Siz hiç şişman çoban gördünüz mü?

Meraklı bir okurum “Hocam televizyon izlerken dinledim, laktik asit birikimi nedeniyle uzun süre yürümek şişmanlatırmış. Doğru mu?” diye soruyor. Yanıt net ve açık: Yürüme ne şişmanlatır ne de kilo vermenizi engeller!

Haberin Devamı

Kilo sorununuz olmasa bile yürümek sağlık ve sağlamlık için vazgeçilmezdir. Beden ve ruhunuz için de yerine getirilmesi zorunlu bir vazifedir.
Yürümeden olmaz! İnsan vücudu yürümek üzere tasarlanmış ve yaratılmış bir cihaz gibidir.
Bitmedi, hareketsizlik, tembellik, hatta gereğinden fazla dinlenmek bile beden ve ruha yapılabilecek en büyük işkencedir. Yürümenin sağlık yararlarını hatırlatmama gerek bile yok.
Daha güzel uykularınız olsun mu istiyorsunuz? Yürüyün! Kilo probleminiz olmasın mı arzu ediyorsunuz? Yürüyün! Sağlam kalp ve damarlara sahip olmayı mı hedefliyorsunuz? Yürüyün!
Arzunuz bağışıklığınızı güçlendirmek, enfeksiyonlardan, kanserlerden korunmak mı? Yürüyün! Belleğinizi sağlamlaştırmak, dengenizi korumak mı? Yürüyün!
Kabızlığın bile çaresi öncelikle her gün düzenli yürümekten geçmiyor mu? Daha da önemlisi şu sorulara verilecek yanıt da gizlidir: Siz hiç şişman çoban ya da postacı gördünüz mü?

Haberin Devamı

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Harekette bereket var!

Eğer ciddi bir ortopedik engelimiz, romatizmal bir problemimiz, kaslarımızla ilgili mühim bir engelimiz yok ise mutlaka yürüyeceğiz.
Mümkün olmadığı zaman mı?
Yaşımız ne olursa olsun bir yolunu bulup mutlaka hareket edeceğiz. “Ayakta kal, hayatta kal” prensibinden vazgeçmeyeceğiz.
Yaşlı ve yorgun muyuz, dizimizde, belimizde romatizma mı var? Hiç olmazsa her saat başı bulunduğumuz yerde 5 dakika tur atıp sistemleri harekete geçireceğiz.
Yatağa mı bağımlıyız? Zaman zaman oturur pozisyona geçip el ve ayaklarımızı hareket ettireceğiz.
Kısacası şunu hiç unutmayalım: “HAREKETTE BEREKET VAR” deyimini sanırım tüm dünyaya hediye eden de bizim kültürümüz.

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Çömelme egzersizini bırakmayın

Yürüseniz de, yürümeseniz de çömelme egzersizini asla bırakmayın. Baldır ve kalça bölgesindeki kasları güçlendirmek, her yaş için ama en çok da yaşlılık dönemi için adeta bir “ayakta kalma” garantisi gibidir.
Çömelme egzersizleri işte bu nedenle yaş 50’yi geçince daha bir önemlidir. Çünkü bu egzersizler en çok baldır ve kalça kaslarına güç verir. Belki de bu nedenle çömelme çalışmaları egzersiz hareketleri içinde en faydalı olanlardan biridir.
Üstelik yapması kolay ve basittir. Özel bir alet ve alan gerektirmez. Uzun bir zaman dilimini harcamanızı da icap ettirmez. Vücudun en büyük kaslarını, kalça, kasık, bacak, baldır ve sırt kaslarını etkinleştirdiği için kilo kontrolü bakımından da mükemmel neticeler verir.
Peki, nasıl yapılacak?
Kollarınızı göğüs hizanız üzerinde bağlayın.
Üst bacaklarınız yere paralel hale gelene kadar çömelip gövdenizi alçaltın. Bu işi başlangıçta 10 kez, günde 2-3 defa tekrarlayın. Zamanla tekrar sayısını 25’e çıkarın.

