, köpekleri konuşuyoruz, ben itiraf ettim: "Yukarıda bir köpek vardı. Ne cinsini ne de nasıl bir şey olduğunu biliyorum, ama Emo’nun sevdiği beyazın kahverengi olanıydı galiba. Gözleriyle bizi izliyordu."
Bora itiraf etti: "Siz etkilenmeyin diye bir şey demedim ama, sen onun yüzünü gördün mü yakından? Gözünü ayırmadan bizi izliyordu."
Emom da itiraf etti: "Anne ben o beyazı istiyorum!"
Şöyle bir benzetme yaptım: "Emo, bir düşün. Sen köpeksin. Rengin kahverengi ve yukarıda bir kafeste, seni gelip iyi bir aile alsın diye bekliyorsun. Bir de arkadaşın var, rengi beyaz ve o en alt kafeste, yani herkesin onu göreceği yerde. Çok tatlı bir aile geliyor bizim gibi. Seni görmeden alttakini alıyorlar. Sen yukarıda hiç üzülmez misin? Sana da şans tanımadıkları için kalbin kırılmaz mı?"
"Haklısın anne, gidip onu da sevelim" dedi Emo...
Sevgilim "Benzetmeye bak" dedi.
Kalktık geri döndük.
Bizim aklımıza yerleşen küçük surata gittik. Dışarı çıkardık. Kalbi gümbür gümbür atıyor, ne yapacağını bilemiyor, Emo önde o arkada koşuyor.... Minik bir surat, heyecanla, kuyruk havada bize bakıyor.
Pet Shop yetkililerinden Tansel Bey sevmiş onu, beslemiş, temizlemiş. Gözleriyle onu da takip ediyor. Yanına yaklaşınca sevinçle dilini dışarı çıkarıyor. Heyecandan duramıyor. Aldı kucağına, kalp atışını gösterdi bize. "Bakın" dedi, "O kadar duygusal bir bebek ki bu"...
Biliyor musunuz ne oldu?
Biz mağazadan çıkamadık. Ailece bir köpeğe aşık olduk.
Peki sonra ne oldu dersiniz?
Aldık ve eve getirdik.
İşte ailemizin yeni üyesi: Ben ona ÇOÇO diyorum. Emo ona ASLAN diyor. Sevgilim AŞİL diyor.
Arabaya attık. Hiç ses çıkarmadı. Kalbi küt küt atıyordu. Emo ile aynı şekilde atıyordu kalpleri; heyecan içinde... Eve geldik. Her tarafı dolaştı. Kalbi küt küt atıyordu; Emo gibi yine...
Akşam uyudu. Yeni bir eve gelen köpek hiç ses çıkarmaz mı? Gık bile demedi. Sanki uzun süredir bizdeymiş gibi yattı uyudu. Her ses duyduğunda kalkıp bakarak, etrafı kontrol ederek.
2 Haziran 2008 doğumlu... Çin kökenli, Chow Chow cinsi. Hepimize ayrı tepki veriyor. Emo onun, o Emo’nun peşinden ayrılmıyor.
Şu anda evde bir kocaman ama minik bebeğimiz var. Hep birlikte onun çişini, kakasını temizliyor, ona yemek ve su veriyor, özenle bakıyoruz. Emre sevinçten delirdi. Gece "Yavrum nerde, oğlum nerde?" diye uyanıyor. İşte bizim evde durum böyle son günlerde... Özleyecek bir yaratık daha bulduk kendimize!
Peki neler öğrendim son iki haftada?
- Yıllarca bu konuya karşıydım. Denedim olmadı daha önce. Ama bir köpeğin insanın göğsünü yakacak şekilde sevilebileceğini öğrendim.
- Bir çocuğunun bir hayvan sorumluluğunu alınca ne hale gelebileceğini öğrendim.
- Hayvanların da tıpkı müzik gibi insanlar üzerinde çok olumlu bir etkisi olduğunu -çok özür diliyorum kendimden ama- 35 yaşında öğrendim.
- Oğlumdan başka bir yaratığın kaka ve çişini de midem bulanmadan temizleyebileceğimi öğrendim.
- Bir hayvanın da özlenebildiğini, dün koşa koşa onu veterinere götürmek için gittiğimde öğrendim...
Bayram tatili planlarımız altüst oldu! Bırakmak için güvenemiyoruz hiç kimseye ve hiçbir kuruma.
Mahrum etmeyin çocuklarınızı hayvan sevgisinden olur mu diyorum bu hafta sonu size...
Sevgilerimle
Pınar
Emre Berent’in ve köpeğinin annesi!
