Buuuuuu!

Ne hikmetse her iki çocuğumun da söylediği (bu sayede isteğini net ve anlaşılır şekilde beyan ettiği) ilk kelime “buuuuu”, yani SU.

Haberin Devamı

Hani bebeklere “anne sütü alırken su vermeyin” derler ya...
Biz yedi göbek su manyağı bir aile olarak, Emo doğduktan birkaç gün sonra annemle göz göze gelmiştik. Bunlar “Ya çocuk susadıysa...” diye soran bakışlardı.
ıtiraf ediyorum; sadece kendimizi rahatlatmak için oğluma da kızıma da günde bir iki çay kaşığı ile başlayarak verdik suyu. Yaz bebeği bunlar diye...
Süt verirken yiyorsun baklavaları, tatlıları; o süt akarsa bir yerine veya yere, basarsan üstüne, görüyorsun ki yapış yapış, uhu kadar kuvvetli. Ve benim sütüm -şaka gibi ama- resmen içine şeker katılmış gibi. Neyse...
Su ile daha bebecikken tanıştırdığımız için midir nedir bilemiyorum ama, benim çocukların şöyle bir kendilerine geldikleri anda ilk dertleri ve doğal olarak kelimeleri “su” oluyor.
Emo halen yemekte, kahvaltıda daima su içer. Hem de yaz kış demeden soğuk soğuk içer. Biz de öyleyiz, hepimiz hem de...
Evin üç ayrı yerinde -ki biri bizim yatak odasında olmak üzere- üzerine damacanayı ters çevirdiğin, suyu soğutan veya ısıtan makineler, onun üzerinde de bardak stokları var. Gece, gündüz, banyodan çıkınca, tv izlerken veya ne zaman susadıysak pıt diye içiverelim diye...
Evlere su servisi yapan adamın yatak odasına su getirdiği ilk gün sorduğu sorulardan, bunu yapanın bir tek biz olduğumuzu anladık. Adamcağıza “hastayım ben” dedim ve ekledim: “Susadığım anda su içemezsem rahatsızlanıyorum, bu yüzden de vakit kaybetmememiz gerekiyor.” O gün bugündür, sağ olsun sık sık sorar “Ablamın suyu var mı?” diye ki bana bir şey olmasın.
Kaila’nın durumu da farklı değil... Aylardır akşamları beslenmiyor. Çünkü yatıyor küt diye ve sabah uyanıyor.
Benim çocuklarda bir de bu var işte; ne yaparsanız yapın, kendiliğinden uyuyakaldığında, uyanana kadar yemek istemiyorlar. ıstedikleri tek şey var gece; malumunuz su...
Çok uzun süredir geceleri kızın başında biberon sallıyoruz, sesi duyar duymaz emziğini 2 metre öteye fırlatıyor. Biz de “haydi bir fırsat ağzına mamayı dayayalım” diyoruz, yemiyor tabii. Eliyle vurarak atıyor biberonu, dönüp uyuyor. Ama su verirsek (inanılır gibi değil ama) neredeyse biberonun tümünü yutuyor, sonra da o biberona sarılıp uyuyor.
Bugün demek istiyorum ki size:
Havalar ısınıyor, yaz geliyor. Daha çok enerji doluyor çocuklar, koşuyorlar, oynuyorlar, kısacası azıyorlar. Daha çok su içmeye ihtiyaçları var!
Sağlığın temel kurallarından biri “su içmeyi alışkanlık haline getirmek”... ınsan çocukluğunda neye, nasıl alışırsa yetişkinliğinde de öyle davranıyor. Ve bu durum onların çocuklarını yani gelecek nesilleri de etkiliyor. Sadece SU konusunda değil, her konuda böyle.
Onlar unutursa, biz annelerin hatırlatması lazım.
Su gibi olsun yeni nesil, pırıl pırıl, şöyle taze taze ve duru, mis gibi.
Bir damla su bile inanın çok ama çok önemli...
Pınar ben
Yeniden anne olmasına sadece 27 gün kalan, “su” manyağı Emre Berent, “buuu” manyağı Kaila Sim ve annesinin içinde henüz en özel suyun içinde yüzen Rüzgar Ege’nin annesi...

Yaşam kaynağı su

Haberin Devamı

Su, insan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli öğedir. ınsan yemek yemeden haftalarca canlılığını sürdürebilirken susuz ancak birkaç gün yaşayabilir. Dyt. Turgay Köse, insan yaşamında suyun öneminin altını çiziyor.

