Konuşa konuşa...

NE zamandır atalarımızın şu tespitine takılmış durumdayım:

"İnsan konuşa konuşa anlaşır."

Bu söz bizden çıkmış olamaz!

Yok, eğer bizden çıktıysa "Hani nerede?" diye sormak isterim.

Bilmiyorum iki Türk’ün konuşa konuşa anlaştığına şahit oldunuz mu hiç...

Biri konuşacak, öteki dinleyecek ve anlayacak, sonra o konuşacak beriki dinleyecek ve anlayacak ve neticede anlaşacaklar öyle mi?

Hakikaten görmek isterim.

Fikir alışverişinin "alış"tan ziyade "veriş" kısmını severiz.

Belki de yüce gönüllülüğümüzden...

Birer "pınar" olduğumuzu addetmek fakat suyu kendimize saklamayıp etrafa dağıtmak gibi...

Bir konuyu tartışmaktan ne anladığımız ise şu cümlelerle açıklanabilir:

"Ben diyeceğimi diyeyim de gerisi mühim değil."

"Dediğim dedik, öttürdüğüm düdük."

"Tartışmanın amacı karşıdakini susturmaktır!"

"Sen benden daha mı iyi bileceksin?"

"Esneklik mi? Lastik miyiz biz?"

Televizyondaki tartışma programlarının karşısına her zaman hevesle otururum.

Bakarım konu ilgi alanım dahilinde, konuklar sağlam...

Fakat program ortalarda bir yerde "Sensin terbiyesiz!", "Dünyadan haberin yok senin!" kıvamına gelir ve öylece de biter.

Neticede her seferinde, nasıl desem, adamın, elinde kalan çiçekleri ve mendiliyle boş vagonlara bakışı gibi kalakalırım oturduğum koltukta.

Fakat yılmam. Her seferinde yine heveslenirim.

Aslında "konuşa konuşa anlaşmak" diye bir şey olsa yüce vekiller denerdi bunu.

Yumruklaşmadıkları zaman küfürleşiyorlar biliyorsunuz.

Ama "küfürleşmek de bir konuşma biçimidir" diyebilirsiniz tabii.

Haklısınız, insanın konuşa konuşa anlaşacağı söylenirken, konuşmanın ne biçimde yapılacağı belirtilmemiş!

* * *

Hepsi bir yana...

Her konuşan iki kişi konuşuyor sayılmaz!

Bazen "konuşa konuşa" "konuşamadığı" da olur insanların.

Geçenlerde Televizyon Makinası’nda Okan Bayülgen ile Ahu Tuğba’nın, Okan Bayülgen’in çabalarına rağmen, nasıl konuşa konuşa konuşamadıklarını gördük.

Bu arada konuşa konuşa konuşamayanların ve elbet anlaşamayanların en başında geldiğimi de belirteyim. "Ele verir talkını kendi yutar salkımı" durumuna düşmek istemem!

Netice olarak atasözlerini de güncelleştirmek lazım!

Mesela bu bahis konusu söz bir "mı" eki alabilir.

"İnsan konuşa konuşa mı anlaşır?"

Veya...

"İnsan konuşa konuşa anlaşır mı?"

Fakat atasözü dediğiniz soru sormaz di mi?

MIŞ-MUŞ

Erdoğan, "80 yılın sorunlarını çözüyoruz" demiş.

Bugünün sorununu ise 80 yıl sonraki hükümete havale ettiler!

ABD’nin, 2004 yılında, İran’ın işgali için tatbikat yaptığı ortaya çıkmış.

Her sene düşman kuvvetlerini temsilen yeniden yenmeyi görmüştük de prova dünyada ilk oluyor.
Yazarın Tüm Yazıları