Erkekler kadınlardan daha az yaşıyor. Erkek ömrünün neden bu kadar kısa olduğunun net bir yanıtı yok.
En önemli faktör olarak, östrojen hormonunun damar yaşlanması bakımından sağladığı avantajlar gösteriliyor. Çünkü menopoza giren kadınlarda damar yaşlanması erkeklerden farksız hale geliyor. Erkekler de uzun yaşamak, hiç olmazsa kadınlarla aralarındaki farkı birazcık kapamak istiyorlar. Bu kısa sürede başarılabilecek bir durum da değil. Dünya genelinde kadın- erkek ömrü arasında ortalama yedi yıl gibi bir fark var. Yani kadınlar daha şanslılar.
Erkekler "Ne yaparız da kadınlar kadar uzun yaşarız?" diye ciddi bir telaş içinde de değiller. Yani, konu kendini daha genç hissetmek ve yaşlanmayı geciktirmek olduğunda kadınlar erkeklerden daha girişken. Bununla birlikte, durum son zamanlarda az da olsa değişti. Erkekler de uzun yaşamak, hiç olmazsa kadınlarla aralarındaki farkı birazcık kapamak istiyorlar. Dünya genelinde kadın- erkek ömrü arasında ortalama yedi yıl gibi bir fark var.
Kritik yaşlar
Sağlık söz konusu olduğunda, erkekler için en tehlikeli yaş diliminin 45-60 yaş aralığı olduğu söyleniyor. Bize göre, erkeklerin en önemli sorunu bu kritik dönemi kazasız belasız atlatabilmekte. Çünkü erkeklerin kadınlardan daha erken ölmelerine yol açan sorunların çoğu bu yaş diliminde ortaya çıkıyor. Özelikle damar sertliği ve kanserler 45-60 yaş döneminde yoğunlaşıyor. Araştırmalara göre erkeklerde kalp krizleri, inmeler ve diğer damarsal problemler prostat ve diğer organ kanserleri en çok bu yaşlarda görülüyor.
60 sonrası kolay
60’lı yaşları atlayıp 70’e bir ucundan tutunabilen erkeklerin işi kolaylaşıyor. Özellikle 45-60 yaş dönemini kalp krizi geçirmeden, By-pass veya stentlilerin devam ettiği "koroner klüb"e uğramadan geçebilenlerin 60’lardan sonra "uzun yaşama şansı" artıyor. Amerika’da yapılan bir çalışma 60’lı yaşları sağlıklı atlatan erkeklerin 80’li yaşlara kolayca varabileceğini gösteriyor.
Erkeklerin daha uzun yaşamak için kendilerine bakmayı öğrenmeleri gerekiyor. Sağlık bakımlarını ihmal etmemeleri sağlık kontrollerini geciktirmemeleri şart. Stres yönetimi konusunda da erkekler kadınlardan daha şanssız. Erkeklerde stres hem daha fazla görülüyor hem de erkekler stres yönetimi bakımından kadınlardan daha beceriksiz bulunuyor. Erkeklerin daha çok sigara ve alkol kullanmaları, korunma yöntemlerine kadınlar kadar önem vermemeleri (emniyet kemeri takmak, kondom kullanmak, koruyucu aspirin almak gibi) de önemli olabilen farklılıklar. Bunların da düzeltilmesi lazım. Sırası gelmişken "genç hanımlarla yapılan evliliklerin" erkek ömrünü uzatmada etkili olduğunu gösteren hiçbir bilimsel yayına rastlamadığımızı da yazalım.
Duygusal boyut
Gail Sheehy şu cümleleri (*) sanki bu 45-60 dönemi erkekleri için yazmış: "Erkekler yaşlanınca rahat edebilmek için gençliklerinde çok çalışırlar. Oysa yaşlanınca rahat etmek yapmamız gereken en son şey olmalı. Gençlik dönemlerinizde tam tersine aktif olmalı, olayların içinde yer almalı, çevremize yarar sağlamalıyız. Tutkularımızın peşinden giderken bazı geceler uykularımız kaçmalı... Şüphesiz uzun bir yaşam için canlılık ve güçlerini en üst düzeye çıkarmak isteyen erkekler için elimizde gerekli bilgiler var. Koruyucu tıp, yepyeni bir branş olan psikoimmünoloji, doğunun bitkisel ilaçları ve meditasyon teknikleri gibi teknikler, batının tıbbi teknoloji ile birlikte kullanıldıklarında ileri yaşlarda hastalıklarla baş etmek ve yaşam gücümüzü yüksek tutmak için elimizdeki silahlara destek olacaktır."
Beraber yaşlanın
Erkekler nasıl genç kalır sorusunun kadınları hafifçe gülümsetebileceğini tahmin ediyorum. Ama erkek okurlardan gelen mesajlar bu kadar yoğun olunca bu yazıyı yazmamak olmazdı. Bu arada bir erkek okurun küçücük notunu da size aktarayım. Okur diyor ki "Biz yaşama erken veda ettiğimiz için değil, eşlerimizi yalnız bırakacağımız için üzülüyoruz!" Siz ister inanın ister inanmayın ama böyle düşünenler gerçekten var.
(*) Gail Sheehy: Kim Korkar Andropozdan, Troya yayıncılık
Kadınlar kadar uzun yaşamanın kuralları
Dr. Harvey Simon erkeklerin kadınlarla aralarındaki farkı kapatmaları için aşağıdaki 10 kuralı akıllarından hiç çıkarmamalarını tavsiye ediyor.
1. Tütün ürünlerinden uzak durun.
2. Alkol kullanmayın ya da azaltın.
3. Doğru beslenin.
4. Düzenli egzersiz yapın, aktif olun.
5. Stresinizi yönetmeyi öğrenin.
6. Vücudunuzu dinlemeye önem verin. Bir sorun olduğunda doktorunuzdan yardım isteyin.
7. Vücut yağ oranınızı azaltın. Göbek bağlamayın. Kilolu olmayın.
8. Emniyet kemeri takmayı unutmayın.
9. Çevresel kirlenmeden (radyasyon, kimyasal toksinler) korunun.
10. Cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı uyanık olun ve korunma önlemleri almayı ihmal etmeyin.
Ben, Dr. Simon’un emirlerine, şu 10 öneriyi de eklemenizi tavsiye ediyorum.
Eğer uyku sorunlarınız varsa mutlaka halledin.
Dinlenmeyi ihmal etmeyin.
Tatile çıkmamayı ve çok çalışmayı maharet kabul etmeyin.
Öfke ve hiddetten uzak durmaya gayret edin.
Aşırı iddialı, kazanma odaklı biri olmamaya özen gösterin.
Sorunlar çıktığında "Bu da geçer" demeyi öğrenin.
Hoşgörün, affedin.
Sağlık kontrollerinizi düzenli olarak yaptırmayı ihmal etmeyin.