Cevap veriyorum

PAZAR günü eski bir yazım yer aldı bu köşede: ‘Erkeklere Öğütler.’

Altına ‘Fi tarihinde yazılmış bir yazı’ notunu düşmeseymişim de olacakmış. Düştüğüm halde okur ‘dumanı üstünde’ muamelesi yapmış yazıya. Toplum olarak hafızasız olduğumuz söylenirdi de inanmazdım. Fakat biraz da konudan ötürü tabii. Kadın-erkek mevzuu... Asla bayatlamaz. Değinip de okuru yakalamayan yazar yok. İşte benim gibi isterse arşivden çıkarıp koysun.

Diyeceğim öyle ilginizi çekmiş ki hani 6 ayda bir yayımlansa aynı yazı, olacak demek.

Bu arada okuduğunu anlamamaktaki kırılmaz direnci sebebiyle heykeli dikilmesi gereken bir kısım okura ne diyeceğimi bilemiyorum.

Efendiler!

Okuduğunuz yazının başlığı her ne kadar ‘Erkeklere Öğütler’ ise de orada aslında kadınların ilişki içerisindeki halleri hicvedilmektedir. Siz illa ki alınacaksanız, ‘Kadınlara Öğütler’e alınacaksınız. Orada esas mevzu sizin ahvaliniz zira. Fakat siz saf saf ‘Biz ağzımızın payını aldık, kadınlar da alsın’ manasında şiddetle bir de kadınlara öğüt vermemi istiyorsunuz. Tekrar ediyorum, alınılacaksa -ki hiç gereği yok- kadınların alınması gereken yazıydı bu. Sizinkiyse sırada. Yani ‘Kadınlara Öğütler.’ O da fi tarihinde yayımlanmıştı bu köşede. Ama demek onu da tekrarlamakta fayda var. Bir gün bir punduna getirip yeniden ilginize, bilginize sunarız kısmet olursa.

***

Esin Özcan

‘Sevgililer gittiği zaman değerlerinin hemen anlaşılmadığı, aradan zaman geçtikten sonra yalnız kalınca kafaya dank ettiğini anlattığınız bir yazınız vardı. Arşivde bulamıyorum, acaba hangi aya aitti? Adı neydi? Öğrenebilirsem çok işime yarayacak.’

Ben de öğrenebilirsem benim de çok işime yarayabilir. Ancak hatırlıyorsam namerdim.

***

Serhat Akkan

‘Pakize Hanım, ben Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi gazetecilik son sınıf öğrencisiyim.
Sevgilim sizin çok hasta bir okurunuz. Bana her gün Vatan Gazetesi aldırıyor, sırf sizi okumak için.’

Ve beni bulamıyor tabii. Ya da benim yazılar Vatan Gazetesi’nde de çıkıyor. Ama herhalde sırf Konya baskısında ki biz buralarda göremiyoruz.

Serhat’cım, anladım elin sürçtü ama benim dilime düştün bir kere. Başka bölümde okusaydın hadi neyse de gazeteci olacaksın be yavrum. Senin gazete hafta sonları bir de ‘Düzeltme Eki’ verir artık.

***

Ebru Özkan

‘Sizi sizin ağzınızdan daha doğru gerçek bir şekilde tanımak isterim. Bana biyografinizi atar mısınız?’

Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece. Giderken orada burada eğleşiyorum işte. Sahne, set, gazete... Durum budur. Bundan ötesi CV gibi bir şey olur. Daha da ötesi roman. Sen bununla yetin en iyisi Ebru’cum.

MIŞ-MUŞ

Aldatmak da genetikmiş.

İnsanoğlu her türlü yamuğu için bir günah keçisi buldu.

*

Filistinli bir kadın yediz doğurmuş.

İsrail’e iş çıktı.

*

Çocuklarımız uzun yaşayacakmış.

Allah bizi onların başından eksik etmesin! Amin.
Yazarın Tüm Yazıları