Türk kadınlarının ortak derdi kansızlık

Bugüne kadar karşılaştığım tek sağlık sorunum kansızlık. Ailemdeki belli başlı iki rahatsızlık kolesterol yüksekliği ve hipertansiyon.

Buna karşın ileri yaşlarda bile sağlıklı bir yaşam sürüyorlar. Bunun dışında zaman zaman dikkat eksikliği çekiyorum. Bir de stres kaynaklı olduğunu düşündüğüm ufak sorunlar var: Gerilim tipi başağrıları, sabah yorgunluğu, konsantrasyon eksikliği gibi. Aslında pozitif bir düşünce yapısına sahibim, işimden ve sosyal çevremden mutluyum. Neyse ki uyku kalitem iyi. Zaman zaman erken yatarak bunu pekiştirmeye çalışıyorum.

Günlerim çok hareketli geçiyor ama bununla yetinmiyorum. Formda kalabilmek için sıkı bir aktivite programı benimsedim. Haftada üç gün koşu bandında yürüyorum. Yine üç gün aerobik ve fitness yapıyorum. Bu kadar da değil. Bir gün de bisiklete biniyorum. Ve yazın da her gün yüzüyorum. Bugüne kadar kilo sorunu çekmedim. Zaten hep boğazına hakim bir kişi oldum. Öğün arası atıştırma huyum hiç olmadı. Hele öyle üzüntülü ve stresliysem iştahım iyice kesiliyor. Sigara ve alkolden hep uzak durdum ve durmaya devam ediyorum. Öğünlerim daima düzenlidir. Bazen ara öğün yiyorum. Tatlıları, hamur işlerini hiç tüketmiyorum. Sakatatı ağzıma koyamam. Ekmek ve pilavı çok seyrek yiyorum. İki favorim var. Balık çeşitleri ve zeytinyağlı sebzeler. Meyveyi de çok seviyorum. Hele incir ve duta bayılıyorum. Düzenli kullandığım bir besin desteği yok. Kahve hiç içmiyorum. Günde iki fincan çayla yetiniyorum.

DEMİR DESTEĞİ NE ZAMAN ALINMALI?

Demir eksikliğine bağlı kansızlık, kadınlarda sık görülen bir sağlık sorunu. Periyodik dönemlerinde fazla miktarda kan kaybeden genç ve orta yaşlı kadınların, kanamayla kaybettikleri demiri yerine koyabilmek için, besin desteği olarak demir almaları gerekebilir. Demirin besin desteği olarak kullanımına sadece doktorunuz karar vermelidir. Uzun süreli, gereksiz ve kontrolsüz demir desteği kullanımının bedeninizde demir birikimine yol açabileceğini, demir birikiminin demir eksikliğinden daha tehlikeli bir sorun olduğunu bilmelisiniz.

Demir desteklerinden hangisini, ne dozda, ne kadar sürede kullanacağınıza da doktorunuz karar vermelidir. Demir desteklerini açken, su veya meyve suyuyla kullanmanızı, birlikte kalsiyum desteği de alıyorsanız arada 2-3 saatlik bir süre bırakmanızı öneriyoruz. Baklagillerde ve tahıllarda (özellikle tahıl kepekleri) bulunan fitik asidin, çaydaki tanenlerle kahvedeki polifenollerin demirin emilmesini azaltabileceğini hatırlatıyoruz. Tam tahıllar ve baklagillerdeki demirden daha çok yararlanmak istiyorsanız bu besinleri C vitamininden zengin meyve ve sebzeler veya meyve sularıyla birlikte tüketmelisiniz.

ANTİOKSİDANIN FAZLASI ZARAR

Düzenli kullandığı bir besin desteğinin bulunmamasını eksiklik gibi düşünmesi gerekmiyor. Otuzlu yaşlarda zaten ciddi bir besin desteğine ihtiyaç olmuyor. Reklamlara aldanıp, lüzumsuz yere vitamin, mineral, bitkisel destekler kullanmaya başlamamasını öneriyorum.

