‘Rahşan Affı’na dönmesin

Hükümet’in yeni önlem paketini desteklerken, uygulamaya dönük şu uyarıyı da yapmak zorundayım. Bu paket yol kazasına uğrayıp ‘Rahşan Affı’na dönmesin. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarıyla bu ‘sapıklara’ tahliye kapısı açılmasın. Aman dikkat!

ADALET Bakanı Abdulhamit Gül’ün açıklamasına göre çocuklar dâhil cinsel istismardan hükümlü-tutuklu sayısı 16 bin. Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nde, 19 bin 954 cinsel suç dosyası temyizden geçmeyi bekliyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla geçen ay kurulan sekiz bakanın yer aldığı Çocuk İstismarını Önleme Komisyonu geniş kapsamlı bir önlem paketi hazırlıyor. Komisyonda, 12 yaşın altındaki  ‘çocuklara’ tecavüz edip öldürenlere ‘ağırlaştırılmış müebbet’ verilmesi, TCK 103 ve 104’teki çocuğa cinsel istismar suçlarının cezasının kademeli şekilde arttırılması, TCK’nın 62’deki hâkimin takdirine bırakılan ‘iyi hâl’ indiriminin kaldırılması ve ‘kimyasal hadım’ (kastrasyon) tartışılıyor.

‘KRAVAT İNDİRİMİ KALKSIN’ MUTABAKATI

‘Kravat taktı’ ve ‘duruşmalarda efendi durdu’ diye bu sapıklara neredeyse ‘otomatik’ uygulanan ‘iyi hâl’ indiriminin kaldırılması konusunda, partilerde de toplumda da zaten mutabakat oluştu. Komisyon başkanı Recep Akdağ, muhalefetin de desteğini almak için geçen hafta Meclis’te CHP ve MHP’nin kapısını çaldı. Akdağ, “CHP ve MHP ziyadesiyle bu konuya destek oluyor. Tasarıyı 10 gün içinde getirmeyi planlıyoruz” açıklaması yaptı. Hükümet paketi açık nokta bırakmadan getirirse, Meclis’te 10 dakikada mutabakatla geçer ve geçmeli de.

20 yıldır bu tip dava süreçlerini de izleyen bir gazeteci olarak yeni önlem paketini destekliyorum. Ancak, uygulamaya dönük şu uyarıyı yapmak zorundayım. Bu paket, ‘Rahşan affı’na dönmesin. Eski başbakan Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’in ‘kader mahkûmları’ için çıkartılmasını istediği Şartla Salıverme Yasası, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarıyla genişletilerek, katiller, hırsızlar ve tecavüzcülere de tahliye kapısı açmıştı.

KASTRASYONA DİKKAT

Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Çetin Arslan’a endişemi ilettim ve düzenlemenin nasıl yapılması gerektiğini sordum. Yargıtay Savcılığı da yapan Arslan, Hükümet’i bakın nasıl uyardı: “Kimyasal kastrasyon cezaya alternatif değil, failin tehlikeliliğini ortadan kaldırmak amacıyla cezanın yanında bir ‘güvenlik tedbiri’ olarak uygulanmalıdır. Beş yaşındaki çocuğa tecavüz eden 50 yaşındaki bir adamın kimyasal hadım karşılığı hiç hapis yatmadan ya da bir süre hapis yattıktan sonra koşullu salıverilmesi toplum vicdanını kanatır. Kastrasyon sadece çocuğa cinsel istismarda bulunan ‘Pedofili’ gibi belli türde hastalığı olan sanıklara cezalarını çektikten sonra toplumu suçtan korumak için, sanığın belli bir yaşın üstünde örneğin 50 ve mağdurun yaşının da 15’ten küçük olması şartıyla, sanıkların ‘aydınlatılmış onamları’ alınarak uygulanmalı. Cezasızlık veya koşullu salıverilme şartı yapılmamalı.”

YOL KAZASINA UĞRAMASIN

Komisyon başkanı Akdağ ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın vurguladığı gibi bu sanıklar önce cezalarını çekmeli daha sonra cezanın yanında, suçu önleyecek ve toplumu suçtan koruyacak ‘tamamlayıcı bir güvenlik tedbiri’ olarak ‘kimyasal hadım’ düşünülmeli. Cezaları artırmayı tartışırken, ‘kastrasyonla’ bu sapıklara tahliye yolu açacak yasa çıkarılmasın. Olumlu, toplumsal destek gören ve içler acısı bu sorunu kökten çözebilecek önlem paketi yol kazasına uğramasın. Aman dikkat.

12 YAŞ YANLIŞLARI

İki küçük konuya da vurgu yapmak istiyorum. İlki, mevcut TCK’da zaten kademeli ve çocuğun yaşına dayalı bir cezalandırma yöntemi var. 18 yaşından küçük mağdur ‘çocuk’ sayılıyor, istismar sanığı da ‘çocuğu istismardan’ ceza alıyor. Mağdur 12 yaşından küçükse, sanığın cinsel istismar cezası 18 yıldan az olamıyor. Komisyon da 12 yaştan küçük, 12-15 yaş arası 15-18 yaş arası cezaların kademeli nasıl arttırılacağını tartışıyor. İkincisi, yasa önemli ama adli ve idari mekanizmaların uygulaması ve adil bir yargılama süreci yasadan bile önemli.