Uykunuz kaliteli mi

Uyku sağlığın vazgeçilmez şartlarından biridir ve en az su kadar, ekmek kadar önemlidir!

Haberin Devamı

Beden ve ruh sağlığının sigortası gibidir. İyi bir uyku sadece dinlendirmez, gün boyu bedeninizde olan biten süreçlerin yeniden gözden geçirilmesine, öğrendiklerinizin beyninize daha kalıcı şekilde yerleşmesine, metabolik faaliyetlerin oluşturduğu tahribatların iyileştirilmesine de olanak sağlar.

Uykunuz iyiyse eğer güne daha keyifli ve güçlü başlar, bir gün önceki hasarlarınızı daha çok onarma şansı yakalarsınız. Sözün kısası kaliteli ve yeterli bir uyku iyi hayatın ön şartlarından biridir.
Dikkat ederseniz sadece “yeterli bir uyku” demedim, çünkü uykunun yalnızca süresi değil, kalitesi de çok ama çok önemli. Günde 8-10 saat mışıl mışıl uyuduğunu zanneden ama ertesi sabaha “gece boyunca araba kullanmış bir kamyon şoförü kadar yorgun” uyanan pek çok insan tanıdım.
Bunun nedeni de “uyku kalitesinin yetersizliği!” idi.

Haberin Devamı

KALİTEYİ BOZANLAR...

Uyku kalitesi uykunun bölünmemesi, yüzeysel ve derin uyku fazlarının REM uykusu olarak bilinen rüya görmeye de olanak sağlayan dönemlerin usulüne uygun bir şekilde yaşanmasıdır.
Uyku apnesi, şiddetli horlama gibi nedenlerle uyuyan beynin oksijensiz bırakılmaması ve uykunun şu veya bu nedenle bölünüp parçalanmaması anlamına geliyor.
Eğer uykuya kalite kavramını da kazandıramazsanız 8-10 değil, 20 saat de uyusanız ertesi güne yorgun, bitkin ve hiç dinlenmemiş gibi başlayabiliyorsunuz. Bunun tam tersi de doğru: Eğer mükemmel bir uyku kalitesine sahipseniz, yastığı görünce uyuyor, gece boyunca neredeyse hiç bölünmeden uykunun her dönemini hakkıyla geçirebiliyorsanız, size 6 değil, 5, hatta 4 saatlik bir uyku bile yetebiliyor.
Uyku kalitesini bu kadar öne çıkarmamın nedeni şu: Son yıllarda ister istemez ayak uydurduğumuz “yeni hayat kavramı” uyku bütünlüğümüzü paramparça edebiliyor.
Beynimizi ve bedenimizi uykuya yeterince hazırlamadan, uykunun gerekli, hijyenik, ruhsal ve bedensel şartlarını yerine getirmeden yatağa girdiğinizde kaliteli ve yeterli bir uyku çekip uyku hakkınızı ödemeniz mümkün olamıyor.
Sonrası gecenin ortasında uyanmalar, kas krampları, rahatsız ayak sendromuyla ilişkili yanmalar, uyuşmalar, karıncalanmalar, uyku terörü gibi sorunlar olarak size geri dönüyor.

Haberin Devamı

ÖNEMLİ

İyi bir uyku nasıl olmalı

Uykunuzun yeterli olup olmadığını sadece “uyuduğunuz süre” ile değerlendirirseniz, yanılırsınız. Uykunun süresi kadar önemli olan bir kavram daha var: Uyku kalitesi!
- Uykunuzu bölünmeden sürdürebiliyor musunuz?
- Erken saatte yatıp her sabah dinç ve enerjik kalkıyor musunuz?
- Güne neşeli ve keyifli başlayabiliyor musunuz?
- Yeterince derin uyuyor, uykunun farklı dönemlerini yeterince tamamlıyor musunuz?
- Uyku ritüellerinden haberiniz var mı?
- Uykunuzun sadece süresine değil, kalitesine de özen gösterip, uyku hijyenine önem veriyor musunuz?
Verdiğiniz cevaplar “evet” değilse daha bir dikkatli olmanızda yarar var. Eğer uykunuza gereken önemi erken yaşlarda vermezseniz, uykusuzluk sorunu yaşlanınca sizin de kapınızı çalabilir!

Haberin Devamı

AKLINIZDA OLSUN

Uykunuzu hastalıklar da kaçırabilir

Uykuyu bozabilen birinci etken ağrılardır. Herhangi bir sebeple ağrı şikâyeti olanlarda uyku problemlerine daha sık rastlanır. Yaşlı insanlarda uyku kaybına yol açan ağrıların çoğu eklem kaynaklıdır.
Rahatsız ayak sendromu, ayak yanmaları, uyuşma ve karıncalanmalar da sizi “şafak bekçileri” yapabilir.
Bedensel uykusuzluk sorununun altında yatan başlıca sebep prostat büyümesine veya şeker hastalığına bağlı geceleri sık sık idrara kalkma mecburiyetleridir.
Eğer geceleri birkaç kez boğazınızda yanma, ağzınızda ekşime ve öksürük nöbetleri ile uyanıyorsanız bu belirtilerin bir reflü sorunu ile ilişkili olabileceğini bilmelisiniz.
“Nefes darlığı çeken hastalar”da da uyku problemlerine sık rastlanıyor. Orta yaşlı kadınlarda görülen uyku problemlerinin en önemli sebebi “menopoz”dur. Menopoz uykuyu böler, uykuya dalmayı güçleştirir, uyanmayı kolaylaştırır.
Özetle, uykusuzluk bazen alışkanlıklarınızın sonucu, bazen de sağlık probleminin neticesi olarak ortaya çıkabiliyor.

Haberin Devamı

DİKKAT!

Erken uyanmalar depresyon işareti olabilir

Sabahın çok erken saatlerinde uyanıp uykuyu bir türlü toparlayamamak özellikle orta yaşlardan sık görülen bir problemdir. Bu problemin altında kalp ve solunum yetmezliği gibi organ yetmezlikleri, romatizmal kökenli ağrı ve kramplar bulunabilirse de en sık görülen sebep depresyondur.
Depresyon sadece gece uykuya dalmayı zorlaştırmaz ayrıca sabah erken uyanmaya da yol açar. Sabah uykusuzlukları özellikle gün boyu süren yorgunluk, isteksizlik, unutkanlık, çevreye ve işlere karşı ilgisizlik, duygusallıkta artma gibi belirtilerle beraberse depresyonla ilişkili olma ihtimali daha yüksektir.

Yazarın Tüm Yazıları