Artık cilt lekeleriyle mücadelede dünyada kabul gören ve etkileri gözlenmiş güvenilir sistemler var. Bu sistemlerin en çok konuşulanlarından ve dahası yüz güldüren sonuçlar sunan sistemlerden biri de Işık Peelingi.
Cilt lekesi tedavisinde oldukça başarılı sonuçlar sunan Işık Peelingi, özellikle de fazla makyaj yapmaktan hoşlanmayan fakat cilt lekelerini kapatmak için kendini buna mecbur hissedenlerin yüzünü güldürüyor. Son derece komplike bir sistem olan uygulama hem kadınların hem de erkeklerin bu sorundan kurtulmasına yardımcı oluyor.
Uygulamanın başka sistemlerle entegre edilerek çok daha verimli sonuçlar sunması sebebiyle, bu sistemlere hakim bir uzman tarafından gerçekleştirilmesinin önemi de artıyor. Yapılacak ilk iş sorunu belirlemek ve bu duruma uygun bir plan geliştirerek bu plan dahilinde hareket etmek. Genel hatlarıyla söz etmek gerekirse Lazerle Karbon Peeling dediğimiz uygulamayla ciltte, kabuklanma yaratmadan peeling yapıyoruz. Eğer cilt lekeleriniz dışında çilleriniz de var ise o zaman farklı lazerler de kullanabiliyoruz. İşlemlerin ardından uyguladığımız Işık Peelingiyle birlikte cildinin hassasiyetine uygun ince bir soyulmayla birlikte işlem yapıyoruz.
Uygulamada iki farklı solüsyon kullanılıyor. Bunlar sırası ile cilde uygulanıyor ve ardından ciltte hekimin kararına göre 6-9 saat boyunca kalacak olan kalın bir tabaka mask krem uygulanıyor. Kişi daha sonra mask kremi yüzünden temizleyip ev kullanım ürünlerine geçiyor. Burada önce cildi besliyoruz. En önemli özelliklerinden biri de bu peeling sisteminin ciltte incelme yaratmadığı gibi cilt kalitesinde yükseliş gözleniyor. Anlaşılacağı gibi komplike bir bakım ve tedavi sistemi. Destekliyor ve etkisini sağlamlaştıracak sistemlerle entegre ediyoruz. Sonuçlar yüz güldürücü oluyor. Bu sistemde uzman seçiminin önemini özellikle vurgulamak isterim.
Işık Peelinginin en önemli avantajlarından biri de seansların, cildin problemine, lekelerin yoğunluk ve ölçeğine bağlı olarak belirlenmesiyle birlikte genelde tek seans uygulanıyor olması. Bazı bazı leke problemlerinde daha etkili sonuçlar elde etmek için 2.seans gerekebiliyor. İşlemin daha başarılı olması için uygulamadan sonra sosyal hayattan 3-7 gün kadar uzak kalmak gerekebiliyor ve ciltte ince ince soyulmalar gözlemlenebiliyor. Evde kullanılması için uzman tarafından verilen ev bakım ürünlerinin kullanımına özen göstermek de şart. Kişi sonuçları 3.haftadan itibaren görüyor ve tek seansın yeterli olduğu kişiler, 1,5 ay içerisinde lekelerinden kurtulmuş oluyor.
Hatırlatmak da fayda var: “Lekelerimden tamamen kurtuldum” diyerek bazı noktaları göz ardı etmeyin, cildinizi güneşten korumaya devam edin. Hormonal problemlerin de yeniden lekelenme yaratabileceğini unutmayın. Bir de etkili ve doğru sonuçlar için her zaman ihtiyacınız olan uygulamalar için uzman ellere başvurun.
Güzelliğinize...
Fibrocell tedavisinde alınan doku 3 haftada çoğaltılarak uygulama yapılacak kliniğe yollanıyor. Hastanın kulak arkasından alınan 1 santimetrelik doku ve 5 tüp kan laboratuvarda 3 haftada çoğaltılıyor ve çoğalan kök hücreler ise yeniden kişinin yüzüne enjekte ediliyor. Ergen kök hücreler ciltte yeniden kolejen üretimine başlıyor. Üç ayda gerçekleşen tedavi ile kök hücreler yeniden yüzün yapı taşı kolojen üretiyor. Fibrocell tedavisinin diğer tedavileri göre yan etkisi olmaması bu yöntemin tercih sebeplerinin başında geliyor.
