TÜİK’in son açıkladığı verilere göre Ankara’da, 1 milyon 225 bin 217 araç trafikte. Bu rakam, Doğu ve Güneydoğa Anadolu bölgesindeki 23 ilin sahip olduğu 1 milyon 209 bin 227 olan araç sayısından bile fazla.
Haftanın yedi günü trafik sıkışık. Pazartesi ve Cuma günleri mesai çıkışı gelmeden trafik kilitleniyor ve saat 20.00’den önce rahatlamıyor. Bu tabloda belki de Ankara ve İstanbul gibi şehirlerde küresel ısınmanın etkilerini ve trafiği hafifletebilmek için yeni modeller düşünmemiz gerekiyor.
Hollanda 2012’de yeni modele geçiyor
Bunlardan biri AB ülkelerinden Hollanda’nın 2012 yılında geçmeye hazırlandığı vergilendirme modeli. 2012’den itibaren kilometre başına vergilendirmeye gidilecek. Önce geçen ay sonunda gidip görme imkanı bulduğum Hollanda’nın başkenti Amsterdam’daki ulaşım sistemini aktarayım. Metro ağı çok yaygın, her yere ulaşıyor. Ana arterlerdeki yollarsa altışar şeritli. Trafik düzeni ve yollar bizdekinden çok daha iyi olmasına rağmen orada da trafik sıkışıklığı yaşanıyor. Amsterdam trafiği Ankara değil İstanbul’la kıyaslanıyor. Araç vergisi ise kilograma göre ve yıllık değil üç ayda bir alınıyor. Arabanız büyük ve ağırsa, vergi fırlıyor.
Çevreci vergilendirme sistemi
Küresel ısınmanın en önemli etkenlerinden birinin karbondioksit salınımı olduğu da düşünülürse, yeni geçmeyi planladıkları sistem son derece çevreci. Yeni sistemde, taşıt alım vergisi ve yıllık motorlu taşıt vergisi kaldırılacak. Her araç sahibinden yaptığı kilometre başına vergi alıncak. Böylece, ülkedeki karbondioksit salınımı azaltılacak. Bu rakamın yüzde 10 olacağı düşünülüyor.
Her araca GPS cihazı takılacak
Yeni vergilendirme modeliyle birlikte her taşıtta GPS cihazı olması zorunlu tutulacak. Devlet her bir aracın nerede, ne zaman, kaç kilometre yol yaptığını kayıt altına alacak. Sonucuna göre de araç sahibinin ödeyeceği vergi hesaplanacak. Bu sistemle her 10 sürücüden 6’sının ödeyeceği vergi düşecek. Daha çok vergiyi daha çok araç kullananlar ödemiş olacak. Türkiye gibi rekor motorlu taşıt vergisi ödeyen bir ülkeye uyar mı bilmiyorum. Ama en azından bu yeni vergilendirme modellerini “çevreci” oldukları için bizim de düşünmemiz gerekiyor.
İklim dengesi neden bozuluyor
KÜRESEL ısınmanın başlıca nedeni olarak gösterilen gazlar; karbondioksit, metan, diazotmonoksit, hidroflorokarbonlar, perflorokarbonlar. 150 yıldır devam eden sanayileşme ve bunun sonucu olarak yakılan çok miktarda petrol ve kömür gibi fosil yakıtlar iklim değişikliğinin temel nedeni olarak gösteriliyor. Kesilen milyonlarca hektar ormanda diğer önemli neden. Kömür ve petrol ürünlerinin yakılması sonucu atmosfere her yıl milyarca metreküp karbondioksit, metan ve azot oksit gazları salınıyor. Kesilen ağaçların yerine yenileri ekilmediği içinde karbondioksidin geri dönüşümü de sağlanamıyor. Çöplüklerden yayılan metan gazları, buzdolaplarında ve klimalarda kullanılan hidroflorokarbon gazları atmosfere karışarak iklimin dengesini bozuyor.