Paylaş
Bu bilgiyi hepimiz çoktan öğrendik. Ne var ki zeytinyağını “SOFRALARIN KRALİÇESİ” yapan sağlık özellikleri sadece oleik asitle yani “OMEGA 9” ile sınırlı değil. Zeytinyağının “POLİFENOL GÜCÜ” de son derece önemli bir sağlık ayrıntısı. Özellikle “erken hasat soğuk sıkım zeytinyağı” düşündüğümüzden çok daha fazla polifenolik güce sahip. Peki o polifenoller neler? Nelere muktedirler? Hazırsanız buyurun...
BU ÜÇLÜYE DİKKAT
OLEOCANTHAL HİDROKSİTİROSOL OLEUROPEİN
Zeytinyağı polifenollerinin en önemlileri ağrı kesici ve iltihap azaltıcı gücüyle tanınan “oleuropein”, antioksidan gücüyle bilinen “hidroksitirosol” ve kan inceltici özelliği ile tanınan “oleocanthal”dır.
Sadece şu örnekle bile size neyi anlatmak istediğimi daha kolay ifade edebileceğimi düşünüyorum: “Bir yemek kaşığı erken hasat soğuk sıkım zeytinyağındaki oleocanthalın kanınızı inceltme -pıhtılaşmayı önleme- kapasitesi bir bebek aspirinine eşittir. Oleuropein neredeyse romatizma ilaçlarına eşit kapasitede güçlü bir ağrı kesici ve iltihap baskılayıcıdır. Hidroksitirosol ise bu marifetlerin çoğunu birlikte taşır.”
İsterseniz gelin zeytinyağı mucizesine biraz daha damardan girelim.
İYİ HABER
ZEYTİNYAĞI ECZANESİNE HOŞ GELDİNİZ
Kaliteli bir zeytinyağı damlası bağırsaklarınıza ulaştığında dost bakteriler probiyotikleriniz zeytinyağı polifenollerini antiinflamatuar/iltihap baskılayıcı ve yok edicisi ilaçlara/doğal kimyasallara dönüştürür. Eğer bir ızgara et parçasını zeytinyağlı bir başka öğünle birlikte bağırsaklarınıza yollamışsanız zeytinyağı polifenolleri o etten damarlarınıza zarar verebilen TMAO isimli toksik kimyasalın üretimini azaltır. Neticede zeytinyağı sayesinde kalp damarlarınızı da korumaya almış olursunuz.
Diğer taraftan kaliteli bir sızma zeytinyağını tükettiğinizde sağlığınız için son derece faydalı olan hücresel bir geri dönüşüm sürecini, “OTOFAJİ”yi de tetikleyebilirsiniz. Bilindiği gibi otofaji kilo kontrolünde, hücrelerin toksik maddelerden temizlenmesinde, yeni ve kaliteli genç hücrelerin üretiminde görevli ömrü uzatan doğal bir mekanizmadır.
Zeytinyağı eczanesinde başka ilaçlar da başka marifetler de var. Zeytinyağı ile beslenen farelerin beyinlerindeki “AMİLOİD PLAK” seviyeleri de azalıyor. Anlaşılan o ki zeytinyağının muhtemel faydalarından biri de Alzheimer’ın frenlemesi. Zeytinyağının “SİNİR HÜCRELERİNİN/NÖRONLARIN” büyümelerini destekleyebileceği ve bu hücrelerin haberleşme ağlarını oluşturan “DENDRİTİK PLAK”ların çoğalmasına da yardımcı olabileceğini düşündüren güçlü bilimsel veriler olduğunu da bir kenara not edebilirsiniz.
KISA BİLGİ
ZEYTİNYAĞINI LİMONLA EVLENDİRİN
Eğer zeytinyağının polifenol zenginliğinden daha çok yararlanmak istiyorsanız sofranızdaki 1-2 kaşık soğuk sıkım erken hasat zeytinyağının üzerine 1-2 çay kaşığı kadar taze sıkılmış limon suyu eklemenizde fayda var. Limon suyu o yağdaki polifenollerden faydalanma ihtimalini ikiye üçe katlayabiliyor.
İYİ BİLGİ
BU RAKAMLARA DİKKAT
Sağlığımızın kıymetini yeterince bilmiyoruz. Oysa muazzam bir fiziksel ve ruhsal bir organizasyona sahibiz. Bu nedenle sağlığımızı hafife alma hatasından -yaşımız ne olursa olsun- uzak durmalı ve vazgeçmeliyiz. Zira bu köşede sık sık tekrarladığım gibi vücudumuz şimdiye kadar icat edilmiş en güçlü organize ama aynı zamanda en karmaşık, sofistike ve mükemmel; kısacası hayranlık uyandıran bir yapılanmadır. Bu söylediklerimin daha kolay anlaşılabilmesi için de sadece şu rakamları yeniden hatırlamamız yeterlidir.
1- Bedenimizde yaklaşık 30 trilyon hücre var.
2- Her gün 300 milyarın üzerinde yeni hücre üretiyoruz.
3- Bağırsaklarımızdaki biyolojik güç kaynağı bakterilerin sayısı bedenimizdeki hücrelerden daha da fazla. Muhtemelen 40 trilyona yakın bakteriye bağırsaklarımızda ev sahipliği yapıyoruz.
4- Beynimizde 100 milyar civarında sinir hücresi/nöron mevcut ve bu sayı Samanyolu galaksisindeki yıldızların sayısına eşit.
5- Cildimizden her gün ortalama 50 milyon civarında hücreyi kaybediyor ve yerine yenilerini koyuyoruz.
6- Kan damarlarımızın uzunluğu ekvatorun 2 katından daha fazla.
Paylaş