Resimlerimde kedilerden başkasına yer yok

İlk kedi resmini de üç yaşındayken çizmiş. ‘Resimlerimde kedilerden başka bir şeye yer yok’ diyecek kadar bağlı kedilere. Chicago’da yaşayan ve 23 Ocak’ta orada bir sergi açacak olan Işın, eşinin alerjisi yüzünden kedi besleyemese de arkadaşlarının kedilerine bakıcılık yaparak bu özlemini gideriyor.

Kedi merakınız nasıl başladı?

-Çocukluğum büyük, bahçeli bir evde geçti. Ağaç tepelerinde ve kuytu köşelerde gördüğü her kedinin peşinde koşuşturan bir çocuktum. Altımda bez, bahçedeki kedileri kucaklamaya çalışıyordum. Yaşım ilerledikçe kucağımda taşıyabildiğim kadar kedi yavrusunu eve getirip, anneme evde kalabilmeleri için yalvarırdım. Hayvan dostu bir aile olduğumuz için de çoğu kez gelen bu minik misafirler kalıcı olarak ailenin bir parçası oldular.

Kedileri çizmeye ne zaman başladınız?

-Hatırlayabildiğim ilk kedi resmi Üç yaşındayken yaptığım resimdir. Büyürken kediler bilinçaltıma öyle yerleşmişler ki, ilk karalamaların sonrasında resimlerimde belirginleşmeye başladılar.

Resimlerinizdeki kedilerin özellikleri nelerdir?

-Benim kedi resimlerim iki farklı tarzda. Birincisi akrilik ve gerçek kedilerin hayalimdeki yorumları. İkincisi ise yağlıboya ve hayatımdaki insanların kedi olarak çizdiğim yorumları. Bir tekir kedinin haylazlığı, kara kedinin asilliği, sarman kedinin sevecenliği yaşamımdaki insanlarla örtüşüyor. Birer kedi karakteri yüklüyorum onlara.

KEDİLER EVDE BEBEK SOKAKTA VAHŞİ HAYVAN

Kedilerde sizi en çok etkileyen özellik nedir?

-Kedi çok ilginç bir yaratık. Birbirine bütünüyle karşıt iki yaşam şeklini birlikte sürdürüyor. Evde sahibinin yüzüne çocuk gözüyle bakan kedi, kapı açılır açılmaz kendi kendine yeten bir yaratığa dönüşerek dışarı fırlıyor. Evcil hayvandan vahşi hayvana geçişi hayranlık verici. Kedinin ruhu başka dünyalara dönüktür. Kedilerin sosyal kurallarla belirlenmiş, bize göre karmaşık, onlara göre son derece düzenli bir toplu yaşam kavramı vardır. Bunun yanı sıra tek başlarına hareket etme özgürlükleri de son derece güçlü. İşte bu kendine özgülük, kedinin beni büyüleyen özelliklerinden sadece biri. Kedinin dinamizmi ve vücut yapısının mükemmel estetiği de öylesine büyüleyici ki.

Sadece kedi resimleri mi çiziyorsunuz?

-Bütün yaşamımı aksettirdiğim resimlerimde hep kediler var. Belki artık bir tutku olmaktan da çıktı kediler benim için, bir ad koyamıyorum aramızdaki bağa. Anlatamadığım için de sürekli çiziyorum. Kedilerden başka bir şeye yer yok sanırım benim resimlerimde.

Şimdiye kadar kaç kedi çizdiniz ve bunları kaç sergide sergilediniz?

-Yüzlerce kedi resmi çizdim; 9 kişisel, 30’u aşkın karma sergide resimlerimi sergiledim.

Şu anda neler yapıyorsunuz? Ufukta bir sergi var mı?

-Chicago’da yaşıyorum ve sergilere burada devam ediyorum. 23 Ocak’ta Dark Room’da bir sergim olacak. İleriki tarihlerde de birkaç sergi var, ama tarihleri henüz belli değil.

