Paylaş
Herkes MHP üzerine kafa yoruyor... Anlamaya, tanımaya çalışıyor... Malum MHP'den farkı olacak mı? Programı neler içeriyor, ekonomiye nasıl bakıyor? Bunlar kim, ne yaparlar? v.s.
MHP'nin seçimlerde beklenenin üzerinde büyük başarı sağlaması, iktidar ortağı olarak öne çıkması, işdünyasında da ekonomi bürokrasisinde de tedirginlik yaratmışa benziyor. Ekonomi bürokrasisinde şaşkınlık var desem, yalan olmaz. İşadamları gibi muhtemel iktidarında MHP ile çalışacak olan ekonomi bürokratları da harıl harıl MHP dersi çalışıyor. Birçok hükümet formülü var ama DSP'nin, MHP ile koalisyon kuracağı ihtimali yüksek bulunuyor. Bürokratlar, ‘‘MHP bizim için kapalı kutu, merak ediyoruz, ekonomi programlarına bakıyoruz. Diğer partilerin programlarından belirgin bir farkı yok. Kamu harcamalarının artacağı görülüyor. Uygulama nasıl olur, tereddütümüz bu’’ diyorlar.
İşdünyası ve bürokrasiden edindiğim bir izlenimi de aktarayım sizlere. Olası hükümette ekonominin DSP'de olması arzulanıyor...
Bu arada seçim öncesinde konuştuğum işadamlarının, bürokratların çoğu MHP'nin barajı aşacağını tahmin etmişti. Ancak yüzde 11-12'ler gibi bir oy oranıyla... Ünlü sanayicilerin şimdi iş başına gelen çocukları ise MHP'nin yüzde 15 gibi bir oy oranı alacağı tahmininde bulunmuşlardı. Özellikle gençlerin oylarıyla sıçrama yapan MHP'yi üçüncü kuşak genç sanayicilerden bazıları anlamış demek ki...
MHP disiplinli pazar ekonomisinden yana görünüyor. Serbest piyasa ekonomisinin altında Karl Marks'ın ‘‘Biriktirin biriktirin’’ sözünün yattığını, liberal ekonominin savurganlık olmadığı görüşü dillendiriliyor. Bekleyip göreceğiz...
Kim nereye geliyor?
HENÜZ hükümet kurma turları başlamadı ama kim ne bakanı olacak, bürokrasinin önemli merkezlerine kimler gelecek konuşulmaya başlandı bile...
Önce DSP içindeki lobilerden söz edeyim. Yeni milletvekili, DİSK eski Başkanı Rıdvan Budak'ın başını çektiği grup, MHP ile koalisyon ortağı olunmaması tezini işliyor. Budak'ın, Bülent Ecevit'e bu yönde baskı yaptığı belirtiliyor. Maliye eski Bakanı Zekeriya Temizel'in başını çektiği grup ise MHP ile ortak hükümet kurulabileceği yönünde tavır alıyor.
Temizel'in bu dönem bakan olmayacağı muhtemelen Bankalar Üst Kurulu Başkanlığı'na getirileceği konuşuluyor.
Hazine Müsteşarlığı için de SPK eski Başkanı, Çukurova Grubu'nda üst düzey yöneticilik yapan Ali İhsan Karacan'ın ismi geçiyor. Anımsarsınız DSP, seçimlerden bir süre önce, Karacan'ın, Emlakbank Genel Müdürlüğü'ne atanmasına ilişkin kararnameyi Köşk'e göndermişti. Kararname Cumhurbaşkanı Demirel'den dönmüştü.
MHP tarafı çok temkinli ama Ankara kulisleri hareketli. MHP açısından iktidar ortaklığı halinde özellikle ısrarla istenecek bakanlıklar olarak İçişleri, Milli Eğitim, Adalet, Gümrük ve Bayındırlık, Ulaştırma, Tarım gibi bazı icracı bakanlıklar üzerinde duruluyor. İçişleri Bakanlığı'nın banko ismi ise MHP Kayseri Milletvekili Sabahattin Çakmakoğlu. 1991 seçimlerinden önce bağımsız İçişleri Bakanlığı da yapan Çakmakoğlu, 12 yıl kaymakamlık, 20 yıl valilik yapmıştı. MHP'ye 1996 yılında katılarak Türkeş'e danışmanlık yapmıştı. MHP cenahında Tarım Bakanlığı için Sadi Somuncuoğlu, Vakıflar için Cezmi Polat, Bayındırlık için ise Süleyman Sazak'ın adları geçiyor.
Sazak: Aman Allahım olmaz
BAYINDIRLIK Bakanlığı için adınız geçiyor deyince Süleyman Servet Sazak'ın tepkisi, ‘‘Aman Allahım olmaz. Doğru da olmaz’’ oluyor.
