Mutluluğun içine acı koymuşlar...

Bizim kanunumuz komisyonlardan geçti, şimdi sıra ‘Genel Kurul’a geldi’ diyorlar.

Babam ise bana ‘Sen 3285’e girersin’ diyor.

Ben ‘3285’i’, girmem gereken mutfak gibi iyi bir yer sanmıştım başlarda.

Meğer kuduz maddesiymiş bu.

Yeni yasa bizleri koruyan iyi hükümler getiriyor. Kimse kedisini-köpeğini terk etmeye zorlanamayacak.

Terk edenler sorumlu tutulacaklar.

Hayvanlara işkence, kötü muamele, eziyet suç sayılacak.

Daha birçok iyi madde var yasada.

Ama yasa ‘3285 hariç’ diyor.

Yani yerel yönetimler, tarım müdürlükleri ‘Kuduz var’ diyerek, bir bölgedeki tüm hayvanları bir gecede öldürebilecekler.

Hayvanların bir gecede tüfeklerle, zehirli yiyeceklerle topluca öldürülmeleri devam edecek kısacası.

Yeter ki bir sevgisiz memur bunu istesin.

*

Başımız yine dertte.

Bizler sanki acısız-ölümsüz olamıyoruz.

Sanki acı çekmek bizim parçamız, kurtulamıyoruz.

En iyi niyetlerin, amaçların, kanunların içine bile en kötü ‘sonu’ koyuyorlar.

Tıpkı zehiri en sevdiğimiz yiyeceğin içine koydukları gibi.

Bizler şanssızız.

Şanssız geliyoruz dünyaya ve şanssızlıklarla gidiyoruz.

Bir an mutlu olsak, arkasından bir tekme geliyor. Bir an sevinsek, arkasından acı gecikmiyor.

Bir lokma yiyeceği bulmanın mutluluğu gibi.

Bir anda yiyeceğin mutluluğu bitiyor, içindeki ölüm alıp götürüyor bizi çırpına çırpına.

*

Sığınacağımız, yardım isteyeceğimiz çok az yer var.

Bizleri sevenlerden tek istediğim:

Bize yardım edin.

Bugünlerde içine yine de ölüm konulmuş bir yasa ‘mutluluklarla’ geçip geliyor.

Bütün dernekler, vakıflar, hayvanları seven bireyler milletvekillerine gitsinler.

Onların arasında bizleri seven, korumak isteyen, iyi yürekli insanlar vardır.

Bizler için güzel bir kanun yapıyorlar gibi.

Herkes bunu böyle bilecek.

Çoğunluk sevinecek.

Ama...

Tıpkı karanlık gecelerde, aç gezen kedilerin-köpeklerin önüne atılan bir parça yiyecek gibi,

Mutluluğun içine acı koymuşlar.

80 köpeği barınaktan çıkarıp ormanda açlığa terk eden kim?

İzmir Narlıdere barınağında geçtiğimiz hafta, bir gecede 80 köpek kayboldu. Köpeklerden 27’si, günler sonra barınaktan 75 kilometre uzaklıktaki Gümüldere Mevkii Şaşal köyü yakınlarındaki ormanda açlıktan ölmek üzereyken bulundu.

İzmir Narlıdere’de orman arazisi içindeki Narlıdere Sahipsiz Hayvan Barınağı’ndaki 80 köpek önceki hafta aniden kayboldu. Orman Bakanlığı’na ait arazideki barınakta 97’ye yakın sahipsiz hayvan vardı. Bu havyanların bakımı ve su ihtiyacı Narlıdere Belediyesi, beslenmeleri Hayvanları Koruma Vakfı tarafından karşılanıyordu.

Talihsiz köpeklerden bazıları daha yeni doğum yapmıştı ve yavruları vardı. Tüm köpekler aşılıydı ve barınağa gebe olarak gelenler dışındakiler kısırlaştırılmıştı. Köpekler her sabah barınağa yaklaşan hayvanserleri sevinç havlamalarıyla karşılardı. Yiyecek taşıyan araç kafeslerin önüne geldiğinde tel örgülerin önündeki havlama sesleri daha da yoğunlaşır ve sallanan kuyrukları yemek sevincini anlatırdı.

Geçen hafta bir sabah barınağa gelen yetkililer uzaktan gelen havlama seslerini duyamadı. Çünkü kafeslerde sadece 12 köpek kalmış, diğerleri yok olmuştu.

Hayvanları Koruma Vakfı Başkanı Erengül Kalyoncu o günü anlatıyor: ‘Hemen barınak görevlilerine gittik. Telin açılmış ve kaçmış olabileceklerini söylediler. Çevredeki arazilerde aradık, bulamadık. 80 köpek birden nasıl olur da sırra kadem basar? Belediye başkanı ile görüşmek istedik, cevap alamadık. Kalan yavrular anneleri olmadığı için açtı, emzirilmeleri gerekliydi. Kendi çabamızla besledik.’

Hayvanları Koruma Vakfı üyeleri, köpeklerin kaybolmasıyla ilgili olarak CHP’li Belediye Başkanı Abdül Batur’u suçladılar. Ardından da CHP’nin İzmir’de düzenlediği panele hayvan katliamlarını konu alan pankartlarla gidip protestoları sürdürdüler. Sonra da Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere yüzlerce faks çektiler. Ancak bir çözüme ulaşamadılar.