Çocuk ve hayvan sevgisi
Evde hayvan beslemenin çocuklar üzerinde pek çok olumlu etkisi var. Örneğin, evcil hayvan bulunan bir evde büyüyen çocuk, sorumluluk duygusu, iyi ilişki kurma ve bağlılık gibi kavramları yaşayarak öğrenebiliyor.
Evde evcil bir hayvanın olmasının, çocuğun gelişimine pozitif katkıları yadsınamaz. Bu, tüm evcil hayvanlar için geçerlidir, ancak köpeklerin çocuklarla iletişimi daha iyidir. Kediler, genellikle yetişkinlerle daha iyi geçinir ve çocuklardan kaçarlar.
Eğer evde yer sorunu ya da bakımı ile ilgili zaman sorununuz varsa, balık veya kuş gibi hayvanları tercih edebilirsiniz. Dr. Gülsemin Güloğlu, evcil hayvanların çocuk gelişimine katkıları hakkında şunları söylüyor:
"Evcil hayvan beslenen bir evde büyüyen çocuklar, doğa, sorumluluk duygusu, iyi ilişki kurma ve bağlılık gibi önemli kavramları yaşayarak öğrenebilirler. Evdeki hayvan, çocuğunuz için hem iyi bir dost hem de oyun arkadaşı olacaktır. Çocuklu bir evde hayvan beslemek için bazı kurallara uymanız da olası riskleri azaltacaktır."
Öncelikle doğru hayvan seçilmesi çok önemlidir. Bunun için yaşam koşullarınız, evinizin fiziksel yapısı, alınacak hayvanın saldırgan yapıda olmaması gibi detaylara dikkat edilmelidir. Özelikle 3-4 yaş altı çocuklar, hayvanla bir aradayken gözleyebileceğiniz mesafede ve kontrolünüz altında olmalıdır. Hayvanın bakımını çocuk ve aile birlikte üstlenmelidir.
Yeni alınan evcil hayvan çocuklara karşı eğitilmelidir. Çocuklar da hayvanlarla iyi ilişkiler açısından eğitilmeli, onların da canının yanabileceği, kızdırmamak gerektiği öğretilmelidir. Hayvanlara nasıl davranılması gerektiğini aileler davranışlarıyla örnek olarak öğretmeye çalışmalıdır. Evcil hayvanın sağlık kontrolleri ve aşıları mutlaka yaptırılmalıdır. Hayvanlar çocuklarla birlikte yemek yememelidir.
Evcil hayvanların çocuklara yararları
*Çocuklar oyuncak hayvanlarıyla olduğu gibi evcil hayvanlarla da konuşur, sırlarını paylaşırlar.
* Doğum, üreme, hastalık, kazalar, ölüm ve cesaret gibi hayata dair dersler alırlar.
* Sorumluluk duyguları gelişir.
* Canlılara ve doğaya saygı duymayı öğrenirler.
* Fiziksel aktivitede bulunurlar.
* Sevgiyi, sadakati öğrenirler.
Evcil hayvan ve alerji riski
Evde evcil hayvan olmasının ileride alerjiye yatkınlık yaratıp yaratmayacağı ile ilgili birbiriyle çelişkili sonuçlar içeren çalışmalar vardır. Ailede astım ve alerji öyküsü varsa, bir evcil hayvan edinmeden önce doktorunuza danışmalısınız.
Bugün vizyona giriyor
Bir gün, Leo ile fil sürüsünün kraliçesi Avoria’nın yolları kesişir. Eşi öldürülmüş olan Avoria, farklı kuyrukları olan iki yavru doğurur. Avoria, sadece fil sürüsünün kralı olmak için Avoria ile evlenmek isteyen ihtişamlı ve otoriter beyaz fil Zanco tarafından yargılanacaktır. Leo güzeller güzeli Avoria’yı kurtarmak için harekete geçer. "Aslan Kral’ın Oğlu Leo" bugün vizyona giriyor.
Babaannelerin neden gözü ağrır
Ayla Çınaroğlu’nun yazıp, Ayşin Eroğlu’nun resimlediği "Babaannemin Gözü Ağrıdı" eseri, "ilk göz ağrısı" deyimimiz üzerine kurulu. Okul öncesinde dünyayı somut algılayan ve bu deyimi duyunca babaannesinin gözünün gerçekten ağrıdığının sanıp türlü endişelere kapılan bir torunun eğlenceli, sevimli, sıcak öyküsü... Uçanbalık
Haydi spora
Güvenli ve keyifli bir ortamda vakit geçirmek için mükemmel imkanlar sunan Essporto Health&Fitness Club, sizi olduğu kadar çocuklarınızı da düşünüyor. Pepe Club’da, çocuklar için eğitmenler gözetiminde çeşitli oyun aktiviteleri gerçekleştiriliyor . Ayrıntılı bilgi için: (0212) 233 25 02