Bu cilt gençleşme yöntemi sayesinde, zaman içinde kaybedilen kolajenin kişinin kendi hücrelerinden yeniden üretilmesiyle cilt eski genç halini almaya başlıyor. Tedaviye başladıktan 3 ay sonra ciltte etkili sonuçlar gözle görünmeye başlıyor. Türkiye de iki yıldır uygulanan acısız olan ve kişinin sosyal hayatını etkilemeyen bu uygulamanın etkileri 4-6 yıla kadar kalıcı. Bu işlem sadece cildi gençleştirirken, cildin tekrar canlanıp ışıldamasını sağlar. Çizgiler ise gözle görülür şekilde azalıp cilt sıkılaşır. Ciltte sivilce izleri de varsa gözle görünür biçimde azalır. Ameliyat olmadan, anestezi almadan yapılan ve sosyal hayatı etkilemeyen bu uygulama kadınlar ve erkekler tarafından tercih edilen uygulamaların başında geliyor. Yurt dışında bu uygulama daha da ilerlemiş durumda, kişiler kremlerini bile kendi dokusundan hazırlatmaktadırlar. Türkiye de sadece 2 laboratuvar tarafından hazırlanan fibrocell uygulamasının kremleri yakında hazırlanmaya başlar ümidindeyim...
Güzelliğinize…
Hepimizin yemeklerinde, kahvaltısında tükettiği besinler hem tüketildiğinde vücuda sağlık getiriyor hem de uzmanların hazırladığı maskelerle cilde fayda sağlıyor. Bu hafta sizler için özel ve doğal maske tarifleri hazırladım.
Muz maskesi: Muz besleyici ve içeriği zengin bir meyvedir. Özellikle solgun, yıpranmış ve kuru ciltlerde doğal yenilik sağlayacaktır. Lekesiz ve olgun bir muzun yarısını ezerek güvenilir bir markaya ait olan nemlendirici kremle karıştırın ve cildinize sürün. 15 dakika sonra soğuk suyla yıkayın. Haftada 1 defa uygulamanız yeterlidir.
Elma maskesi: Elma bazı kısımları yağlı bazı kısımları kuru olan karma ciltler için ideal bir meyve. Çünkü kuru bölgeleri daha da kurutmuyor. Golden elma dediğimiz yeşil elmanın içini iyice ezerek 1 kahve kaşığı kadarını, 2 kahve kaşığı nemlendiriciyle karıştırın ve cildinize sürün. 20 dakika bekledikten sonra soğuk suyla yıkayın. Haftada 2 defa uygulamanız yeterli. Farkı göreceksiniz.Portakal maskesi: Meyve asidi açısından zengin olan portakalı, problemli ve yağlıya yakın normal ciltler için öneriyorum. Portakalı sıkıp 2 kahve kaşığı ölçüsündeki suyunu nemlendirici kremin içine katın. Maskeyi yüzünüze sürüp 10 dakika sonra yıkayın. Haftada 2 defa uygulamanız gözle görülür bir canlanma sağlayacaktır.
Limon maskesi: Yağlıya yakın normal ve problemli ciltler için uygun bir meyvedir limon. Portakal maskesi gibi hazırlanır. Ancak portakaldan farklı olarak yüzünüzde 5 dakika bekletin ve problemler düzelinceye kadar haftada 2 kez uygulayın.Avokado maskesi: Yorgun ve kurlu ciltleri nemlendirecek ve canlandıracak, güneşlenmenin ardından da kullanılmasını önerebileceğim bir maske. 1 kahve kaşığı avakadonun içini ezip 2 kahve kaşığı nemlendirici kremle karıştırın ve kalın bir tabaka halinde cildinize sürün. 15 dakika beklettikten sonra yıkayın. Haftada 1 defa uygulamanız yeterli olacaktır.
