BAZI şeylerin nedenini anlamak için epey bir zaman geçmesi gerekiyor demek. Bakın mesela 2.4 milyon yıl sonra bazılarımızın neden kıt akıllı olduğu çıktı ortaya.
Hatasız gen.
Neden bu. Demek hatasızlık her zaman iyi olmuyor.
Efendim, konu şu: İnsanoğlu bugünkü durumuna, 2.4 milyon yıl önceki bir gen hatasından dolayı gelmiş.
Şimdi uzun uzun bilimsel açıklamalar yaparak sizi sıkacak değilim. Gazeteler yazdı zaten. Mühim olan netice. Bir tek futbol maçları söz konusu olduğunda mühim olan netice değil. 90 dakika saniye saniye irdelenecek illaki. Türklerin detaya indiği yegáne konu bu.
Uzatmayayım. 2.4 milyon yıl önce insanoğlunun çenesi büyük, beyni küçükken genin biri bir arıza çıkarıyor ve çene küçülüyor. Buna bağlı olarak kafatası ve beyin büyüyor. Durum bu. ‘‘Beyin büyüdü de ne oldu?’’ diyeceksiniz.
Haklısınız. Ekmekle köfte midir bu ki ne kadar beyin o kadar akıl olsun. Değil tabii. Ama bir miktar faydası da olmuştur herhalde. Toplu iğne başı kadar beyine ne sığdıracaksınız... En fazla Sevda Masalı'nı idrak edebilir.
Hem pek akıllı olmayan insanlara neden ‘‘kuş beyinli’’ denir? Kuşun kafasına ne kadar beyin sığabilir sığsa sığsa... O yüzden.
Kafatası denen şey ‘‘T-box’’ mıdır ki açınca içinden XL beyin çıksın... Onun için işte 2.4 milyon yıl önce genlerden birinin su koyvermesi neticesi kafatasının iki oda bir salon büyüklüğüne erişmesi yine de iyi olmuş diyorum. Bir dirhem beyin bin ayıp örter. Fazla beyin göz çıkarmaz.
* * *
Şimdi tabii bu gerçeğin ortaya çıkması, büyük çeneli insanlar için hoş bir durum arz etmiyor. Ağızlarıyla kuş tutsalar artık biliyoruz ki beyinleri fındık kadardır.
Göreceksiniz, şimdi çene küçültme ameliyatları başlayacak. Kimse istemez bakar bakmaz beyni görünsün...
Aslında bu konu estetikçilerin uydurması da olabilir. Herkes beşer kere burnunu yaptırdı tabii... Yeni iş çıkaracaklar kendilerine.
Yarın da kalkıp şunu diyebilirler: ‘‘1.8 milyon yıl önce genin biri daha yamuk yaptı; insanoğlunun erkeğe tekabül eden kısmının kulak memesi, bezelye kadarken büyüyerek bugünkü halini aldı. Buna bağlı olarak penisi küçüldü.’’ Artık tut tutabilirsen erkekleri. Hiç olmazsa zevahiri kurtaracaklar haklı olarak.
* * *
Konuyla hiç ilgisi yok ama... Şu Sevda Masalı'ndaki kızların ablalarına ne oluyor Allah aşkına? Hepsinin birer şirret ablası var. Stüdyoda değillerse telefonla bağlanıp bağırıyorlar.
Biri bir damat adayını, ‘‘Yaşın 'kamile' ermiş’’ diye azarlıyordu geçen gün... Ayrıca aynı damat adayını ailecek ‘‘tasvir’’ etmiyorlarmış!
Hadi Türkçe'den vazgeçtim, o kimsede on numara değil de baldızı baldan tatlı bilirdik... Görümcelik müessesesinin günahını almışız bunca zaman.
Küçük çenem, büyük beynimle televizyon seyrediyorum da şu anda...