Mideye kelepçe çare mi

Obezseniz ve obeziteniz hayatınızı tehdit edecek düzeyde ağırlaşmış bir noktadaysa mide kelepçesi taktırmak veya benzeri diğer cerrahi girişimlerden faydalanmak doğru bir yoldur, faydalıdır, lazımdır.

Haberin Devamı

Mideye kelepçe taktırmak, daha doğrusu obezite sorununa ameliyatlarla çare aramak bizde de sağlık gündemine girmeye başlayan yeni bir konu. 

Mideye kelepçe çare mi

Peki bu ameliyatlar işe yarıyor mu? Kimler, ne zaman yaptırmalı? Bu ve benzeri cerrahi girişimlere kimin ne zaman ve gerçekten ihtiyacı var? Bu ameliyatlar diyabetin veya hipertansiyonun da çaresi olabilir mi? Bunların güvenle yapılabildiği uzmanlaşmış merkezler mi olmalı? Yoksa bunlar her yerde yapılabilen girişimler mi?
Soru çok. Konu uzun. Detay bir hayli fazla. Kısa yanıt ise şu: Eğer obezseniz ve obeziteniz hayatınızı tehdit edecek düzeyde ağırlaşmış bir noktadaysa (yani kişisel ihtiyaçlarınızı gideremiyor, işinizi, gücünüzü yapamıyor, hareket etmekte bile zorlanıyor, rahat nefes alıp veremiyorsanız, sağlığınız mekanik ve metabolik açıdan ağır obezite nedeniyle ileri derece bozulmuş ve yaşamınızı tehdit eden bir noktaya ulaşmışsa) mide kelepçesi taktırmak veya benzeri diğer cerrahi girişimlerden faydalanmak doğru bir yoldur, faydalıdır, lazımdır.
Bu durumlarda ameliyattan önce ciddi bir tıbbi (psikolojiniz dahil) değerlendirmeden geçmeli, farklı konsültasyonlarla değerlendirmelisiniz.
Ne var ki bu ameliyatların gereğinden fayda abartıldığı, rastgele, gereksiz yere ve ehil olmayan ellerde de uygulandığı biliniyor.
Özellikle kilo fazlalığı ve her türlü obezite sorununun çözümünde, diyabetin, hipertansiyonun tedavisinde çözümü yaşam tarzı değişimleri ve basit tıbbi yaklaşımların dışına çıkarıp bu ameliyatlarda aramak ise doğru ve gerekli bir yaklaşım olmuyor.
Eğer ne yiyip içtiğinize dikkat etmezseniz, aktivitenizi artırıp düzenli egzersiz yapan biri haline gelmezseniz, yeme yanlışlarınıza yol açan, sizi yanlış besinlere yönelten metabolik kusurlarınızın neler olduğunu öğrenip onları düzeltmezseniz bu tür girişimler ya hiçbir işe yaramaz, ya da beklenen faydayı sağlamaz.

Haberin Devamı

Mideye kelepçe çare mi

Neticeye gelince: Kime, ne zaman, ne koşullarda, nasıl bir organizasyon ve nasıl bir tıbbi kadro/teknoloji ile bu ameliyatların yapılacağı yanıtlamanız gereken ilk ve en mühim sorular olmalı...
Her konuda olduğu gibi burada da ciddi bir inceleme araştırma yapmadan, günübirlik kararlarla sonuç aramaya çalışılmamalı.

Haberin Devamı

Mideye kelepçe çare mi

BİR SORU

Ayva mı hurma mı?

Ne alakası var hocam? demeyin. Sizlerden birinin ısrarla yolladığı
ve yanıtlamadığım için gönül koyduğu sorulardan biri bu.
Aralarındaki alakayı ben de kuramadım, bu nedenle yanıt vermeyi erteledim. Israr sürünce bir şeyler söylememek ayıp olur. Buyurun...
Ayva faydalı kış meyvelerinden biri. Elma ve armutla aynı aileden geliyor.
Çok güçlü bir lif yapısı, ciddi bir vitamin içeriği var. Özellikle C vitamini, folik asit, niasin, liboflavin ve B6’dan zengin bir meyve. İçinde yeteri kadar mineral (potasyum, magnezyum, demir) de var.
Ben çok özel bir sağlık faydası olduğu kanaatinde değilim ama düşük kalorisi, çok güçlü tok tutucu etkisi nedeniyle çiğ olarak tüketilmesinin iyi olacağını düşünenlerdenim. Azıcık tuz ve limon eklemeniz halinde lezzeti daha çarpıcı hale gelebiliyor.
Ayva tatlısına gelince... Lezzetli bir tatlı ama şekeri nedeniyle dikkatli tüketmenizde fayda var.
Gelelim hurmaya...
Tek kelimeyle mükemmel bir meyve. Tam bir vitamin bombası. Sağlam bir mineral kaynağı. Posadan da çok zengin. Kabızlığı gidermek için rahatlıkla kullanılabilir. Ayvaya göre çok daha fazla kalorili.
100 gram ayvada yaklaşık 50, hurmada ise neredeyse 250 kalori var. Bu nedenle hurmayı biraz ölçülü tüketmeniz iyi olur.
İkisi arasında sağlık faydası yönünden bir kıyaslama yapacaksak eğer –zannederim soruyu bunun için sordunuz- hurma ayvayı fersah fersah geçer.