Koleksiyonerlerim çocuklar

Resimlerime en çok çocuklar ilgi gösteriyor. Koleksiyonerlerimin çoğu çocuk. İkinci sırada da doktorlar var. Geçenlerde kedilerden son derece korkan biri çok beğendiği için dayanamayarak bir resim satın aldı.

Bebek yerine kedi bakıyor

Ne yazık ki şu anda beslediğim bir kedi yok çünkü eşimin kedilere alerjisi var. O yüzden fırsat yaratıp kedi sahibi olan arkadaşlarımızın evlerine gidip bu özlemi gidermeye çalışıyorum. Sık sık pet shop’lara gidip oradaki kedileri de seviyorum. Chicago’da sokakta sahipsiz kedi ya da köpek görmek imkansız, tek tük karşıma çıktığında da peşinden koşturuyorum tabii. Bazen de tatile giden arkadaşlarımızın kedilerine arkadaşlık ediyorum büyük bir keyifle.Ayça BARUT

PAKO’YA MEKTUP

Kontes’ime mektup

13 yıllık kızım, dert ortağım, hayat arkadaşım, sırdaşım, Kontes’im 30 Aralık 2004 günü ayrıldı yanımızdan.

Şimdi bir türlü uyanamıyorum kızım, acın çok büyük. En zor günlerimde hep sen vardın yanımda hayata daha fazla sarılıyordum senin için. Gurur duyuyorum seninle, birçok kişiye köpek sevgisi aşıladın. ‘Benim ilk sevdiğim köpek Kontes’ti’ diye telefonlarım susmadı gittiğin gün kızım.

13 yıldır hiç yapmadığım bir şeyi ‘sensiz yaşamayı’ öğreneceğim şimdi. Yılın son günü kaybettim seni, bana üzülmem için bir gün verdin sonra ‘Yeni bir yıl, yeni bir yaşam başlıyor hadi geçmiş seneyi acılarını unut’ dedin ama olmuyor kızım sensiz tadı olmuyor.

Ev arkadaşların Cloudy, Kırçıl ve Kaşmir hálá yasını tutuyor. Onlar da seni çok özlüyor.

Kızımın hastalık döneminde tüm zamanını ona adayan kardeşim Burcu’ya, gece gündüz demeden kızımla ilgilenen Veterinerium çalışanları ve doktorları Aykut Bey ile İlknur Hanım’a, zor günlerimizde bizi yalnız bırakmayan dostlarımız Okan, İsa, Ebru, Yeşim ve İlknur başta olmak üzere tüm dostlarıma buradan bir kez daha teşekkür ederim.

Umarım orada daha mutlusundur. Pako ve diğer melek dostlarımızla kırlarda dolaşıp yukarıdan bizi seyrediyorsundur.

Kebire Bozkurt

Siz Pako'ya sorun Pako da uzmana

Veteriner Hekim Talat GULBAY

Köpeklerde hapşırık ve burun akıntısı

Köpeklerde hapşırma ve burun akıntısına sebep olan birçok problem olabilir. Soğuk algınlığı, sinüzit, polen alerjileri, boya-badana kokusu, buruna kaçan pisi pisi otu ve diğer yabancı cisimler nedeniyle oluşabileceği gibi tümör gibi daha ciddi hastalıklardan da kaynaklanabilir.

Aşırı sayıda ve peş peşe oluşan hapşırık nöbetleri genellikle alerjiler, enfeksiyonlar, yabancı cisimler ve tümörlerden kaynaklanır. Alerjiler, genellikle mevsimsel olarak çoğu kez polen ve diğer bitki liflerinden ötürü olur. Ağaç polenlerinin neden olduğu alerjiler en çok ilkbahar sonlarında ve yaz başlarında görülürken, çimen ve ot polenleri yaz ortalarında, diğer bazı bitkilerin de polenleri sonbahar aylarında alerji yapabilmektedir.

Sigara dumanı, boya kokusu da alerji yapabilir. Alerji nedeniyle oluşan hapşırmalarda hapşırık nöbeti belli periyotlarla devam eder ve durur. Hapşırmanın yanında gözlerde sulanma, patilerinde ve vücudun diğer yerlerinde kaşıntı ve kızarıklıklar da görülür.

