Geliyorum Londra...

İzmirli bir kadın olarak kış mevsimini daha çok seviyor olmaktan suçluluk duyuyorum bazen. Ancak...

Haberin Devamı

Daha samimi geliyor sonbahar-kış ayları nedense bana. Sıcak hissediyorum, sıcacık. Belki kat kat giyinmekten hoşnutumdur, belki elime aldığım çay fincanının bıraktığı ısı ruhumu da ısıtıyordur, sadece avuçlarımın içini değil...
Anılar hep kokularla, mevsimlerle gelir derler ya o eski sandığın içinden. Hep kış mevsiminde süzülerek geliyor benimkiler öyle kendi halinde, öyle sessiz ve derinden.

Londra’da. Öğrencilik zamanında, Sıdıka ile ah etmiştik parasız gezerken. Bir günlük seyahat kartları ile gezip akşam geri dönerken, tüm gün oradan oraya dolaştığımız o bileti 1 sterline birine satarsak metro istasyonunda, şanslı olduğumuzu düşünürdük.
Birbirimize bakıp şöyle demiştik bir gün, gözlerimizi kısarak, kaşlarımızı çatarak, ağzımızı büzerek: “Ulan Londra, çalışmaya başlayınca, para kazanınca geri döneceğiz ve senin...”

Tüm o okul zamanında ve o öğrenci züğürtlüğünün içinde herkes benimle dalga geçse de “Kan Kardeşler” ve “Operadaki Hayalet” müzikallerini izlemiş olmam ve geri getirdiğim bavullardan sadece kitap çıkması nedeniyle omuzlarım dimdik dönmüştüm evime... Gururla.
Kaç yıldır bekledim. Oraya gitmenin vakti değil diyerek hep kendimi tuttum. ıspanya, Fransa, ısveç, Almanya ve daha bir sürü Avrupa ülkesini talan ettim son birkaç yıldır. Özellikle Paris, Bora ile bizi buluşturan yer olduğu için hafta sonu mahallemiz gibi oldu hamile kalana kadar; bazen her ay gidip geldik. Öyle ki yaşlı ve halen aşık halimizde orada yaşayacağız, bunu bile ayarladık. Ama Londra’ya gitmedik.
şimdi bir bavul hazırlıyorum minicik. Çünkü bu hayalimi gerçekleştirmeye, yukarıda yer alan “Ulan Londra...” diye başlayan cümleyi tamamlamaya gidiyorum Londra’ya...
Acısını çıkarmaya...

Haberin Devamı

Çocuğun anaokuluna uyumu nasıl sağlanır

Çocukların ilk kez anaokuluna başlamaları, gerek çocuk gerekse aileleri için önemli bir sorun. Anaokuluna uyum sürecini sorunsuz atlatan ailelerin çocukları ileride okul hayatlarında herhangi bir sorunla karşılaşmazken, anaokuluna uyum sağlayamayan çocuklar ise okul dönemlerinde başarısızlık gibi sorunlar yaşıyorlar. Uzman Psikolog Özge Türk, çocukları anaokuluna yeni başlayan ailelere tavsiyelerde bulundu:

