E, normaldir. Bu devirde evli kalan haber olacak neredeyse.
Fakat bir fark var. General eşinden ayrılmadan önce askerlikten ayrılmış.
"Dul olma yasağı" var herhalde dedim ilk duyduğumda. Değilmiş. Sadece general "ince fikirli"ymiş.
"Mesleğim yara almasın" diye düşünmüş.
Boşanınca mesleğin yara alması!
Allah Allah!
İnsan "evlilik terapisti" falan olur da... Hani boşanmak "kelin merhemi olsa" durumuna düşürür adamı...
Fakat askerden bahsediyoruz.
Ne yani... Dul adama vatan teslim edilemez mi?
Ya da ne bileyim, dul erkek iyi silah kullanamaz belki de!
Belki bilim adamlarının "çayı limonlu içenler iyi baba olamaz" falan gibi bu hususta da tespitleri var!
Ne bileyim...
* * *
Fakat general aslında "Yakışık almaz" demek istedi herhalde.
"Herhalde"si fazla, beyanı da bu yönde zaten.
"Üzerimde general üniforması varken uygun olmazdı" demiş.
Doktor gömleği, avukat cüppesi, işçi tulumu... Bunları sorarsanız hepsi boşanmaya uygun! Yani boşanmanın "laubaliliğine" mi desem, "ayıbına" mı, "şerefsizliğine" mi... Denk düşüyorlar!
Bir tek asker üniforması... I-ıh!
* * *
General böyle düşünmekte haksız değil tabii.
Biz, yani siviller, öyle yük bindirdik ki askerin omzuna...
Asker korkmaz, ağlamaz, acıkmaz, kaçmaz, yılmaz derken general de "Herhalde boşanmaz da" diye düşündü zahir.
* * *
Ben hálá durumu tam algılayabilmiş değilim arkadaşlar!
Onun için size de bir şey anlatamamış olabilirim.
Hani "Mantığın bittiği yerde..." diye başlayan bir laf edilir askerlikle ilgili... Demek general, mantığı başlattığı yerde askerliği bitirdi!
MIŞ-MUŞ
Budapeşte’yi Türkiye’nin başkenti yapan Charlize Theron, gafıyla dünyada alay konusu olmuş.Alayı falan bilmem, bu vesileyle bütün gazetelerin başsayfasında birbirinden güzel fotoğraflarını gördü bütün dünya, onu bilirim.
Tapu çalışanı, kadın satıcısı çıkmış.Bu da rahmetli Özal’ın, "Benim memurum işini bilir" kapsamında herhalde.
Kadın için zayıflık değil para önemliymiş.E, para olunca zayıflık da geliyor zaten; "şişman zenginler" eski karikatürlerde kaldı.
Erdoğan, "Tartıştığımız konular Berlin Duvarı’nın öncesinden kalma" demiş.Haklısınız da... Derdimiz Berlin Duvarı’ndan da eskiye, Cumhuriyet öncesine gitmemek!