Sırası gelmişken son zamanlarda özellikle yüksek dozda vitamin, mineral ve bilhassa antioksidan kullanımının sağlığı iyileştirmek yerine bozduğunu gösteren çalışmaların çoğaldığını da hatırlatıyorum. Yakın zamanda tamamlanan bir çalışmada yüksek dozda ve uzun süre antioksidan kullanımının kanser riskini artırabileceğini gösteren bulgular ortaya çıktı.

Gereği kadar antioksidan kazanmak hücreleri kanserden korurken hücreyi yoğun bir antioksidan paketinin içine almak ya da antioksidan bombardımanına tutmak kanserleşmeyi tetikleyebiliyor. Okurlarımıza, doktorlarıyla görüşmeden hiçbir vitamin, mineral ve antioksidanı yüksek dozda kullanmamalarını hatırlatalım. Diyet uzmanlarının, vitamin satıcılarının, eczacı kalfalarının, evden eve, kapı kapı dolaşarak vitamin pazarlayanların, sağlık hapı satanların önerilerine itibar etmemeleri gerektiğinin altını bir kez daha çizelim.

KURUYEMİŞİN NE KADARI FAYDALI

NE KADARI ZARARLI?

Ceviz, badem ve fındığın sağlığa yararlı yağlar, vitamin, mineral ve antioksidanlar, bitkisel steroller ve posa içerdiği doğru. Bu besinler ayrıca kan şekerini dengeliyor, tokluk hissi veriyor, kilo kontrolünü kolaylaştırıyor. Her üç besinin de kalp-damar sağlığını korumada önemli katkıları var. Amerikan Besin ve İlaç Dairesi (FDA) 30-35 gramlık ceviz paketlerinin üzerinde "kalp sağlığını korur" şeklinde bir sağlık önermesinin konulmasına iki yıl önce izin verdi.

Bütün bunlar doğru ama kuruyemişlerin birer enerji deposu olduğu da bir başka doğru. Eğer miktar abartılıp ve avuç avuç tüketilirse kilo kontrolü sağlayacağı yerde şişmanlatırlar. Kolesterolü azaltmak bir yana yükseltir. Gereğinden fazla tüketmemekte fayda var. Gereği de günde en fazla 30-35 gramla sınırlı yani her gün en fazla 4-5 adet ceviz, 10-12 adet fındık ve 10-12 adet badem yetiyor. Fazlası yarar yerine zarar verebiliyor.

NASIL

YAŞIYORSUNUZ?

Songül Oden (28) Oyuncu

Songül Oden’i değerlendirirken Türk kadınlarının ortak bir probleminden de bahsedeceğim: Kansızlık. Kadınların çoğunda görülen yorgunluk, halsizlik, bitkinlik, çarpıntı, güçsüzlük, saç, cilt, tırnak bozuşmalarının altında bu sorun yatıyor. Sorun özellikle orta yaşlı kadınlar arasında çok yaygın.

Kansızlık kan hücrelerinin sayısal olarak azlığını ya da bulundurmaları gereken bazı yaşamsal maddeleri bulundurmamalarını ifade eden bir terimdir. Seyrek olarak böbrek, sindirim sistemi ya da başka bölgelerde ortaya çıkan kanamalar da kansızlığa yol açar ama Türk kadınlarında en sık görülen nedeni beslenme yanlışlarıdır. Her ay periyodik kanamalarıyla ortalama 50 mg civarında kan kaybeden bir kadının üç-beş aylık bir dönemde bile yeteri kadar demir almaması veya beklenenden daha fazla kan kaybetmesi kansızlığın ortaya çıkmasını kolaylaştırıyor.

Orta yaşlı kadınlar hamileliklerinde ilave demir almazsa, hele bir de yeteri kadar demire sahip olmadan hamile kalırsa kansızlığa çok daha kolay yakalanıyor. Çünkü karınlarında büyüttükleri bebek annelerinin sahip olduğu demir rezervlerini dikkate almadan ihtiyacını karşılamaya devam ediyor. Özellikle arka arkaya gelen doğumlar kansızlığa yakalanmayı daha da kolaylaştırıyor. Kısacası demir eksikliğine bağlı kansızlık orta yaşlı kadınların sık karşılaştıkları sorunlar arasında yer alıyor.