Salatalık maskesi: Sıkıştırıcı ve ferahlatıcı özelliği nedeniyle yağlıya yakın normal ciltler için çok uygun. Cilde parlaklık verip canlandırır ve gözenekleri sıkılaştırır. Salatalığın çekirdeksiz bölümünden 1 kahve kaşığı alıp iyice ezdikten sonra 2 kahve kaşığı nemlendiriciyle karıştırın. 10 dakika yüzünüzde bekletin. Ayda sadece iki kez uygulamanız sonuç için yeterli.
Güzelliğinize…
Bebekler gibi demek yanlış olmaz çünkü hepimiz bebekken taptaze ve canlı ciltlere sahiptik. Ancak bu yalnızca genetiğimizle gelen bir hediye olmakla kalmıyor. Maalesef dış etkenler cildimizin çokça değişmesine özellikle günümüzde oldukça zarar görmesine ve canlı hücrelerin ölmesine neden oluyor. Bunun en büyük nedeni ise genç olamayan ciltlerde yetersiz oksijen alımıdır. Bu sorunda dünyada yeni bir trend olan oksijen ile bakım en iyi çözüm olarak yükselişte. Ben de bu hafta sizleri bu yöntemi tanıtacağım.
Oksijen terapi deri ve derialtı tabakalarını destekleyecek ve tedavi edecek cilt bakım ürünlerinin yüksek basınçlı oksijen yardımıyla derinin alt katmanlarına kadar indirilmesi ve cildin oksijenlendirilmesi amacı ile yapılır.
Oksijen ile bakım uygulamasının kullanım alanları yüz bölgesi, boyun, dekolte bölgeleridir.
Oksijen ile bakım uygulaması cilt hücrelerini yenilemeye, cilde sağlıklı bir görünüm kazandırmaya, akne, güneş lekesi, sivilce lekeleri gibi lekelerin azalmasına, dokuların canlanmasına, cildin destek dokusunu oluşturan kolajen ve elastik seviyenin artmasına, cildin nemlenmesine, , foto yaşlanmaya, cildin canlı, berrak ve pürüzsüz bir görünüm almasına yardımcı oluyor.
Aynı zamanda cilt bakımlarında olduğu gibi vücut bakımlarında, nemsiz ve kuru ,pul pul olan cilt dokusunda kullanılabilmektedir.
Bu istenmeyen kırışıklık, matlık, kuruma, esneklik kaybı ve cansızlık gibi görüntülere neden olan zaman ve dış etkiler artık geride kalacak. Çünkü oksijen terapi ile tüm ciltler genç, ışıltılı ve canlı görünümünü koruyabilecek.
Güzelliğinize…
İster kadın isterse erkek olsun her daim bakımlı olmak, her konuda temizlik ve bakımın beraberinde getirdiği güzelliğe dikkat etmek son derece önemli. Katıldığımız toplantılarda, yemeklerde, davetlerde ya da en basit bir arkadaş toplantısında her şey unutulabilirken geride sadece kokumuzun kaldığını unutmayalım.
Özellikle kıyafetlerimizin kol altlarında kendini gizleyen ter lekeleri, robot gibi hareket etmeye zorluyor bizi. Ah bizi toplumdan kopartıp asosyalleştiren ter kokusu yok mu? Bir de o ter kokuları yüzünden gizliden gizliye kol altlarımızı kokladık durduk. Üstelik utanıp kaçacak yer aradık, köşe bucak saklandık durduk. Ama size harika bir haberim var. Koltuk altına yapılacak botoks sayesinde ne elbiselerinizdeki ter lekeleriniz kalacak ne de ter kokusu yüzünden kaçacak delik arayacaksınız. Şimdi kollarınızı özgür bırakmanın tam zamanı.
Sadece kırışıklarda etkili olduğu düşünülen botoks uygulaması, aşırı terlemede de kullanılıyor. Ayak tabanı, kol altı terlemesi ve avuç içinde birçok hekim tarafından kullanılıyor. Uygulamadan önce terleyen bölgeyi belirlemek için cilde baticon tarzı ürün sürülüyor, ardından mısır nişastası kullanılıyor. Terleyen bölge mor renk olarak belirleniyor. Ardından hazırlanan botoks karışımı, ince uçlu iğnelerle kişinin uygulama yapılacak alanı lokal anestezik kremle uyuşturulduktan sonra enjekte ediliyor. Etkisi 48 saat içerisinde ortaya çıkıp 15 gün içerisinde aşırı terlemenin önüne geçiliyor. 8 ay kadar etkisi sürüyor ve kişinin isteğine bağlı olarak uygulama tekrarlanabiliyor. Kim derdi ki botoks bizi baş belası ter kokusundan kurtaracak diye.
