Paylaş
Estetik cerrahi uzmanları ve kozmetik dermatologlar bu gelişmeye “ZOOM PATLAMASI” adını veriyor. Sosyal ilişkiler ve iş toplantılarında “Zoom uygulaması”nın yaygınlaşması, estetik cerrahideki bu muazzam patlamanın başlıca nedeni gibi görünse de uzmanlara göre tek neden “Zoom” değil. Pandemi sürecinde oluşan bir başka problemin de bu gelişmede önemli bir rolü var: DEPRESYON. Pandeminin getirdiği “depresyon salgını” ruhuna enerji yüklemek hevesine düşen pek çok insanı estetik cerrahi ve kozmetik dermatoloji kliniklerine yönlendirdi. Ayrıca “maskne” olarak tanımlanan bir başka sorun var ki o da önemli bir faktör. Maskne, pandemi sürecinde kullanılan maskeler nedeniyle oluşan yüzdeki yaygın sivilcelere/aknelere verilen yeni bir takma isim. ÖZETİ ŞUDUR: Pandemide evden çalışma sisteminin yaygınlaşması sadece video konferansları değil, Zoom yönteminin kullanımını sıklaştırdı. Bu gelişme de pek çok kişi için görüntüsüyle yüzleşme fırsatı ve problemi (!) yarattı. Kimi gıdı sarkması, kimi göz altı torbaları, kimi iki kaş arasındaki tatsız ve sinir bozucu kırışıklıklardan kurtulmak, kimi de göz çevresindeki “kaz ayağı” katlanmalarına bir son vermek amacıyla estetik cerrahi ve kozmetik dermatoloji kliniklerinin yolunu tuttu.
BİR BİLGİ
DİŞ ESTETİĞİNDE DE PATLAMA VAR
ZOOM patlaması yalnızca estetik cerrahi alanında değil, “estetik diş hekimliği” alanında da önemli bir büyümeye sebep oldu. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde estetik diş cerrahisi kliniklerinin sayısı pandemi döneminde hızla arttı. Estetik diş hekimliği alanının önemli isimlerinden Dr. Galip Gürel’e göre, burada da video konferansların ve yoğun Zoom kullanımının muazzam bir etkisi var. Dr. Gürel, özellikle son zamanlarda yurtdışından gelen müracaatlarda bile ciddi bir artışın olduğunu belirtiyor ve “Eğer iyi yönetilirse estetik diş girişimleri sayesinde önemli bir sağlık turizmi gelirinin elde edilebileceğinin” altını çiziyor. Bana göre Dr. Gürel’in bu saptaması dövize çok ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde daha da önemli.
KISA BİLGİ 1
ŞEKER HASTALIĞINDA ALARM İŞARETLERİ
İLK BEŞ
BİR: Ağız kuruluğu
İKİ: Sık su içme ihtiyacı
ÜÇ: Sık sık idrara çıkma
DÖRT: İlerleyici kilo kaybı
BEŞ: Yorgunluk
İKİNCİ BEŞ
BİR: Sürekli açlık hali
İKİ: Tekrarlayan ve iyileşmeyen cilt sorunları
ÜÇ: Kuru ve kaşıntılı bir cilt
DÖRT: Bulanık görme
BEŞ: Açlığa tahammülsüzlük
KISA BİLGİ 2
GLUTATYONA HAYAT VEREN 5 TAKVİYE
BİR: Koenzim Q10
İKİ: C vitamini
ÜÇ: Alfa lipoik asit
DÖRT: Selenyum
BEŞ: Magnezyum
KISA BİLGİ 3
GLUTEN HASSASİYETİNİN 10 İŞARETİ
İLK BEŞ
BİR: Tekrarlayan ağız yaraları
İKİ: Dilde ağrılı şişmeler
ÜÇ: İştahsızlık ve kilo kaybı
DÖRT: Depresif bir ruh hali
BEŞ: Bulantı ve mide ağrıları
İKİNCİ 5
BİR: Hazımsızlık ve şişkinlik
İKİ: Gaz ve karın ağrısı
ÜÇ: Halsizlik ve yorgunluk
DÖRT: Tekrarlayan ishaller
BEŞ: Kas ve eklem ağrıları
OKUR SORUSU
KORTİZOL ARTINCA NE OLUYOR
Böbrek üstü bezlerimizde üretilen ve “kortizol” olarak bilinen hayati hormon için de söz konusu sağlığımız olduğunda “azı da çoğu da zarar” tanımı geçerlidir. Özellikle tekrarlayan ve kronikleşen stres sürecinde böbrek üstü bezlerimiz vücudumuza yalnızca “adrenalin”i değil, “kortizol”ü de daha sık pompalamaya başlıyor. Neticede de bedenimiz muazzam bir “kortizol duşu/banyosu” ile karşı karşıya kalıyor. “Peki, bu ‘kortizol banyoları’ bize ne gibi zararlar veriyor?” diyorsanız, buyurun...
1. Kan basıncımız yükseliyor, kalp hızımız artıyor, kalp ritmimiz bozuluyor.
2. Kanda insülin seviyeleri yükseliyor, insülin direnci tetikleniyor. Kan şekeri ayarımız bozuluyor, şeker hastalığı tehdidi devreye giriyor.
3. İnsülin direnci nedeniyle kilo kontrolü bozuluyor. Göbekler genişliyor, beller kalınlaşıyor.
4. Kan yağ dengemiz bozuluyor. Trigliserid üretimimiz artıyor, damarlarımız sertleşmeye başlıyor.
5. Kemiklerimiz eriyip koflaşıyor, içleri boşalmaya başlıyor.
6. Kaslarımız da yavaş yavaş eriyor.
7. Beynimizde de olumsuz gelişmeler devreye giriyor. Korteks tabakası inceliyor, hipokampus küçülüyor. Neticede de bellek kapasitemiz azalmaya başlıyor.
8. Melatonin üretimi azaldığından uyku kaybı devreye giriyor. Uykularımız parçalanmaya başlıyor.
9. Saç dökülmesi ve cilt yaşlanması gibi sorunlar da ortaya çıkabiliyor.
10. Yorgunluk, halsizlik ve depresif bir ruh hali keyfimizi kaçırıyor.
Paylaş