HAPŞIRIK KRİZLERİ

Enfeksiyonlara bağlı hapşırıklar köpeklerde daha ciddi hastalıkların habercisidir. Bakteri, virüs veya mantar enfeksiyonlarından kaynaklanabilecek hapşırıkları takiben burundan tek veya çift taraflı olarak iltihaplı ve bazen de kanlı bir akıntı gelebilir. Enfeksiyonlar tedavi edilmediğinde kronikleşebilir ve köpekte iştahsızlık, ateş ve halsizlik de dikkati çekebilir.

Buruna kaçan ot, böcek, tel parçaları ve benzeri yabancı cisimlerden kaynaklanan hapşırıklarda, dakikada 10-20 kez ve sürekli oluşan bir hapşırık krizi izlenir. İçeri kaçan cismi hapşırarak çıkarma çabası bazen burun bölgesinde tahrişe ve buna bağlı kanamalara yol açabilir. Çok belirgin olarak diğerlerinden ayrılan ve süreklilik arz eden bu gibi hapşırıklarda hiç vakit kaybetmeden veteriner hekime başvurmak gerekir.

Çok yaygın olmamakla birlikte yaşlı köpeklerde burun ve farenks bölgesinde oluşan tümör ve benzeri şişliklerde de hapşırık görülmektedir. Özellikle burun içinde tümör nedeniyle oluşan hapşırıklarda genellikle tek taraflı ve çoğu kez kanlı bir akıntı görülür. Tümör yavaş gelişiyorsa hapşırık sayısı da yavaş yavaş artacaktır.

Hapşırık ve burun akıntısı belirtilerinde en çok dikkat edilmesi gereken konu eğer burundan kan geldiğini görüyorsanız derhal veteriner hekiminize başvurmanızdır.

Pako pano

Richie isimli 3 yaşındaki Pug cinsi erkek köpeğimiz 3 Ocak’ta biz evde uyurken Ankara’daki evimizden çalındı. Çok üzgünüz. Onu gördüyseniz lütfen bizi arayın. (0532)277 07 22; (0312)495 75 43.

6 aylık çok uslu ve sevgi dolu kızımız Kuzu’ya İstanbul’da bir ömür boyu bakacak bir aile arıyoruz. (0535) 418 76 76.

7 aylık Sarman erkek kediye acilen yuva arıyoruz. (0212) 677 06 33; (0555) 370 55 01.

1 yaşında kısırlaştırılmış erkek İran kedisi, onu sevecek ve ömür boyu bakacak bir aile arıyor. (0535) 924 69 21.

Sokakta yaşamaya çalışan çok sevimli 3-4 aylık 2 erkek kediye yuva arıyoruz. (0537) 660 71 92.

Biri 2 aylık, diğeri 4 aylık Tekir kedilere yuva arıyoruz. (0532) 311 48 20.

Bir kolu olmadığı için barınakta yaşamaya mahkum edilmiş Tekir kediye 3 bacaklı olmasını umursamayacak bir hayvansever aile arıyoruz. (0533) 529 16 51.

Tuzla Barınağı’ndan alınan 2 köpeğe yuva arıyoruz. (0536) 445 68 05; (0212) 258 96 18.

İzmir’de sahipsiz hayvanlar için konser

HAYDOST ve İzmir DOHAYKO 13 Ocak Perşembe günü saat 19.30’da İzmir Özel Türk Lisesi’nde İzmir’deki sahipsiz hayvanlar yararına bir konser düzenliyor. Konserden elde edilen gelir Örnekköy ve Menderes barınaklarına bölüştürülecek. CMS Jant sponsorluğunda gerçekleşen konserde satılan her bilet sokaktaki ve barınaklardaki dostlarımız için harcanacak. Kaan Solcum Fire Drum Percussion & Latin konserinin biletleri İzmir’deki Pan Kitabevi, Bu Kitabevi, Ada Müzik, Cousto Petmarket, Bahar Veteriner ve Trigon’dan temin edilebilir. Bilgi için ozgun@weblebi.com, 0532 422 0646 veya 0535 699 19 73.