Paylaş
Hastalıkların çoğu bize erken uyarı sinyalleri verir. Bunlardan bazılarını diğerlerinden daha çok ciddiye alır, onlarla karşılaştığımızda korkar, telaşlanırız. Göğüs ağrısı da bunlardan biri ve belki de en ciddisi. Yapılan araştırmalara göre, hastaları doktorlara yönelten problemler arasında göğüs ağrısı ilk sıralarda yer alıyor. Doktorlar da göğüs ağrısının bir ‘acil yardım çağrısı’ (SOS) olarak değerlendirilmesini tavsiye ediyor.
Göğüs ağrısının tıp dilindeki adı ‘anjina’dır. Anjina bir hastalık değil, bir belirti. Tipik anjinal ağrılar, kalbi besleyen damarlarda daralma, tıkanma, spazm veya damar içindeki aterom plaklarının yırtılması, kopması sonucu oluşur. Ama kalp damarlarının sağlam olduğu durumlarda da tipik anjinal ağrılarla karşılaşmak mümkün. Mesela aort kapağı hastalıkları (aort darlığı), ağır kansızlıklar, çok yüksek devreli kalp çarpıntıları gibi durumlarda da göğüs ağrısı ortaya çıkabilir. Ama bunlar nadir durumlar. Anjinanın en yaygın, en ciddi nedeni, koroner damar hastalığı. Koroner kalp hastalığı tüm dünyada bir numaralı ölüm nedeni ve göğüs ağrısı muhtemelen bir kalp krizinin ilk habercisi olabileceğinden çok ama çok önemli bir işaret. Bu işareti ciddiye almanızda yarar var!
Kalbiniz bir kas topudur
AKLINIZDA OLSUN
Kalp bedeninizdeki en çalışkan organ ve esas itibariyle bir kas yumağı, bir kas topu gibi. Olağanüstü gelişmiş, mükemmel organize edilmiş bir kas yapılanmasına sahip ve bu haliyle kol ve bacaklarınızı hareket ettiren diğer kaslardan oldukça farklı. Ayrıca olağanüstü bir uyum kabiliyetine sahip. İhtiyacına göre hızını ve kasılma gücünü ciddi boyutlarda değiştirebilir.
Anjina bir yardım çağrısıdır
UNUTMAYIN
Eğer kalbinizin 24 saatte ortalama 100 bin defa attığını ve vücudunuza ihtiyacına göre dakikada 5-20 litre kan pompaladığını, daha da önemlisi, fiziksel olarak aktif olduğunuzda, örneğin koştuğunuzda ya da yüzdüğünüzde bedeninize daha fazla kan pompalamakta hiç güçlük çekmediğini bilirseniz bu organizasyonun güçlüğünü daha iyi kavrarsınız. Bu kadar büyük bir çalışma kapasitesi doğal olarak daha fazla kana (yani oksijen ve enerjiye) ihtiyaç duyacaktır. Herhangi bir nedenle kalbi besleyen damarlarda kan akışı azalır, durur ya da herhangi bir zamanda kalp kasınız ihtiyacı olan oksijeni sağlayacak miktarda kan bulamazsa bu durumun ilk işareti göğüs ağrısıdır. Yani anjina aslında kalbin ‘bende bir sorun var, bana yardım edin!’ feryadıdır.
İşaretler tipiktir
DİKKAT
Anjina çoğu zaman göğsün tam orta yerinde, göğüs kemiğinin arkasında hissedilir. Bazen basınç, sıkışma, daralma, ağırlık gibi bir duygu halidir. Ağrının göğsün sol tarafına genişçe bir alana yayılması, kendini sol omuz, boyun, çene ve sol kol yönünde hissettirmesi tipiktir. Genellikle bedensel bir çabadan sonra ortaya çıması beklenir. Seyrek olarak mideye, göğsün sağ bölümüne, hatta sırta yayılabilir. Ama prensip olarak göğsün sol bölümünde duyumsanması, sol omuz ve sol kola yayılması önemli özelliklerinden..
Ağrı için efor şart değil
ÖNEMLİ
Anjina genellikle yoğun bir bedensel çabadan sonra ortaya çıkar ama ortaya çıkması için bedensel aktivite yani efor her zaman şart değil. Ani ruhsal travmalar, öfke, kızgınlık atakları, ağır yemekler de ağrıya yol açabilir. Her şey yolunda giderken, çok keyifli olduğunuz bir zamanda bile ortaya çıkabilir. Hatta bazen mışıl mışıl uyurken uykunuzdan göğüs ağrısıyla uyanmanız da mümkün. Ağrıya bulantı, bitkinlik, terleme, baş dönmesi, göz kararması, solukluk, baygınlık hissi gibi işaretlerin eşlik etmesi çok daha ciddi bir durumun olduğuna işaret eder.
Başka nedenleri de var
BİR BİLGİ
Her göğüs ağrısının kalpten kaynaklanmıyor olabileceği de aklınızda olsun. Göğüsteki kas, kemik, eklem ve sinirlerle ilgili sorunlar da göğüs ağrısı yapabilir. Akciğer hastalıkları bazen göğüs ağrısına yol açabilir. Gastrit, ülser, özellikle de reflüden kaynaklanan ağrılar bazen kalp ağrılarına benzer göğüs ağrılarına sebep olabilir. Safra kesesi hastalıklarında, özellikle safra kesesi taşı ve iltihabı kalp ağrılarını taklit eden ağrılar oluşturabilir. Hiçbir sağlık sorununuz olmadan bu ağrıları hissetmeniz de mümkün. Özellikle stresli, endişeli kişilerde, panik bozukluğu olanlarda, çarpıntı ve sık nefes alma durumlarında kalp ağrısı zannedilen göğüs ağrılarıyla karşılaşmak olağan bir durum.
Ne yapmalı
KESİP SAKLAYIN
Benim önerim şu: Göğüs ağrısı her durumda ciddiye alınması gereken bir işarettir. Bilhassa;
* Göğüs ağrısıyla ilk kez karşılaşıyorsanız,
* Ağrı birden bire başlamışsa, gittikçe ağırlaşıyorsa, ağrı aralıkları daralıyor, ağrı atakları sıklaşıyorsa,
* Ağrınız yürüme veya efor çabasıyla belirginleşiyor, istirahata geçince kayboluyorsa,
* Ağrıya baş dönmesi, terleme, solukluk, gittikçe artan bitkinlik hali eşlik ediyorsa,
* Ağrıyı takiben bulantı ve kusmalar başlamışsa,
* Ağrıyla birlikte ilerleyici nefes darlığı varsa; işi ciddiye almalı ve süratle tıbbi yardım istemelisiniz.
Bunlar çok önemli
BİR UYARI
Göğüs ağrısı özellikle önceden kalp damar hastası olduğu bilinen birinde ilk kez ortaya çıkıyorsa daha da önem kazanır. Hipertansiyonu, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı olduğu önceden bilinen birinde ilk kez hissedilen göğüs ağrısı bir alarm işareti, bir acil durum belirtisi gibi değerlendirilmeli. Daha önceden kalp krizi geçiren birinde, bypass ameliyatı, stent uygulaması yapılmış kişilerde yeniden ortaya çıkan göğüs ağrıları hafif de olsa ciddiye almak gerek.
Paylaş