Gümrük ve Tekel eski Bakanı Gün Sazak'ın oğlu olan Süleyman Servet Sazak, MHP'nin Eskişehir'den çıkardığı ilk milletvekili. Yüksel İnşaat Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı. Atatürk dönemi milletvekili, 1944'teki toprak reformuna karşı çıkan toprak ağası Emin Sazak'ın torunu... FB eski Başkanı Güven Sazak'ın yeğeni olduğunu ise yazmaya gerek yok.
İş dünyasından, müteahhitlik sektöründen gelen bir vekil olarak yaklaşımını çok ahlaklı, anlamlı buldum. Sazak, ‘‘Bakanlık söylentileri üzerine konuşmak için çok erken. Daha hükümetin nasıl şekilleneceği bile belli değil. Ama şunu söyleyebilirim, icraacı bir bakanlıkta olmayı doğru bulmuyorum. İşim gereği yanlış anlaşılabilir. Böyle bir teklifi kabul etmem’’ diyor.
Süleyman Bey'e, ‘‘Siyaset arenasına giren bir işadamı olarak başınız ağrır’’ dediğimde, ‘‘Yüksel İnşaat kendini kabul ettirmiş bir firma. Allaha şükür alnımızın akıyla işlerimizi yapıyoruz, torpile ihtiyacımız yok. İhale kuralları içinde firmamız çalışmaya devam eder’’ yaklaşımını sergiliyor.
Siyasetçi-işadamı ilişkileri üzerine de konuşuyoruz. Sazak, Türkiye'deki yanlışın, önemli sorunun, siyasetçinin kendine destek olan işadamının önünü açıp, adaletsiz davranması olduğunu vurguluyor. Fesat karışan ihaleleri örnek gösteriyor. Hukukun dışında uygulamaların sıkıntısının herkes tarafından görüldüğünü, derslerin alınmış olması gerektiğini anlatıyor ve ‘‘Dürüst yönetim elzem’’ diyor.
Roman ve yakın tarih okumayı seven, klasik batı müziği ve caz dinleyen, zaman zaman kurdukları ekiple Türk Sanat Müziği de icra eden Süleyman Sazak, basketbol ve yelken sporu yapıyor. Yüksek öğrenim görmeyen, liseden sonra İngiltere'de pazarlama üzerine kurs alan Sazak MHP'nin başarısının kendisi için sürpriz olmadığını, seçimlerden önce ANAP ve DYP'nin önünde olacaklarını, yüzde 16-17 oranında oy alacaklarını hep söylediğini anlatıyor. Sorum üzerine Sazak, MHP'nin iktidar ortağı olamaması halinde tabanlarında sıkıntı yaşanmayacağını savunuyor ve bu durumda bir dahaki seçimlerde tek başlarına iktidara geleceklerini iddia ediyor.
1 milyar dolarlık iş
Yüksel İnşaat, 130'un üzerinde büyük iş yapmış bir firma...
Suudi Arabistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan gibi dış ülkelerde var. Buralarda oteller, işmerkezleri, havaalanları, banka, su tesisleri inşaa ediyor. Türkiye'de ise şu anda otoyollardan Şanlıurfa yolu yeni alındı. Eskişehir yolu bitmek üzere. Karadeniz otoyolunun bir bülümü de Yüksel İnşaat'ta... Kargamış ve Muratlı barajları da bu firmada. İstanbul Beylikdüzü'nde Metro Ctiy, yine Çubuklu'da konut inşaatları aklıma gelenler. Grubun yurtiçi ve yurtdışında üstlendiği işlerin toplamı 1 milyar dolar civarında. Şimdi Yüksel İnşaat Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanlığı'na, Süleyman Sazak'ın yerine, büyük amcasının oğlu Emin Sazak gelecek.
Erez karargáh kurmuş
ANLATANLARIN yalancısıyım...
Yalım Erez şu günlerde TOBB Genel Merkezi'ne karargah kurmuş. Bu TOBB Başkanlığı'na tekrar aday olmak için değil tabii. Anlatanların yalancısıyım. Merkez sağ için çalışıyormuş.Türk-İş Başkanı Bayram Meral'le de sıkı temastaymış.
DYP'den ihraç edilen, Sanayi Bakanlığı yapan Yalım Erez, seçimlerden önce hatırlarsanız hükümeti kurmakla da görevlendirilmişti. Ancak DYP Lideri Tansu Çiller ve ANAP Lideri Mesut Yılmaz'ın son dakika operasyonuyla görevi iade etmişti. DSP azınlık hükümeti ile seçimlere gidilmişti.
5'li sivil inisiyatifi bu kez de merkez sağın şimdi küçülen iki partisi ANAP ve DYP'nin birleştirilmesi için mi devreye sokacaklar acaba? Yalım Bey de liderlik kervanına mı katıldı sanırım.
Paylaş