Haberin Devamı

Mideye kelepçe çare mi

UNUTMAYIN


Çekirdeklerini atmayın


Kabak çekirdeklerinin çoğu neredeyse ağızlarına kadar sağlıklı maddelerle doludur. Evinize balkabağı aldığınızda çekirdeklerini sakın atmayın, onlardan da faydalanın.
Balkabağının çekirdeği potasyum, magnezyum ve E vitamininden çok zengindir. Arginin için en önemli kaynaklardan biridir (Argininin güçlü bir nitrik oksit sağlayıcısı olduğunu, özellikle cinsel yaşam açısından önemli işler başardığını tekrar hatırlatırım).
Kabak çekirdeğinde bol miktarda omega-3 ve omega-6 yağları da var. Kabak çekirdeğini atıştırmalık olarak her zaman tüketebilirsiniz. Burada da temel sorun “miktarı abartmamak” olmalı. Zira çekirdeklerinde kalori içerikleri oldukça yüksek.

 

Haberin Devamı

ÖNERİ


Balkabağına yer açın


Yeteri kadar iyi değerlendiremediğimiz, kıymetini bilmediğimiz hakkını veremediğimiz bazı besinler var. Bunlardan biri de balkabağı. Kış aylarının en değerli ürünlerinden olsa da biz balkabağının sadece tatlısını yemekle yetiniyoruz. Oysa daha pek çok kullanım alanı var.
Sulu, susuz, tatlı, ekşi, tencerede pişirilmiş veya fırınlanmış birçok yiyecekte balkabağı güçlü bir lezzet unsuru olabilir.
Balkabağı bu bol ve ucuz bulunan besin. Bol lif içeriği, güçlü vitamin ve mineral yapısı var. Özellikle beta karotenden zengin oluşu nedeniyle herkese her yaşta lazım bir yiyecektir.
Bu nedenle özellikle kış mutfağında balkabağına daha fazla yer açmanızda fayda var. Çorbasını yapabilir, pilavlarınızda, sebze yemeklerinizde, hatta et yemeklerinizde ondan daha sık faydalanmayı düşünebilirsiniz.
Çok lezzetli bir mücverinin olduğunu da not edin. Yağsız, unsuz hazırlanmış balkabağı mücveri yüksek besin içeriği, güçlü tok tutucu yapısı ve düşük kalorisi nedeniyle özellikle diyet yapanlar için mükemmel bir alternatif olabilir. Balkabağı ile ilgili tariflerden bazılarını beslenme uzmanı Müge Başer hazırladı. Denemenizi tavsiye ederim.

 

Haberin Devamı


KESİP SAKLAYIN

Baharatlı balkabağı çorbası


Malzemeler: 1 kg. soyulmuş balkabağı, 1 orta boy soğan, 1 diş sarımsak, 2 tatlı kaşığı kimyon, 2 tatlı kaşığı zerdeçal, 1 bardak su, 2 çorba kaşığı zeytinyağı, 3 bardak su
Tarif: Soğan ve sarımsağı ince ince doğrayın, zeytinyağında soteleyin. Üzerine irice doğranmış balkabaklarını ekleyin. Baharatları ile birlikte ayrı bir yerde kaynatılmış suyu ekleyerek, kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirin. Ateşten aldıktan sonra blender’dan geçirin ve tuzunu ekleyerek servis edin.

* DYT. Müge BAŞER

 

Sütlü balkabağı tatlısı


Malzemeler: 1 kg soyulmuş balkabağı, 3 bardak süt, 2 tatlı kaşığı toz tarçın, 1 çay bardağı bal, 1 paket vanilin, 1 çay kaşığı muskat
Tarif: Bir gece önceden sütün içerisine balkabaklarını dilimleyip dolapta bekletin. Ertesi günü orta ateşte kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirin. Ateşten alın, içerisine bal, muskat, tarçın ve vanilini ekleyerek blender’dan geçirin. Kâselere paylaştırarak, dolapta bekleterek servis edin.

* DYT. Müge BAŞER

Yazarın Tüm Yazıları