Haberin Devamı


Anaokuluna yeni başlayan çocuk için anaokulu, gerçek anlamda “ilk kez aileden ayrılma” durumudur. Bu durum çocuk için yeni bir sürece geçiştir. Ancak şu unutulmamalıdır ki; anaokulu okul öncesi eğitimin önemli bir parçasıdır ve orada çocuklara dili zenginleştirme, beraber yaşama, kendini ifade etme, dünyayı keşfetme, duyarlılık, hayal gücü, yaratıcılık gibi pek çok konuda eğitim verilmektedir.
NELER YAPMALI
? Psikolojik olarak hazır olmalı: Çocuklar anaokuluna psikolojik olarak büyük bir titizlikle hazırlanmalıdır. Öncelikle yapılması gereken şey, çocuğa büyüdüğünün ve yakında okula başlayacağının söylenmesidir.
? Yeni şeyler öğreneceği söylenmeli: Orada yeni şeyler öğreneceğini, yeni arkadaşlarla tanışacağını ve oyun oynayacağını söylemek; şarkı söyleme, masal dinleme, yap-boz yapma, resim yapma, arabalarla oynama gibi etkinliklerde bulunacağını anlatmak, ön hazırlığın temellerindendir.
? Birlikte olamayacağınızı bilmeli: Çocuk, onunla birlikte orada kalamayacağınızın bilincinde olmalıdır. Bunu ona söylemek gerekir. Sabah veya öğle programına göre çocuğa “Okula giderken sana eşlik edeceğim”, “Biraz kalacağım”, “Anneler/babalar gittiği zaman gideceğim ve öğlen/akşam seni almaya geleceğim” ya da “x kişi seni almaya gelecek” gibi sözler söylemek ona güven verebilmek adına önemlidir.
? Aktiviteler anlatılmalı: Bunun dışında “Öğretmeninle ve arkadaşlarınla aktiviteler yapacaksın”, “Teneffüste oyun oynayacaksın”, “Yemek yiyeceksin” ve “Diğer arkadaşlarınla beraber dinleneceksin” gibi sözler de onu rahatlatacaktır.
? Bazı çocukların ağlayacağı anlatılmalı: Çocuğa, annesinden ayrılmakta zorlanan çocukların bazen ağlayabileceği anlatılmalı, belki de annelerinin onları almaya geleceğini anlayamadıkları ya da unuttukları söylenmeli.
? Onu güzel bir günün beklediği anlatılmalı: Çocuğa anaokulunda onu bekleyen güzel bir gün olduğunu ve neler yapabileceğini hatırlatın.
? Çocuğunuzun anlatacaklarını beklediğinizi belirtin: Çocuğa yemek, uyku, oyun saatlerini bildiğinizi söyleyin ve sabırsızlıkla gününün nasıl geçtiğini anlatmasını bekleyeceğinizi belirtin.

Aşkım Ayağını Denk Al

Haberin Devamı

Evlilik danışmanı ve iletişim uzmanı ınci Yeşilyurt’un yeni kitabı “Aşkım Ayağını Denk Al” Alfa Yayınları’ndan çıktı. ılişkilerde karşılıklı konuşmanın önemine vurgu yapılan kitapta, birbirini anlamanın ötesinde iki farklı fizyolojideki insanın bunu nasıl başarabileceği gösteriliyor. Yeşilyurt, kitabında kendisine terapiye gelen ve ilişkileri bitme noktasında olan kadınların yaşadıklarını bütün diyaloglarıyla anlatıyor. ılişkilerde iletişimsizliğin yarattığı sorunlar, gerçek olaylara değinilerek çözülmeye çalışılıyor.

Evde Tek Başına

ışte nostaljik bir DVD; “Home Alone”... Eminiz filmin konusu hâlâ aklınızdadır, ama biz bir kez daha anımsatalım: Sekiz yaşındaki Kevin McCallister (Macaulay Culkin) evin reisi olur, hem de bir gecede! Ailesi noel tatiline gidince yanlışlıkla evde unutulan Kevin, evi yılbaşı için süslemekle meşguldür. Fırsattan yararlanmak isteyen iki hırsız, Kevin’in ailesinin yokluğunda eve girmeye çalışır. Kevin ise onları karşılamak için çeşitli tuzaklar hazırlamıştır.

Küçük korsanlar işbaşında

Haberin Devamı

Yaşamı çocuk ve gençlerin gözünden işlemeyi en iyi başaran yazarlardan Christine Nöstlinger, ilk kez bir resimli öyküsüyle Günışığı Kitaplığı’nda... Nöstlinger, bu kitapta, ebeveynlerin çocuklarından beklentilerinin bazen çocukların kendi gerçeklerinden ne denli uzak olabileceğini anlatırken, çocuğun yeteneklerine ve hayallerine güvenmenin önemini de vurguluyor.

Denizkızı ve Korsanlar

Bu keyifli tiyatro oyununun konusu şöyle: Denizkızı Gemisi’yle Köpekbalıkları Gemisi’nin amacı aynıdır: “ıhtiyacın olan her şey hazinesi”ne ulaşmak. Denizkızı Tamara’yı gören ise hazineyi bulmuş demektir. Köpekbalıkları Gemisi’nin kaptanı Pospos ve Büyücü Lulu’nun istekleri Denizkızı Tamara’yı yakalayarak kalbindeki inciye sahip olmaktır. Kaptan Bubu’nun gemisindeki sevimli korsanlar ise yardımlaşmayı öğrenerek hazineye doğru yol almaktadır... Bakırköy Belediye Tiyatroları Bilgi için: (0212) 661 38 94-95

Yazarın Tüm Yazıları