Anne-babanız veya birinci dereceden akrabalarınızın uzun bir yaşam sürmesinin size de "uzun bir ömür" avantajı sağlayıp sağlamadığı bilinmiyor.
Bununla birlikte, gözlemler eğer her şey yolunda giderse uzun yaşayan aile büyüklerinin az da olsa bir farklılık yaratabileceğini gösteriyor. Bazı ailelerin daha uzun bir ömür sürdüğü doğru. Muhtemelen, onlarda "ömrü uzatan genler" daha iyi çalışıyor!
Tecrübelerime göre uzun ömürlü ailelerin ortak özellikleri var: Bu ailelerde diyabet, hipertansiyon, kanser, Parkinson gibi yaşlılığı hızlandırıp ömrü kısaltan hastalıklara az rastlanıyor. Rastlansa bile önemli sorunlara yol açmadan seyrediyorlar.
Bu ailelerin ruhsal yapılanmaları da biraz farklı. Bu aileler huzuru, mutluluğu daha kolay yakalıyor. Olan bitenleri hoş görme, hatta görmezden gelme, her şeye olumlu ve iyi niyetle bakabilme, dalgalanmalardan pek etkilenmeme, dibe vurmalardan çabuk geri dönebilme özellikleri daha belirgin. Aile içi ilişkiler daha sıkı, aile bağları daha güçlü. İnanmak, şükretmek, olanla yetinmek onlar için sıradan ve doğal. Bu ailelerin çoğu büyük şehirler yerine kasaba ve köylerde hayatın daha yavaş, monoton gel-gitlerin daha seyrek olduğu yerlerde yaşıyor.
Dünyada en uzun ömürlü insanların yaşadığı üç bölge var: Okinawa, Sardunya ve Girit.Bu üç bölgenin de ortak özelliği yeşil, verimli topraklara sahip olması, iklimi güzel olması ve anakarayla bağlantılarının çok uzak olmaması.
Aziz Sarıyer’in aile üyelerinin uzun yaşaması ona iyi bir puan kazandırabilir ama iki önemli dezavantajı var: Sigara içmesi ve hipertansiyonu! Aile mirasına iyi bir not vermekle birlikle (9) onu bu önemli dezavantajlar yönünden uyarmayı da gerekli görüyoruz.
Aziz Bey’in sıkı bir sigara tiryakisi olduğu anlaşılıyor. Üzülerek belirtelim sigara alışkanlığının yüklediği riskler yukarıdaki avantajlarını neredeyse "sıfır"a indiriyor. Aziz Bey bu önemli hatası nedeniyle yaşam tarzı alışkanlıkları yönünden çok kötü bir not alıyor: 4
DASH DİYETİ TANSİYONU AZALTIYOR
Aziz Bey’in bir diğer önemli dezavantajı yüksek tansiyonu! Kan basıncı yüksekliği yaşlanma sürecinde önemli sorunlara yol açıyor. Hipertansiyonlu kişilerde kalp yetmezliğine, koroner kalp hastalığına, beyin kanamaları ve felçlere, böbrek yetmezliği ve göz sorunlarına, özellikle retina problemlerine daha sık rastlanıyor.
Aile mirasına güvenmeli ama hipertansiyonuna da dikkat etmeli. Bunun için ona düşen bazı görevler var. Hipertansiyonluların potasyumdan ve magnezyumdan zengin, tuz ve sodyumdan kısıtlı, posa-lif içeriği bol bir beslenme planıyla işleri kolaylaşıyor. ABD’de uzun yıllardır uygulanan ve başarılı sonuçlar alınan "hipertansiyon tedavisine diyet yaklaşımı" gibi bir cümlenin İngilizce kelimelerinin ilk harflerinden oluşan ve kısaca "DASH Diyeti" denilen beslenme planı bütün hipertansiyonlular için öneriliyor.
NASIL BİR DİYET?
Bu planın uygulaması son derece kolay bazı küçük değişimleri içeriyor. Örneğin, potasyum ve magnezyum kazanımızı artırmanız için diyetinize biraz muz, portakal, haşlanmış patates, yeşil sebze ve meyveler, ceviz, badem, fındık ve benzeri yağlı tohumlar (kalorisi yüksek besinlerdir fazla tüketmeyiniz) eklenebilir. Tuzu azaltmak için turşu, mandıra ürünleri sucuk, salam, sosis, pastırma, konserveler, hazır çorbalar, salata sosları sınırlanabilir. Sofradan tuz kaldırılabilir.