Haberin Devamı

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Arginin damarları gençleştirir mi?

Arginin bir aminoasit, yani o da doğal bir madde. Tablette kapsüller halinde besin desteği olarak da satılıyor. Damar duvarında nitrik oksit üretimini artırdığı, bu nedenle atardamarların genişlemesine, kan akışının iyileşmesine yardımcı olduğu düşünülüyor.
Kan basıncını dengelemede, dolaşım sistemini desteklemede faydalı olabiliyor. Düzenli ve uzun süre kullanılması herhangi bir sakınca yaratmıyor.
Arginin, gingseng ve ginkgo biloba ile birlikte kullanıldığında cinsel yönden de destek sağladığı düşünülen bir madde.
Özeti şudur: Sağlam damarlar ve güçlü cinsellik hatta kaliteli spermler için arginin vazgeçilmez bir doğal mucizedir.

Haberin Devamı

Lizin takviyesi aftı geçirir mi?

Lizin, dışarıdan besinlerle almamız gereken önemli bir amino asittir. Yağ asitlerini enerjiye dönüştüren karnitinin üretimi için de lizin vazgeçilmezdir.
Ayrıca kolesterolü düşürmeye yardım eder, kıkırdak, cilt ve bağ doku ana maddesi olan kolajenin üretimine destek olur. Lizin eksikliğinin aft oluşumuna açabildiğini gösteren bazı çalışmalar da var. Uzmanlar, bu nedenle tekrarlayan aft sorunu olanlara korunmak için lizin almalarını öneriyor.

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Sedimantasyon yüksekliği neden önemli?

Eğer tekrarlanan kan analizleriniz ya da rutin sağlık taramalarınızın herhangi birinde sedimantasyon hızınız saatte 50’nin hele hele 100’ün üzerindeyse bu önemli bir sağlık sorununun işareti olabilir.
Sedimantasyon hızını belirgin olarak yükselten ve yüksek kalmasına yol açan sağlık sorunlarının başında enfeksiyonlar geliyor. Ayrıca romatizmal hastalıklar, otoimmun bozukluklar, bazı kanserlerde de sedimantasyon süratlenebiliyor.
Hafif seviyede sedimantasyon artışları hemen her türlü enfeksiyonlarda görülebilen bir durum. Ama bu tür yükselmeler genellikle enfeksiyonunun tedavisini takiben normale dönüyor, düzeliyor.
Eğer 2 ay arayla yapılan kan tahlillerinizde sedimantasyon sürati 30’un üzerinde bulunursa bu durumu ciddiye almakta fayda var. Hele hele 50’yi geçmesi halinde en kısa zamanda bir tıbbi değerlendirmeden geçmesi şart!

Haberin Devamı

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Eller neden uyuşur?

El uyuşmaları çok sık görülen bir sorun değil, ayak uyuşmaları daha sık görülür. Her iki elde uyuşma varsa bu önemli bir damar hastalığına işaret edebilir.
Damar sertliği ve Takayasu hastalığı damarsal kökenli el uyuşmalarına örnektir. Şu veya bu nedenle boyun düzleşmesi olan kişilerde eğer bir de ileri derecede boyun fıtığı da varsa tek veya iki taraflı el kol uyuşması hatta güçsüzlüğü ortaya çıkabilir.
Kollara giden sinirlerin dirsekte “ulnar oluk”ta, el bileğinde “karpal tünel”de sıkışması da el uyuşmasına sebep olabilir.
Bitmedi! B12 vitamini noksanlığının, şeker hastalığının, tiroid bezi tembelliğinin, B grubu vitaminlerde belirgin dengesizliklerin de el uyuşmasına neden olabileceği aklınızda olsun. Böyle bir sorun varsa tıbbi yardım almalı, bir doktorla konuyu görüşmelisiniz.

Haberin Devamı

Siz hiç şişman çoban gördünüz mü

Yazarın Tüm Yazıları