Paylaş
Daha net bir deyimle “SAĞLIKLI YAŞAM” pandemiyle birlikte bir seçim olmaktan çıktı; bir gereklilik, bir vazgeçilmez, olmazsa olmaz bir iyi hayat ayrıntısı haline geldi. Ama hâlâ ve nedense çoğumuz sağlığımızın değerini yeteri kadar bilmiyoruz. Üstelik bu yanlışı yapan sadece siz değilsiniz.
KÖTÜ HABER
O YANLIŞA HEPİMİZ ORTAĞIZ
“SAĞLIĞI ISKALAMA YANLIŞI” sadece sizlerin işlediği sıradan bir suç, ısrarla yapmaya devam ettiği güncel bir hata değil. Biz doktorlar da bu suçu ısrarla işliyor, bu hatayı inatla yapıyor, neticede de sizin ve kendimizin sağlığını ihmal ediyor hatta ıskalayabiliyoruz. En büyük ayıbı da “sizi sağlam ve sağlıklı tutmak yerine hastalıkların teşhis ve tedavisine odaklanarak” yapıyoruz. Bazen daha da ileri gidip bedeni ruhtan ayırıyor, ruhu ıskalıyor, beden ruh ilişkisi arasındaki muazzam ve vazgeçilmez ilişkiyi görmezden gelebiliyoruz. Peki, neden?
SORU ŞU
SEBEP Mİ, ÇARE Mİ
SAĞLIĞI ıskalama yanlışında neden bu kadar ısrarlı olduğumuz sorusunun yanıtı ne yazık ki tuğla kalınlığında bir kitaba bile sığmaz. Bu nedenle gelin biz bu soruya yanıt aramak yerine sağlıkta yeni bir dönemin başladığının müjdesini vererek konuya girelim. Evet, sağlıkta “sağlığı koruma, kollama, hastalıklarda uygulanan tanı ve tedavi yaklaşımlarını yeniden ve derinden sorgulama dönemi” başlamıştır. Peki, doğru mudur bu başlangıç? İyi bir şey midir bu gelişme? Yanıtım net ve açıktır ve tek bir sözcükten ibarettir: EVET!
BANA GÖRE
‘ENDÜSTRİYEL TIP’ BİTİYOR
SAĞLIĞIMIZI koruyup kollamak ve sizi “hastalıklardan uzak, keyifli, mutlu, huzurlu, pırıl pırıl ve zımba gibi bir hayatla buluşturmak” yerine, “sadece hastalıkların teşhisi ve tedavisine odaklı, insandan çok laboratuvar raporlarına, o raporlarda yazan rakamlar ve görsel verilere bakan, ruhu bedenden ayıran ve her şeyin bedende olup bittiğini sanan “ENDÜSTRİYEL TIP YAKLAŞIMI”nın sonu nihayet gelmiştir.
Bu yeni yaklaşım, bu yeni tıp “bizi/sizi/hepimizi sıradan bir cihaz gibi değil, beden ve ruhun birlikte oluşturduğu mükemmel ve eşsiz bir varlık olarak” kabul ediyor. Ve yine bu yeni yaklaşım “bilimsel/modern/kanıta dayalı tıbbı esas alıyor ama yalnızca ‘kanıta dayanmak’ yerine insana yani “size, bize, hepimize dayanmayı” da ihmal etmiyor. Yeniyle eski, geçmişle gelecek, gelenekselle doğal tıp yaklaşımlarını birlikte kucaklıyor. Asla ve asla bilimsellikten taviz vermiyor ve yine asla ve asla ruhu bedenden, bedeni ruhtan koparmıyor. Ruhu bedenle, bedeni ruhla birleştirerek sağlığımızı koruma ve geliştirmeye öncelik veriyor. Bunun mümkün olmadığı koşullarda da akut/acil ve kronik/müzmin sağlık sorunlarımızı bilimsel ve gerektiğinde de geleneksel ama öncelikle de insani yaklaşımlarla önlemeye ve çözmeye çalışıyor.
ÖZETİ ŞUDUR
YENİ BİR TIP, YENİ BİR HAYAT GELİYOR
YUKARIDA anlattığım “insan odaklı yeni tıp yaklaşımı” sayesinde emin olunuz ki salgın sonrasındaki yeni dünyada -sağlığımız bakımından- hepimizi daha güzel, huzurlu, formda ve zinde bir yeni hayat bekliyor. Bedenden ruha, ruhtan bedene, bilimselden geleneksele ve doğala, iyilikten iyileşmeye kısacası “SADECE İNSANA UZANAN” yeni bir hayatın altın şifrelerini öğreten yeni bir tıp yaklaşımı kapımızı çalıyor.
NETİCE ŞUDUR
ÇARE ‘BÜTÜNLEYİCİ ŞİFA’DADIR
SALGIN sonrasında yukarıda altını ısrarla çizdiğim o altın şifreleri kullanarak emin olunuz ki yeni dünyanın önümüze koyacağı her türlü hastalık ve zorluğa karşı yine bu yeni tıp yaklaşımı sayesinde daha dirençli olacağız. “BÜTÜNLEYİCİ ŞİFA”nın temel ihtiyacının, esiri olduğumuz “hatalı yaşam tarzı alışkanlıkları”mızın ve bizim eksik ve unutulmuş sağlık yaklaşımlarımızın değişimi ile başarılabileceğini daha iyi anlayacağız.
UNUTMAYIN
SİZ DE BİRER ÇÖZÜM ORTAĞISINIZ
BU yeni tıp yaklaşımının başarılı olabilmesi için sadece sağlık ordusunun çabaları yeterli olmaz, olamaz. Sizi “ÇÖZÜM ORTAĞI” yapmadan, size yaşam tarzı değişikliklerinin önemini kavratmadan, her birinize sağlığı koruma ve kollamanın yapı taşlarını sabırla öğretip anlatmadan, kısacası bu yeni sağlık yolculuğunda sizi de o yolculuğun yol arkadaşı yapmadan başarılı olmamız mümkün değildir. “MÜKEMMEL BİR SAĞLIK” hedefine ulaşmamız öncelikle sizi de çözüm ortağı yaparak mümkün olabilecektir. Gelin, siz de bize katılın.
Paylaş