NEDENİNİ MUTLAKA ARAŞTIRMALI

Henüz 28 yaşındaki Songül Oden’in de kansızlık sorunundan şikayet etmesi de işte bu nedenle sürpriz değil. Kansızlık sadece demir noksanlığından da kaynaklanmıyor. Kan hücrelerinin büyüyüp gelişebilmesi, bölünüp çoğalabilmesi için gereken B12 ve folik asit vücuda yeteri kadar girmediği zaman da kansızlık ortaya çıkabiliyor.

Beslenme planına hayvansal ürünleri, özellikle yağsız kırmızı eti akıllıca ekleyen kadınların kansızlığa yakalanma ihtimalleri daha az. Yiyecekleri arasında bakliyat ve tahıl grubu ile yeşil yapraklı sebzeleri bulunduran kadınlarda bu ihtimal azalıyor.

Songül Hanım’ın kansızlık sorununun nedenini araştıracak dikkatli bir incelemeden geçmesinde fayda var. Çünkü bazı kansızlıklar, özellikle de tedaviye cevap vermeyen tipleri, genetik de olabiliyor. "Akdeniz tipi kansızlık" dediğimiz genetik tip hastalığına Türkiye’de çok sık rastlanıyor. Songül Hanım en kısa zamanda bir iç hastalıkları veya hematoloji uzmanıyla temasa geçmeli.

Songül Oden’in iyi bir genetik mirası olduğunu söylemek güç. Hipertansiyona ve kolesterol yüksekliğine dikkat etmesi gerekiyor.Tuzu az, posası bol, sebzesi, meyvesi çok, şeker oranı düşük bir beslenme planı için şimdiden hazırlıklı olması lazım.

Songül Hanım’ın genetik miras notu -bilgi eksiklikleri de dikkate alınarak- pek yüksek değil: 7

STRES BİRÇOK SORUNUN ANA NEDENİ

Bu sayfanın okurları, yaşam tarzını değerlendirdiğimiz konuklarda stres kaynaklı sorunların sıklığını gördükçe umarım bunalmıyordur.

Belki dikkatli bir araştırma yapılsa Songül Hanım’daki gibi, birçok kişide de baş ağrısı, sabah yorgunluğu, unutkanlık, konsantrasyon azalması, uyku bölünmesi ve benzeri problemlerin stres yönetimi eksikliğinden kaynaklandığı ortaya çıkacak. Songül Oden’in stres yönetim notu iyi değil: 7

Songül Oden’e ve okurlarımıza stres yönetimi konusunda ruh sağlığı uzmanlarının ve psikologların çok yeni ve etkili teknikler oluşturduklarını hatırlatmak istiyorum. Fazla kilolarından kurtulmak ve kilolarını yönetmek için nasıl çaba gösteriyorlarsa stres yükünden kurtulmak ve streslerini yönetmek için de destek almalarını öneriyorum.

Songül Hanım’ın uyku sorunu bulunmaması iyi bir şans. Bu kadar stres yüküyle dolu olmasına rağmen böyle bir şansı yakalaması sevindirici. Uyku kalitesinin iyiliği ona iyi bir not kazandırıyor: 8

Aktivite programına gelince: Yukarıdakilere eklenecek pek fazla bir değişiklik düşünmüyorum. Ve hakkını teslim ediyorum: 9

Songül Oden’in besin seçimleri de iyi. Kötü alışkanlıkları yok. Bu iki alanda da ona iyi notlar veriyorum: 8

Songül Oden’in kahve-çay alışkanlığı ılımlı. Sigara içmiyor, alkolden uzak bir hayatı var. Kısacası Songül Hanım yaşam tarzı alışkanlıkları bakımından da iyi bir not alıyor: 9 Songül Oden’e sağlıklı, huzurlu ve verimli bir hayat diliyorum.

Songül Oden’in not ortalaması: 8
Yazarın Tüm Yazıları