Günümüzde birçok kişi bu uygulamayı tercih ediyor. Özellikle yoğun tempoda çalışan ünlüler sahnede görüntüyle ilgili bir olumsuzluk olmaması adına tercih ediyorlar. Siz de terlerinizin uçup gitmesini istiyorsanız kafanızda soru işareti kalmadan gönül rahatlığı ile bu uygulamayı yaptırabilirsiniz. Ama benden sizde bir hatırlatma uygulama yapacak uzmanı ve merkezi dikkatle seçerek daha kısa sürede daha etkili sonuçlar alabilirsiniz.
Güzelliğinize…
Pervin Dinçer
Meyvelerden, çiçeklerden, hayvansal ürünlerden ve bitkilerden sonra içeriğinde çok daha farklı maddeleri barındıran cilt bakım ürünleri kullanıyoruz. Bunun son örneklerinden biri 24 ayar saf altının cilt bakımında kullanılması.
İçinde 24 karat altın tozları, vitamin ce minareller bulunan altın maske, bir yandan hücrenin yenilenmesini hızlandırırken bir yandan da yoğun nem vererek cildi sıklaştırıp çizgileri açıyor. Aynı zamanda yazın sıcaklarının artmasıyla cildin matlığından şikâyet eden biz kadınlar için altın maske, altın tepside sunulan bir nimet gibi.
Cildin matlığından kurtulmasında, nemin dengelenmesinde ve hücrelerin yenilenmesini hızlandırmasında kullanılan altın maske sivilcelerinden dert yananlar, cildindeki lekelerden kurtulmak isteyenler ve siyah noktaların mutluluklarına gölge düşürmesini istemeyenler için kullanılabilir bir yöntem. Altın maske uygulamadan önce cilt temizlenir ve maske uygun, rahat bir şekilde bırakılır. Yaklaşık yarım saat boyunca yüzünüzde kalacak maske ayda iki kez uygulandığında oldukça etili sonuçlar alınacaktı.
Sağladığı yararlar da uygulaması da basit ve oldukça rahat. Ayrıca altın maske uygulanırken herhangi bir ağrı ya da yüzünüzde yanma hissetmezsiniz. Altın maske uygulanırken yapmasınız gereken gözlerinizi kapatmak ve müziğin akışına kendinizi bırakmak. Gözlerinizi açtığınızda ise cildinizdeki ferahlığı, hücrelerin uyanışını hissedeceksiniz.
Güzelliğinize…
Bazı kadınlara ben çok yakışıyor. Dudağın yakınlarında, yanağın dudak üstüne yakın kısmında bulunan ve gülümsemesine anlam dahi katan bu benler, pek çok kadının sahip olmak istediği benler ve hatta bunu kalemle belirginleştirenler var. Fakat bazı benler de kendimizi güzel hissetmemizi bırakın, kötü hissetmemize yol açabiliyor.
Fazla dolgun, fazla koyu renk, et beni dediğimiz türlerden kurtulmak isteyebiliyoruz. Ve eğer kendimizi onlarsız daha iyi hissedeceksek iz ve dikiş olmaksızın kurtulmamızı sağlayacak yollar var. Özellikle lazerle ben aldırma tedavisi Fraksiyonel Karbondioksit CO2 Lazerler ile gerçekleştirilebiliyor. Epidermal ve dermal olarak nitelenen bu nevuslar, yani sağlık açısından zararsız, sadece estetik açıdan rahatsız eden bu benlerden kurtulmak tek seansta, üstelik dikiş ve iz kalmadan, acı duyulmadan mümkün. Çok daha derin olan köklü nevuslar ise cerrahi olarak çıkartılmalı tabi.