Haberin Devamı

VÜCUTTA DENGE
Vücuttaki su oranının yeterli düzeyde tutulması yaşamsal önem taşıdığından, vücuttan kaybolan miktar kadar su alınması zorunludur. ıdeal vücut su oranları; metabolizmayı tetikler, hücrelerin kendini yenilemesini sağlar.
Kanın akışkanlığını sağlar, böylelikle kalp ve damarların yükünü azaltır. Omurga dahil bütün organlar bundan faydalanır. Ayrıca cildin dolgun, pürüzsüz ve genç kalmasını sağlar.
YAşA GÖRE TÜKETıM
ınsan vücudunun su içeriği yaş, cinsiyet, boy uzunluğu, vücut ağırlığı ve fiziksel aktiviteye göre değişir. Çocukların vücudunun su oranı yüksektir; yüzde 70 gibi... Yeni doğan bebekte ise yüzde 90’dır. Yaş ilerledikçe suyun yerini yağ dokusu almaya başlar. Dolayısıyla yaş ilerledikçe suyu daha çok tüketmek gerekir.
Yetişkinlerde vücut su oranı yüzde 60, yaşlılarda ise yüzde 50’dir. Sporcuların su oranının ise standart kişilerden yüzde 5 daha yüksek olması gerekmektedir.
Yapılan egzersize bağlı olarak su içimi artırılmalıdır. Egzersiz sırasında kaybedilen suyun yerine konulması ve tekrar vücut su dengesinin sağlanması için yeterli su tüketimi şarttır.
Su tüketimi egzersiz sonrasında olabileceği gibi, vücudu su kaybına hazırlamak adına egzersiz öncesinde hatta egzersiz esnasında da (15’er dakikalık aralıklarla yudum yudum su içilmesi şeklinde) olabilir.
FAYDALARI
Suyun zayıflama üzerine olan etkisi göz ardı edilemeyecek kadar fazladır. Gerek midede yarattığı hacimden dolayı alınan besinlerde kısıtlama yapması, gerekse metabolizmayı çalıştırıp günlük harcanan enerjiyi artırması ve bir de sindirime olan katkısı! Tüm bunlar düşünüldüğünde su içmek eziyet olmamalı, aksine keyif vermeli.
Suyun sağladığı faydalar bunlarla sınırlı değil elbette: Hücrelere oksijen ve besin öğelerinin taşınmasını, atık ürünlerin taşınarak böbreklerden atılmasını, vücut dokularının nemlenmesini sağlar.
Dışkının yumuşamasını sağlayarak kabızlığın önlenmesine katkıda bulunur. Cilt sağlığında, bağışıklık sisteminde, vücut ısısının denetiminde, ödemin atımında rolü vardır.
Spor desteği de olursa, kilo alıp vermeden dolayı oluşan sarkmaları önler. Vücudun ihtiyaç duyduğu minerallerin pek çoğunu sağlar. Soğuk algınlığı, idrar yolu enfeksiyonları ve mesane kanseri riskini düşürür.
Zayıflama diyetlerinde, metabolizmayı çalıştırmanın yanı sıra midede hacim oluşturarak tokluk hissi de verir.
NASIL ALINMALI
Öğünlerden 30 veya 15 dakika önce alınan suyun metabolizmayı hızlandırma ve midede hacim oluşturarak öğünde fazla besin alımı engellemek adına göz ardı edilemeyecek faydaları vardır.
Son günlerde sıkça tartışılan konulardan “yemek yerken su içelim mi”ye gelince...
Eğer kişinin yemek yerken su içme alışkanlığı varsa, bunu devam ettirmelidir.
Ancak tüketmiyorsa kendini de zorlamamalıdır. Çünkü bir öğünde sıvıyla birlikte midenin alabileceği kapasite bellidir. Yemekle birlikte su tüketildiğinde mideye daha az besin alınmaktadır. Su içilmeyen günlerde kalan kısım da yemekle doldurulmak istenir, daha fazla besin tüketilir.
Sudan en üst düzeyde faydalanmak için yemeklerden 15 dakika önce su içmeli ve yemek sırasında su içme alışkanlığı varsa devam ettirilmelidir.

Hamileliğe yeni bir soluk

Haberin Devamı

Hamilelik süresince yaşanan sıkıntı, rahatsızlık, tıkanıklık veya duygusal boşalmalar, Nevşah Fidan Turan yönetiminde yapılan doğal nefes alma teknikleri ile büyük oranda ortadan kalkıyor. Anne adayları, nefesi yüzde 100 kullanmayı öğrenerek yaşamlarına rahatlık, huzur ve dinginlik katıyor. Hamileler, bu çalışma sayesinde bedenlerine ve zihinlerine olan güveni yeniden sağladıklarında, doğumun coşkusunu ve doğum anındaki o ilk aşkın büyüsünü yakalayabiliyor. Anne adaylarına duyurulur...

Hayal kurmaktan vazgeçmeyenler için

ılk çocuk kitabı “Babam Nereye Gitti?” ile pek çok okura ulaşan Sevgi Saygı, ikinci çocuk romanı “şimugula”da okurlarını yine mizahla karışık soluksuz bir maceraya sürüklüyor. Kitabın kahramanı Levent’in başına gelenler, ailesiyle yaşadığı iletişimsizlik ve arkadaşı ızi’yle paylaştıkları, her çocuğun yaşamından kesitler sunuyor.
Günışığı Kitaplığı

Korsan Koyu’ndan kaçış

Haberin Devamı

ışte çocukların keyifle izleyecekleri bir DVD... Genç Kirra yaz tatili için Avusturya’dan kalkıp, Güney Afrika’daki büyükbabasının yanına gider. Çok geçmeden büyükbabasının su parkının yakınında sıkışmış yavru bir balina keşfeder ve yeni arkadaşının adını Willy
koyar. Büyükbabasının rakibi, Willy’yi bulup para kazanma aracına dönüştürmemelidir. Bunun için Kirra, yavru balinayı ait olduğu sulara göndermek için kolları sıvar. Tiglon

Oyuncak dağıttılar

Sevgi Mağazası’nın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlediği etkinlikte çocuklara oyuncaklarını ünlüler dağıttı. Burak Kut, Meyra, Ahmet Selçuk İlkan, Ersen ve Dadaşlar, Selami Şahin, Aşkın Tuna, Betül Demir, Zeliha Sunal gibi ünlü isimler, çocuklarla güzel bir gün geçirdi.

Yazarın Tüm Yazıları