Kıbrıs meselesinin içindeki küçük köpek...

Doğrusunu isterseniz ben Kıbrıs Meselesi’ne girmek istemem.

Babam girdiğinde, hiçbir zaman çıkamaz.

Bir tek Boncuk beni ilgilendiriyor.

Biliyorsunuz; Boncuk Rauf Denktaş’ın küçük köpeğinin adı. Benim cinsimden, ama o beyaz.

Zaten evdekiler ‘Kıbrıs Meselesi....’ diye söze başladıklarında, benim aklıma hemen Boncuk geliyor.

Bir Cumhurbaşkanı’nın köpeği olmak, nasıl bir duygudur bilemem.

Ama Rauf Denktaş’ın iyi bir insan olduğunu hemen anladım.

Bir köpeği seven, onunla dostluk kurabilen, hiçbir çıkarı olmadan onu mutlu eden bir insan kötü olamaz.

*

Bence Boncuk, Kıbrıs Meselesi’nin duygusal yanı.

Orda sevgi ve vefa var.

Acaba bir Cumhurbaşkanı, küçük bir köpeğe sığınabilir, ondan destek ve yardım umabilir mi?

Bence evet...

Düşünün; o gün işler kötü gitti, görüşmelerde işler iyi değil, Rauf Amca’nın canı sıkkın.

Arada bir ‘Kıbrıs’ı gendilerine vermeyeceğiz...’ diyor, dinleyen pek yok.

Sinirli ve mutsuz.

Akşam evindeki koltuğa oturduğunda ve Boncuk onun kucağına çıktığında, o tombul elleri ile Boncuk’u okşamaya başladığında ve onunla ‘Küçük yaramaz’ diye fısıltılarla konuşmaya koyulduğunda...

Bu nedir?.

Bir gıdım mutluluk, biraz olsun moral, bir küçük huzur...

Bir sığınacak yer...

*

Hangimiz öyle değiliz ki?

Ben babamın beni okşayışından, elinin ısısından, beni okşarken çıkarttığı seslerden durumunun kötü olduğunu her zaman anlarım.

Ya yazıyı karıştırmıştır, ya yine kelimeleri yanlış yazdı. Ya da televizyonda yine ‘Halk’ yerine ‘Halt’ dedi.

Canı sıkkındır.

Mutsuzdur ve mutlu olmayı arıyordur.

Beni okşar.

Ben elbette mutlu olurum.

Karşılıklı birbirimize sığınmamızdır bu.

Bence bakabilecek yeri olan herkesin bir kedisi-köpeği olmalı. Mutlu bir yuva, mutlu bir yaşam için...

İnsanlar mutsuz olsalar bile sığınacak bir yer için.

*

Sonuçta ‘Kıbrıs Meselesi’ denilince, benim aklıma Boncuk geliyor.

Bugünlerde işler karıştıkça, Rauf Amca’nın keyfi kaçtıkça ve önüne Annan Planı konuldukça doğru Boncuk’un kafasının okşandığını biliyorum.

Benim için ‘Kıbrıs Meselesi’nin anlamı bu.

Bir küçük köpek ile bir Cumhurbaşkanı’nın dostluğu.

Sarıyerli Kitty mutluluğu Almanya’da buldu

Kitty, yeni doğurduğu yavrularıyla Sarıyer’deki Evsiz Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği’ne terk edildiğinde oldukça bakımsız ve zayıftı. Lale Halimoğlu ve diğer dernek çalışanları son derece tatlı ve yumuşak bir köpek olan Kitty ile yavrularını özel bir bakımla sağlıklarına kavuşturdular. Sonra da onlara yeni bir aile bulmak için çabalamaya başladılar. Almanya’nın en önemli hayvan koruma örgütlerinden biri olan Animalshope, Kitty ve bebeklerini sahiplendirmek için aldı.

Kitty’yi Claus Reichinger adlı bir Alman işadamı sahiplendi ve böylece Kitty Almanya’da sıcak bir aile ortamına kavuştu. Almanya’da büyük bahçeli bir evde yaşayan ve haftasonları uçakla yeni ailesinin Alpler’deki evine giden Kitty’nin keyfi yerinde.

Sahibi Claus Reichinger ise köpeğini daha iyi anlayabilmek için geçmişini, yaşadıklarını bilmek istiyor. Bu nedenle çok yakında İstanbul’a gelerek Evsiz Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği’ni ziyaret edecek ve Kitty’nin geçmişteki izlerini sürecek. Şimdilik Kitty hakkında bildiği tek şey, daha önce bir oto tamirhanesinin sahibine ait olduğu.

Hayvanları kısırlaştırmak için mobil araç

Fethiye Hayvan Dostları’nın İstanbul Şubesi, Müjde Akdoğan ve Ayşe Doğancı tarafından kuruldu. Mobil araç mayıs başında 2 yakalamacı, 2 veteriner ve 1 şoför kadrosuyla İstanbul Anadolu yakasında hizmet vermeye başlayacak. Sokak hayvanlarını kısırlaştırma, aşılama ve işaretleyip bulundukları yere bırakma uygulaması belediyelerle ortak yapılacak.

SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANA

Veteriner Hekim Talat GÜLBAY

Kuşlar neden sürekli yumurtlar?

Dişi muhabbet kuşumuz 4 yaşında ve son iki yıldır sürekli olarak yumurtluyor. Şu ana kadar yumurtalardan hiç yavru çıkmadı. Bu şekilde yumurtlamaya devam etmesi bir sorun oluşturur mu? Yumurtlamasını durdurmak mümkün mü?

Sürekli ve fazla sayıda yumurta yapma özellikle papağan türlerinde ve muhabbet kuşlarında karşılaştığımız bir durum. Bir yumurtlama döneminde 2-6 adet yumurtadan daha fazla yumurtlama ya da yıl içinde toplam yumurtlama sayısının artması aşırı yumurtlama olarak adlandırılır. Dişi muhabbet kuşları kafeste erkek kuş olmadan da yumurtlayabilir.

Kafes kuşlarında aşırı (veya sürekli) yumurtlamanın genel sebeplerini şöyle sıralayabiliriz: Hormonal bozukluklar, bazı hastalıklar, yetersiz beslenme, büyüme döneminden itibaren sahibi tarafından elde büyütülmesi ve beslenmesi.

Aşırı veya sürekli yumurtlama problemi birçok sağlık problemini de beraberinde getirebilir. Bu problemlerin çoğu yumurta üretiminden dolayı artan kalsiyum ve protein ihtiyacına bağlı olarak şekillenir. Yumurta tıkanması, yumuşak kabuklu yumurta yapılması, osteoporozis (kemik erimesi) ve buna bağlı patolojik kırıklar, kilo kaybı, tüy ve deri problemleri ve diğer beslenme hastalıkları bunların içinde ilk akla gelenlerdir. Bu sağlık sorununun çözülmesi için çok değişik tedavi seçenekleri bulunmaktadır.

Kafesin yerinin değiştirilmesi, kuşun gün ışığından yararlandığı sürenin 8-10 saatin üstüne çıkarılmaması, erkek kuş varsa dişiden ayrılması ve birbirlerini duymayacakları odalara alınması, kafesteki ayna gibi yumurtlamayı stimüle edecek aksesuvarların çıkarılması, kuluçka yeri yoksa ilave edilmesi ya da varsa çıkarılması veya yerinin değiştirilmesi, yalancı plastik yumurta konması gibi değişiklikler yumurtlama problemini ortadan kaldırabilir. Beslenme hatalarının düzeltilmesi, vitamin, mineral ve protein eksikliklerinin tespit edilip giderilmesi, protein kaynaklarının değiştirilmesi, veteriner hekiminiz gerekli görüyorsa hormon tedavileri yapılması sürekli yumurtlama sorununu çözmek için yardımcı olacaktır. Bunların dışında cerrahi yöntemle üreme organlarının alınarak kuşun kısırlaştırılması radikal bir çözüm olarak düşünülebilir. Ancak kuşların hem genel yapılarının hem de üreme organlarının hassasiyeti nedeniyle bu ameliyatlar çok riskli kabul edilmektedir.

Pako pano

Bir arkadaşım çok sevdiği kedisi Pamuk’u, son durağı Tuzla olan otobüste bir karton kutuda unuttu. Aradığında bulamadı, Pamuk’u birisi almış. Ondan gelecek iyi haberleri bekliyoruz. melekka@superonline.com.

Pekinese cinsi 10 aylık erkek köpeğimiz Beko, Maltepe sahil yolunda kayboldu. Göğsü ve pati uçları beyaz. Gördüyseniz, lütfen bizi arayın. (0212) 283 35 84; (0216) 417 27 10; (0532) 484 82 31.

Adım Abidin, 1.5 yaşında bir kediyim. 1 sene önce kaza geçirdim ve ölmek üzereyken bir aile beni kurtardı. Şimdi çok iyiyim, ama beni kurtaran ailenin köpeğiyle hiç anlaşamıyoruz. Bana iyi bakacak bir aile arıyorum. (0216) 370 98 84 - (0544) 783 12 09 - (0533) 554 42 63.

Köpeğimiz Lily, 17 Nisan’da Tarabya Sanatçılar Sitesi’nde kayboldu. Sharpei cinsi Lily dişi, tarçın renkli. Kırmızı tasması olan köpeğimizi gördüyseniz, lütfen bizi arayın. (0212) 223 71 46.

Ben Kestane. Ankara’da yaşıyorum, 3 yaşında dişi-kısır ve tuvalet eğitimli bir kediyim. Kendime bir aile arıyorum. (0535) 567 37 53
Yazarın Tüm Yazıları