Özellikle de göz üstlerinde ve altındaki benlerinden kurtulmak isteyenlerin sayısı oldukça fazla. Bununla beraber gözaltındaki yağ butoncukları da lazerle temizlenebiliyor. Uygulamada lokal anestezi yapıldığından ağrı hissi de duyulmuyor. Benlerin bulunduğu alanlara lazer atışı yapılıyor ve benler yok olarak, deri rengi koyu pembe bir hal alıyor. Bir adet ben veya yağ bezesinin giderilmesi sadece saniyeler içinde hallediliyor. Bu da çok cazip bir durum. Ayrıca benlerin alınmasından sonra 10-15 gün arasında o pembelik de kaybolarak cilt normal halini alıyor.
Bir kadının kendini mutlu hissetmesi yaşam kalitesinin de artması anlamına gelir. Sizi mutsuz eden şeylerden kurtulmanızı sağlayacak yollar varsa uzmanına danışın, uygulamaya dair detayları öğrenin ve eğer edindiğiniz bilgiler sizi tatmin eden bilgilerse onlardan kurtulun. Ama mutlaka uzman isimlere başvurun. Yapılacak uygulamadan sonra farkı hemen fark edeceksiniz.
Güzelliğinize…
EYE CELL: Eyecell uygulaması, göz çevresindeki ince çizgilerde, gözaltı torbalanmalarında, morluklarda, elastikiyet kaybı olan üst ve alt gözkapağında göz çevresini korumak ve canlandırmak için uygulanan etkili bir yöntem. Göz çevresi için uygun olan botanik kök hücre ekstreleri; üzerinde saç teli inceliğinde iğnelerin bulunduğu roller ile gözaltları ve üst göz kapağına, çizgilenme problemi var ise göz çevresine yedirilmektedir. Ardından göz etrafına kolejen üretimini artıran göz çevresindeki ince deriyi yenileme özelliğine sahip zar şeklinde soğuk jel peptide pach uygulanmaktadır. Pachler ciltte 15 dakika bekletildikten sonra çıkarılıp uygulamanın devamı olan serum kullanılmaktadır. Ardından soğuk krem uygulanarak işlem sonlandırılmaktadır. Roller ile amaç hücre yenilenmesini artırmak ve kullanılacak ürünlerin cilt altına emilimini artırmak.
Eyecell uygulaması yaklaşık 30-40 dakika sürmektedir. Ve kişinin göz çevresi sorununa bağlı olarak 4-8 seans uygulanabilir. 10-15 gün aralıklarla yapılması yeterlidir. En güzel yanı ise sosyal yaşantınızı etkilemeyen ve makyaj yapmanıza engel olmayan bir yöntem olması.
Fraksiyonel Karbondioksit CO2 Lazer: Göz altı ve üst göz kapağındaki yağ bezeleri, lekeler, benler, ince veya derin çizgiler, elastikiyetini, canlılığını yitirmiş deri için kullanılabilen bu lazer yöntemi gerçekten iç rahatlatıcı ve gözle görülür sonuçlar elde edilmesini sağlıyor.
İşlem genelde 1-2 seans uygulanıyor. İşlem öncesi göz içine genelde lens gibi bir aparat yerleştiriliyor ve daha sonra problemli bölgeye lazer atışları yapılıyor. Ağrısız bir işlem olduğunu söylemekte fayda var. 3-5 gün dinlenmeniz ve gözlerinizi korumanız gerekebilir.
EYE PEEL: Göz çevresinin aydınlanması, ince çizgilerin görüntüsünün yumuşatılması için ve leke problemi olan kişilerde uygulanabilen Eye Peel de son derece etkili bir bakım yöntemi.
Önce özel solüsyon ile göz çevresi temizleniyor. Ardından kalem şeklindeki peeling solüsyonu göz çevresine uygulanıyor. Uygulama süresi sona erdiğinde mendil şeklindeki temizleyici ile işlem durduruluyor. Ve hemen ardından uygun serum kullanılarak işlem sonlandırılıyor. Toplamda 20-30 dk süren bu işlem probleme göre 5-8 seans ideal. 10-15 gün aralıklarla uzmanınızı ziyaret edip seanslarınızı sürdürmeniz sonucunda canlı ve sağlıklı bir göz çevreniz oluyor.
Güzelliğinize…