Alçakgönüllü ve samimi olmanın ne demek olduğunu bir kez daha öğrendim. Ve insanların bulundukları koltukta boşuna oturmadıklarını da. Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ı tanıdıktan sonra...
www.annemiistiyorum.com kampanyamızı anlatmak ve destek istemek için gittik Sağlık Bakanımıza. Yıllardır çalışan, her türlü egolu ve dengesiz davranışı yaşamış ve halen de ara sıra yaşayan biri olarak o gün, tam da bize verilen saatte, bizi ceketinin önünü kapatmış ve gülümseyerek ayakta karşılayan bir bakan gördüm karşımda. Yazdığımız mektubu satır satır okudu, söylediğimiz her sözü özenle dinledi, destekledi. “Bu konu önüme geldiğinde çok mutlu oldum, çünkü bu insanca ve son derece haklı bir talep ve olması da gerekir” dedi. Kendisini en çok mutlu eden konuların “anne ve bebek” olduğunu söyledi. “Bu konudaki çalışmaları çok heyecanla, büyük bir istekle yapıyoruz. O kadar çok şeyi değiştirdik ki” dedi. Doğal hayatın, karın, kışın ağır geçtiği şehirlerimizdeki anne adaylarını doğumdan önce alıp şehirlere, otellere getirip doğuma hazırladıklarını öğrendim ben o gün. Anne ve bebek ölümleri oranında ne kadar gerilediğimizi ve Avrupa standartlarını yakaladığımızı da... Bir şehirli ve çalışan anne için demiri, ilacı edinmek sorun değil belki ama o şartlara sahip olamayan annelerimizin artık “demir eksikliği” diye bir sorununun kalmadığını, hepsine destek olunduğunu da... Sağlık Bakanımız, bize destek olabilmek için elinden geleni yapacak, konuyu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile görüşecek ve kanuna bu konuda madde eklenmesi için çalışacak. O gün karşımda çok samimi, çok alçakgönüllü ve çok içten bir baba gördüm ben. Bir çocuk doktoru. Tam altı tane çocuğu var. Ve hem anneleri hem de bebekleri son derece önemsiyor. O bizi destekledi, ben de o anda ona söylediğim gibi verdiğim sözü tekrarlıyorum: “Yanınızdayım, içinde anne, bebek, çocuk olan her şeyin arkasında, içinde ve yanınızda olacağım. Size tüm annelerimiz ve imza veren herkes adına sonsuz teşekkür ediyorum...”
Eşinizle tartışırken çocuklarınızı unutmayın
Evliliğiniz iyiye gitmiyor ve eşinizle aranızdaki küçük fikir ayrılıkları giderek birer buz dağına dönüşüyor. İkinizin sağlıklı bir iletişim kurması artık imkansız ama bir şekilde evliliğinizi sürdürmek zorunda hissediyorsunuz. Peki aranızdaki bu iletişimsizliğin çocuğunuzu nasıl etkilediğini biliyor musunuz?
Her ilişkide zaman zaman çatışmalar yaşanabilir. Bazen bu çatışmaların büyük kavgalara, geçimsizliğe dönüştüğü durumlar olur. Ciddi çatışmalar özellikle çocuklu ailelerde büyük endişeye yol açar. Eşiyle yaşadığı problemler yüzünden üzgün, kızgın, öfkeli ve gergin olan anne-baba, bir de bu problemlerin çocukları üzerindeki etkisini düşününce kendisini daha da çaresiz hissedebilir. Psikiyatrist Uzm. Dr. Muzaffer Uyar’a sorunlu evliliklerde arada kalan çocukları sorduk. İşte anlattıkları:
ÇOCUKLAR ÇATIŞMALARA NASIL TEPKİ VERİR?
Ebeveynler arasındaki çatışma, birkaç aylık bebeklerden ergenlere kadar her yaştaki çocuğu olumsuz etkiler. Ancak çocuklar gözlemledikleri çatışmalara beklenmedik ve farklı şekillerde tepkiler verebilirler. Çocuklar çapraz ateş altında genellikle ağlama, donakalma, kulaklarını kapatma, gergin yüz ifadesi, ortamı terk etme, tartışmaya müdahale etmek için yüksek sesle bağırma, ağlama gibi sözel ve araya girmeye çalışma, evin köşesinde bir yere çömelip kalma gibi dikkat çekebileceği olumsuz davranışsal tepkiler gösterebilirler.