Ayrıca yiyecek etiketleri kontrol edilip sodyum yükü fazla besinler kısıtlanabilir. Daha fazla posa kazanmanın en kolay daha çok meyve ve sebze yemek. DASH diyeti hipertansiyon hastalarında ilaç ihtiyacını azaltıyor, kan basıncı oynamasını önlüyor. Kilo kontrolünü de kolaylaştırabiliyor. Aziz Sarıyer’in beslenme alışkanlıklarında bu çerçeveye uymayan bazı küçük noktalar var. Örneğin, yemeklere tuz ekmeyi kesinlikle bırakması gerekiyor. Beslenmesine ilişkin diğer noktalar için fazla bir tavsiyeye ihtiyacı yok. Beslenme notu iyi: 7
HAFTADA 2-3 KEZ YÜRÜMELİ
Aziz Sarıyer ailesinin şanına yakışır bir ömür süresine ulaşmak istiyorsa "keşke" sözcüğünün üzerine kocaman bir çarpı koymalı ve tenis oynamadığı günlerde hiç olmazsa yarım saat yürümeli. Bu ona öncelikle hipertansiyon kontrolünü kolaylaştırmak dışında daha pek çok kolaylık sağlayacak. Aziz Bey’in aktivite notu: 7
Aziz Bey stres yönünden şanslı biri gibi. Stresle mücadeleyi iyi becerdiği için de stresi düşük, notu yüksek biri olarak kayda geçiyor: 8 Aziz Sarıyer’e sağlık ve mutluluk diliyorum.
AZİZ BEY NE YAPMALI?
Hipertansiyon yönünden düzenli kontrol yaptırmalı. Kan basıncını haftada iki-üç kez ölçmeli ve kayıt altına almalı. Hipertansiyonlu kişilerde bir süre sonra ürik asit yükselmesi, kolesterol dengesizliği, trigliserit artışı, kan şekeri fazlalığı gibi sorunların da ortaya çıkabileceğini unutmamalı. Her yıl düzenli sağlık kontrolü yaptırıp bu parametreleri izlemeli. Kan basıncı düzenli seyretse bile yıllık muayenelerinde hipertansiyonun böbrek, kalp ve gözlerde yol açması muhtemel sorunlar yönünden de değerlendirmelerden (EKO kardiyografi, böbrek fonksiyon testleri, göz dibi muayeneleri gibi) geçmeli.
NASIL YAŞIYORSUNUZ?
Aziz Sarıyer (57)
Tasarımcı
Ailem bana çok iyi bir sağlık mirası bırakmış olmalı ki bugüne kadar öyle canımı çok sıkan bir sağlık sorunu yaşamadım. Aile üyeleri 80 yaşından sonra bile gayet sağlıklı yaşam sürdüler ve sürüyorlar. Bende de sadece yüksek tansiyon var. Öyle yorgunluk, uyku bozukluğu gibi ufak sorunlarla bile karşılaşmadım. Doğrusu pek sportif değilim. Haftada bir yarım günümü tenis oynamaya ayırıyorum. Keşke daha aktif olabilsem. Normal bir işgünüm de orta derecede hareketli geçiyor. Stresle mücadelem iyi olsa gerek çünkü ne başağrısı, ne unutkanlık, ne de uyku sorunuyla karşılaştım. Yemek konusunda hep bir otokontrolüm vardır. Öyle tıka basa yemek yeme gibi bir huyum olmadı hiç. Öğün arası atıştırmalardan hep uzak duruyorum. Belki bu sayede kilom sabittir, diyete de ihtiyaç duymam. Öğün saatlerim düzenlidir. Hızlı yemek yemem. Fazla yemek seçmiyorum. Ama hamur işi ve tatlılarla pek aram yok. Ekmek, makarna ve pilavın benim soframda yer bulması zor. Tavuk ve balıkla yapılan yemekler soframdan eksik olmuyor. Patlıcan favori sebze yemeğim. Yemeklere az tuz ekiyorum. Çayı ve kahveyi ölçülü miktarda içiyorum. Yemek sırasında bir kadehi pek geçmemek şartıyla içki içiyorum. Sigara tiryakisiyim. Günde bir paketi geçmiyorum.