75 KİLOMETRE UZAKTA BULUNDULAR

80 köpeğin bir gecede kaybolması Türkiye’deki tüm hayvan derneklerini harekete geçirdi. İzmir’in ardından başta Çevre ve Sokak Hayvanları Koruma Derneği olmak üzere Bodrum, Giresun, Aliağa, Kütahya Hayvan Koruma dernekleri yetkilileri devreye girdi. Kimi faks çekti, kimi telefon etti, kimi de bizzat gelip aramalara katıldı. Talihsiz köpekler bu çarşamba barınaktan 75 kilometre uzaklıktaki Gümüldere Mevkii Şaşal Köyü yakınlarındaki ormanda bulundu. Bir kısmı ölmüş, çoğu açlıktan bitap düşmüştü. Hayvanseverler yürek parçalayan sahnelere tanık oldu. Peki bu köpekler nasıl grup halinde 75 kilometre uzaklara gitti? Şimdilik bu sorunun cevabını veren yok. Ama hayvanseverler olayın peşini bırakmaya niyetli değil. Sorularının cevabını hukuksal platformda aramaya hazırlanıyorlar.

SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANA

Veteriner Hekim Talat GÜLBAY

Kediyi yazlığa alıştırmanın yolları


Kedimizi müstakil ve bahçeli yazlığımıza götüreceğiz. Onu yeni eve alıştırmak ve bahçeye çıkmasını öğretmek için neler yapmalıyız?

n Eşyalarınızı ve valizlerinizi açmadan önce evdeki güvenli bir odaya kedinizin suyunu, yemeğini, tuvalet kabını ve ona ait eşyaları koyup kedinizi yerleştirin ve kapıyı kapalı tutmayı unutmayın.

n Size ait bir giysi ya da eşyayı odaya bırakarak onun kendini güvende hissetmesine yardımcı olun.

n Evinizi tamamen kullanabileceğiniz hale getirene kadar kedinizi bu odada tutun.

n Eve tamamen yerleştikten sonra evde gezmesine izin verin. Evin tamamına alışması karakterine göre değişiklik gösterecektir.

n Kediniz evin tamamına alışması sürecinde, size kendini güvende hissedip hissetmediğini anlatacaktır. Daha önce yaşadığınız evdeki davranışları gösterip göstermediğini incelemelisiniz. Bunlar rahatça oyun oynaması, yemek, su ve tuvalet ihtiyaçları ile ilgili eski rutinlerine dönmesi, siz eve girdiğinizde sizi karşılaması gibi davranışlar olabilir.

n Kedinizin en az iki - üç hafta bahçeye çıkmasına izin vermeyin. Evin dışına ve bahçeye çıkmadan önce kendini evin içinde yüzde yüz güvende hissetmeli. Aksi takdirde dışarı çıktığında güvenli bulmadığı için evi geri dönmesi gereken yer olarak görmez ve kaybolur.

n İlk dışarı çıkma tecrübesini ona yemek verdiğiniz zamandan hemen önce deneyin. Böylece onu içeri sokmakta zorlanırsanız, yemeğin kokusunu kullanarak eve dönmesini sağlayabilirsiniz.

n Kedinizi dışarıya çıkması için zorlamayın. Dışarı çıkın ve kendiliğinden sizi takip etmesini bekleyin.

n Kedinizi dışarıya kucağınızda çıkarmayın. Bahçeye ilk olarak nasıl çıktıysa, aynı yoldan geri dönecektir. Kucakta çıkartırsanız eve kendi başına dönmesi çok zordur.

n Kediniz dışarıdayken kapıyı açık tutun. Böylece aniden geri dönmek istediğinde eve kolayca girebilir.

n Kediniz ilk denemede dışarı çıkmak istemediyse, diğer denemeleri her gün aynı saatlerde yapın.

Pako Pano

10 aylık kısırlaştırılmış, dişi, siyah-beyaz Terrier köpeğimiz çalındı. Daisy korkak bir köpektir. Görenlerin bizi aramasını rica ediyoruz. (0533) 633 00 17.

2 aylık, annesiyle büyümüş, sağlıklı, tuvalet eğitimli, oyuncu ve başka kediye alışık dişi tekir kediye yeni bir aile arıyoruz. (0532) 227 18 57; (0216) 366 20 52.

1.5 yaşında dişi Rottweiler köpeğimize sıcak bir yuva arıyoruz. (0535) 418 76 76.

Pendik’te 2 yaşında beyaz, erkek bir kedi buldum. Pire tasması olan kediyi iyi bakacak bir aileye vereceğim. (0216) 354 31 33.

Evimde bakmak için Sibirya kurdu ya da safkan köpek arıyorum. Erkek-dişi fark etmez, yeter ki evimin içinde bir nefes olsun. (0533) 663 64 01.

- Simsiyah, 2 aylık dişi kediye yuva aranıyor. (0532) 411 18 71.

İstanbul’da yavru köpek sahiplenmek istiyorum. (0505) 624 10 53; (0544) 333 53 27.
Yazarın Tüm Yazıları