SOSYAL VE DUYGUSAL SORUNLAR YAŞARLAR
Yapılan bir araştırmada, anne-babaları arasındaki çatışmaları gözlemlemiş olan çocuklar, çatışma sırasındaki duygularını genellikle üzüntü, öfke ya da korku olarak adlandırmışlardır. Gerçekten de üzüntü, korku, kaygı, depresyon, içine kapanıklık, öfke ve suçluluk duyguları hemen hemen birçok çocuğun aile içi geçimsizlik, çatışmalar, yolunda gitmeyen evlilikler içinde yaşadığı duygulardır. Ebeveynler arasındaki çatışmalar, çocuğu duygusal olarak örselemektedir. Aile içi kavgalara, tartışmalara maruz kalan ve bunları gözlemleyen çocuklar, akran ilişkilerinde sorunlar yaşama, arkadaşlıklar kuramama, yeni ilişkiler başlatamama, disipline karşı çıkma, çevresine karşı ilgisizlik, aşırı duyarsızlaşma gibi sosyal ve duygusal problemler sergilemektedir. Bu sonuçların yanı sıra akademik başarının düşmesi, dikkat dağınıklığı, konsantrasyon kaybı gibi bilişsel performansa yönelik problemleri de yaşayabilmektedirler.
Çocukların tartışmalardan en az zararla çıkmaları için neler yapılmalı?
* Tartışmaları mümkün olduğu kadar çocukların önünde yapmamaya özen göstermeli. * Özellikle çocuklarla ilgili tartışmalar, onların önünde yapılmamalı. Çocukları en çok etkileyen tartışmalar, kendileri hakkında olanlardır. * Tartışmaların çözüme yönelik ve uzlaşmacı olmasına özen gösterilmeli. Anne-baba arasındaki çatışmaların çözüme ulaşması, tartışmanın çocuk üzerindeki duygusal ve davranışsal etkilerini azaltmaktadır. Çatışmanın sıklığı ve düzeyi kadar, çatışmanın altında yatan nedenler de çocuk açısından önemlidir. * Sözel olmayan öfke ifadelerinden kaçınmalı. * Anne ve babalar aile içindeki rollerini aksatmamalı ve sorumluluklarını yerine getirmeli. * Anne ve babalar çocuk yetiştirirken tutarlı ve kararlı olmaya özen göstermeli. * Çocuğun duygusal gereksinimlerine karşı duyarlı olmaya özen gösterilmeli.
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta, iyi ve kötü meleklerin sihirli bir dünyadaki eğlenceli maceralarını anlatan “Angel’s Friends”, merakla beklediğimiz “Çılgın Dostlar 3” filmi, Hollywood ünlülerinin çocuklarının giyim tarzları, sizlerden gelen on binlerce haber, şiir ve fotoğraf arasından seçtiklerimiz, yazı işleri toplantısı için gittiğimiz Bahçeşehir Koleji Florya İlköğretim Okulu’ndaki muhabirlerimizin çalışmaları, sporda en son gelişmeler, muhteşem moda önerileri, ayrıca rengarenk bilmece bulmaca sayfaları, kültür sanat etkinlikleri ve teknoloji ile ilgili en son gelişmeler var. Sakın kaçırmayın!
Çılgın Dostlar 3
Boog, Elliot ve ormandaki diğer arkadaşları yepyeni maceralarla geri döndüler! Boog, arkadaşları geziye çıkmak yerine ailelerini tercih edince hayal kırıklığına uğrar. Geziye tek başına çıkmaya karar veren Boog, bir sirk çemberinin tam ortasına düşer! Kendisine çok benzeyen bir ayıyla yer değiştirmek ve sirkte çalışan çekici bir Rus’a aşık olmak üzereyken, aslında ailesi ve arkadaşları arasında bir seçim yapmak zorunda olmadığını fark eder. Çocukların keyifle izleyeceği bu eğlenceli sinema filmi dün vizyona girdi. İyi seyirler...
Çocuklar eğlenerek öğrensin
Çocuklar için hem eğlenme hem de öğrenme zamanı! Edukids Eğitici Oyun Kartları, okul öncesi yaş grubundaki çocukların hem görsel hafıza, dikkat ve zihinsel gelişimine destek oluyor hem de eğlenceli zaman geçirmelerini sağlıyor.
Karagöz Balıkçı
Şehir Tiyatroları sahnesinde çocukların keyifle izleyeceği güzel bir gölge oyunu: “Karagöz Balıkçı”... Karagöz ve Hacivat’ın maceralarını anlatan oyun 4-5-11-12 Aralık’ta Gaziosmanpaşa Ferih Egemen Çocuk Tiyatrosu’nda, 16-17-23-24-30 Aralık’ta da Kağıthane Küçük Kemal Çocuk Tiyatrosu’nda sahnelenecek.