Yorgunluğa dikkat edin

Sağlık sorunları nedeniyle görüştüğüm insanların çoğunun “yorgunluk” yani “bitkinlik, isteksizlik, heves kaybı” gibi ortak bir sorunu var.

Haberin Devamı

Yorgunluğun sık görülen bir problem olduğunu daha önce de sık sık yazdım, ama şimdi, içinden çıkılmaz bir süreç haline dönüşme eğiliminde olduğuna da eminim.
İsterseniz sizi önce yorgunluk konusunda bilgilendireyim, sonra da sorunun neden ciddi bir salgına dönüştüğü konusundaki düşüncelerimi anlatayım.

YORGUNLUK SEBEPLERİ

Stresin, bunaltının, gerginliğin bol olduğu bir yaşam tarzı ile gereğinden fazla yoğun, çok fazla inişli çıkışlı ve plansız bir iş hayatı yorgunluğun başlıca hazırlayıcılarıdır. Uyku kaybı, uyku kaçmaları, yetersiz ve kalitesiz bir uyku da yorgunluğun sık görülen sebebidir. Ayrıca, yaşlandıkça uykunuzun azaldığını, bölünmeye ve erken uyanmaya daha hazır hale geldiğini dikkate alırsanız, sağlıklı bir yaşam ve daha az yorgunluk hissi için uykuyu koruyucu tedbirleri uygulamanızın önemini daha iyi kavrarsınız. Yorgunluk nedeni olabilen çok sayıda hastalık var ayrıca.

Haberin Devamı

DEPRESYONA DİKKAT!

Yorgunluğa yol açabilecek bedensel sorunlar sayıca çok ama, son yıllardaki yorgunluk patlamasının nedeni bedensel değil ruhsal ya da motivasyonel nedenlerdir. Bu konunun ciddi bir şekilde incelenmesi lazım. Çünkü millet olarak motivasyonel ya da psikolojik yorgunluğa sebep olabilecek zorlu bir süreçten geçtiğimizi düşünüyorum.
Ekonomik problemler, farkına vardığımız ya da varmadığımız toplumsal çatışmalar ve bunların yarattığı kronik stres-gerilim, gittikçe büyüyen iç göç sorunu, toplumsal kutuplaşmanın derinleşmesi ve daha pek çok şey bizi inanılmaz ölçülerde yalnızlaştırıyor. Manevi bağlarından, ailevi değerlerinden, çevresel ve sosyal köklerinden koptukça yalnızlığı derinleşen insanımızın korkuları, gerilim ve endişeleri artıyor.
“Yalnızlaşmak” duygusu ve “kaygı-endişe hali” zamanla o insanı bir tür “heves kaybı-depresyon” yolculuğuna çıkarıyor. Ve işte bu durum daha sabah uyanmadan başlayan hatta uykumuzun bile canına okuyan bizi bir yorgunluk fırtınasının içine çekiyor.
Kısacası son günlerde yaşadığımız yorgunluk salgınının kökenlerinde bedensel değil, sosyal, ruhsal daha doğrusu manevi yalnızlaşma ve bu yalnızlaşmanın getirdiği korku ve endişeler var.

Haberin Devamı

Bu üçlüye dikkat

BİR UYARI

ENFEKSİYONLAR

Malta hummasında (Brucella), tüberkülozda (verem); dişlerde, boğazda, idrar yollarında yerleşik süreğen enfeksiyonların çoğunda; AIDS’de İnflüenzada, Ebstein Barr virüsü ve Herpes virüs enfeksiyonlarında ve daha birçok virüs kaynaklı enfeksiyonda bitkinliğin ve güçsüzlüğün eşlik ettiği sürekli yorgunluk hastaların değişmez yakınmasıdır.

UYKU SORUNLARI

Yetersiz ve kalitesiz uyku ve uyku apnesi sorunu da yorgunluğun önemli nedenleridir. Uykuya engel olan şartları ortadan kaldırmak ise kişinin kendi elindedir. Uykunun sırlarını çözmek, yorgunluk hastalığını yenmek için ilk önemli adımdır. Uyku öncesi ağır bir yemek, yoğun egzersiz, fazla çay veya kahve tüketimi, kafein ihtiva eden ilaçların alınması, istenmeyen bazı ruhsal sorunların oluşması uykunuzu kaçırmış ve ertesi günkü yorgunluğunuzu hazırlamış olabilir

KANSER

Haberin Devamı

Çeşitli doku ve organ kanserlerinde değişen derecelerde yorgunluk yakınması mevcuttur. Belirli bir sebebe bağlanamayan inatçı yorgunluk şikayeti olanlarda, geri planda gözden kaçmış bir kanser ısrarla sorgulanmalıdır. Özellikle kilo kaybı ve dikkati çekecek düzeyde iştah kaybı söz konusu ise daha çok dikkatli olunmalıdır.

İki önemli yorgunluk nedeni

Unutmayın

HAREKETSİZLİK

Hareketsizlik, daha doğrusu “tembellik” yorgunluk sebebi olabilir.
Yoğun bedensel aktivite nasıl yorgunluk hissine yol açıyorsa, gereğinden fazla hareketsizlik yorgunluk, bitkinlik, güçsüzlük ve enerjisizlik duygusu uyandırır.
Gereğinden uzun istirahatler, amacını aşmış; uzamış tatiller, televizyon karşısında geçirilen amaçsız ve boş saatler çok ağır bir bitkinlik duygusu oluşturabilir.

Haberin Devamı

YANLIŞ BESLENME

Bedeninize enerji sağlayacak yakıt olan besinleri yeterli miktarda almıyor, dengeli beslenmiyor, uygun vitamin ve mineral desteklerini kullanmıyor, yeterince su içmiyorsanız, kendinizi bitkin hissetmeniz doğaldır. Bu durumlarda bedeninize kendi enerji ihtiyacını sağlayacak yakıtı temin etmiyorsunuz demektir.
Besinlerle yeterli demir, folik asit ve B-12 vitamini almazsanız, kansızlık sonucu yorgunluk gelişir.

Bunlar da önemli…

HİPOTİROİDİ

Guatr sorunu ülkemizde özellikle  kadınlarda çok yaygındır. Boynumuzun ön kısmında yer alan tiroid bezinin, üretmekle görevli olduğu T-3, T-4 hormonlarını gereği kadar imal edememesi hali; “Hipotiroidi” olarak adlandırılır.
Herhangi bir sebeple oluşan tiroid bezi yetmezliği, vücudumuzun tüm sistemlerinde sayılamayacak kadar soruna neden olur. Bu sorunların en önde geleni de yorgunluktur.
Hipotiroidiye bağlı yorgunluk söz konusu olduğunda kilo alma, güçsüzlük, bellek zayıflaması, depresyon ve uyku eğilimi, soğuk ortama dirençsizlik, kas ağrıları, ses kalınlaşması, kabızlık gibi belirtiler yorgunluğa eşlik eder.

KANSIZLIK

Haberin Devamı

Özellikle kadınlarda demir eksikliğine ve diğer sebeplere bağlı kansızlık, yorgunluğun önemli bir sebebidir. Uzun süreli ve ağır periyod kanamaları, yetersiz beslenme, demir eksikliğinin başlıca sebepleridir. Sindirim sistemi yolu ile kan kayıplarının da dikkate alınması gerekir. Sadece demir eksikliğinde değil folik asit ve B-12 vitamini noksanlığına bağlı anemilerde de yorgunluk önemli bir belirgindir.

Yazarın Tüm Yazıları