En büyük huzur başka büyük yok

Sağlığımıza dikkat ederek “son nefesi verene kadar” dik durup ayakta kalmak mümkün. Bu konuda yazılmış yüzlerce kitap, binlerce araştırma, bir o kadar da “uzun hayat reçetesi” olsa da “İLK BEŞ” hiç değişmiyor: Doğru beslenmek, daha sık ve bol hareket etmek, güzel bir uyku, stresi daha az, keyfi ve HUZURU bol bir hayat!

Haberin Devamı

BUGÜNDEN itibaren her sabah yeni güne başlarken kendinize şu cümleleri tekrarlamayı ihmal etmeyin: “Bugün daha dikkatli besleneceğim. Daha çok hareket edeceğim. Uykumdan asla taviz vermeyecek, beni üzen, geren, öfkelendiren her şeyden uzak kalmaya, daha hoş gören ve yargılayan, affedici biri olacağım!” Peki, bunların alt açılımları var mı?

 

Var ve siz çoğunu zaten biliyorsunuz. Biz yine de birkaçını hatırlatalım:

 

- Az yiyen, daha uzun yaşıyor. Daha sağlıklı, daha az hastalıklı bir yaşlılık sürüyor. Yükte hafif, pahada ağır şeyler yemek ve homidi gırtlak biri olmamak lazım. Her zaman sofradan “azıcık aç kalkmayı” alışkanlık haline getirin. Yavaş ve sakin yiyen biri olmayı hedefleyin.

 

Haberin Devamı

- Sık yiyen erken yoruluyor! Yaşınız ilerledikçe sık sık yemek yerine öğün aralarınızı açın. Hipoglisemi gibi bir sorununuz filan da yoksa ve doktorunuz da izin veriyorsa iki öğünle yetinmeyi deneyin.

 

- Çok yürüyen, daha sağlıklı oluyor. İşleyen her demir bırakın pas tutmayı 80’inde bile ışıldamaya devam ediyor. İnsan bedenine en uygun hareketin ise “yürümek” olduğu kesin. Kısacası “Durmak yok yürüyeceğiz”. Yavaş ya da hızlı. Düz, eğimli ya da yokuş. Sürekli ya da dinlene dinlene. Deniz kenarında, kırda ya da evde, AVM’de, havaalanında. 50'sinden sonra kazandığımız her yeni yaş için günde 500 adım daha ekleyeceğiz. Sağlık durumumuz müsaade ettiği ölçüde hareket edeceğiz. Yürüyemiyorsak, çömelme egzersizlerini ihmal etmeyeceğiz. Olmadı mı? Bir koltuktan diğerine yer değiştireceğiz.

 

- Uyku, beslenmek kadar mühim bir sağlık belirleyicisi. Hareket kadar vazgeçilmez bir ilaç. Stresten kaçmak kadar önemli bir iyi hayat faktörü.

 

- En büyük huzur. Sağlık bize bu dünyada lazım. Karnımızı doyurmak, fit, iyi ve güzel uykular çekmek de formda biri olmak da “dünyevi” işler. Bu dünyada da öbür dünyada da lazım olan tek şey var: “HUZUR”. Bu nedenle dünyevi şeyler için “bir tatlı huzur almaya geldik” şarkıları söyleyip kaybettiklerimiz için “Huzur içinde yatsın” demiyor muyuz? 

 

Haberin Devamı

AÇ KAL, UZUN YAŞA

 

SİZE iki tavsiyem var. İkisi de “faydası çok uygulaması zor” tavsiyeler. İtiraf edeyim bunları sürekli uygulayabilmeyi ben de her zaman beceremiyorum. Birincisi şu: Önünüze yiyecek veya içecek herhangi bir şey geldiği ya da canınız bir şey çektiğinde kendinize şu soruyu mutlaka sorun: “Yesem mi, yemesem mi?” Çünkü genelde “açlığımızı gidermek” ya da “ihtiyaçlarımızı karşılamak” için değil, gereksiz şeyleri gereksiz zamanlarda gereksiz yere yediğimiz için hastalanırız. Hemen arkasından da sıra ikinci soruya gelsin: “Daha azı ile yetinsem daha iyi olmaz mı?” Çünkü sadece gereksiz ve kötü şeyler yediğimiz için değil, lüzumundan fazla ve sık yediğimiz için sağlığımızdan oluruz. Yetmezmiş gibi üstelik bir de halsiz, yorgun düşer, yağlanır, kötü uyur, beklenenden daha az yaşarız. Özeti şudur: Başlıktaki öneri tabiî ki doğru ve uygulanabilir bir tavsiye değildir. Konuya daha bir dikkatinizi çekmek için böyle yazdım. Doğrusu şu: Az ye, uzun yaşa!

 

Haberin Devamı

PROSTATIN GIDA ŞİFRELERİ

 

- Daha bol ve sık domates yiyin. Domatesteki “likopen” maddesi prostat sağlığı için bir tür “doğal ilaç” işlevi üstleniyor. Pişirilmiş domatesin likopeninden bedenimiz daha çok faydalanıyor. Domates çorbası ve salça en mükemmel seçimler. 

 

- D vitamini desteği alın. D vitamini düzeyi ile prostat sağlığı arasında yakın bir ilişki var. D vitamini rezervinizi 50'li rakamların altına düşürmemeye gayret edin.

 

- Çinko ve selenyumdan istifade edin. İkisi de mükemmel antioksidanlar. Farklı merkezlerde yapılan çalışmalarda çinko desteğinin prostat kanserinden ölüm riskini yarı yarıya azaltabileceğini gösteren bulgular bile var.

 

Haberin Devamı

- Kızartmalara 'Hayır' deyin. Kızartmaların içinde her türlü sağlık zararlısı oluşabiliyor. Mesela trans yağlar. Mesela akrilamid. Mesela heterosiklikaminler ve polisiklik aromatik hidrokarbonlar. Izgara, kızartma her organa olduğu gibi prostata da zarar veriyor.

 

- Ete yüklenmeyin. Kırmızı etin aşırı tüketimi, hatta genelde hayvansal proteinlere fazlaca yüklenmek prostat kanseri riskini arttırabilir. Genetik mirasınızda prostat kanserine eğilim varsa et ve süt ürünlerini ölçülü tüketin.

 

- Prostat karetenoidden zengin sarı ve turuncu sebzelere de (Trabzon hurması, bal kabağı, havuç, kavun, sarı etli taze biber) bayılıyor.

 

EN KÖTÜ 10 BESİN

 

1- Beyaz şeker, nişasta bazlı fruktoz ve bunları ihtiva eden her türlü yiyecek ve içecek

 

Haberin Devamı

2- Beyaz un ve beyaz unlu her gıda

 

3- Yağda kızartılmış her türlü yiyecek. Özellikle de patates kızartması ve patates cipsleri. Sonra da un ve/veya şeker eklenip sonra da yağda kızartılan besinler

 

4- İşlenmiş etlerin her türlüsü. Özellikle de salam, sosis ve diğer kötü arkadaşları

 

5- Şeker eklenmiş her içecek: “Soğuk çay” ya da “limonata” gibi masum görünümlü olmaları fark etmiyor. Şeker eklenen her içecek içinde “sağlıklı” bir şeyler olsa da “sağlıksız” hale geliyor. Özellikle de “kola” ve “meyve aroması” gibi “katkı” içeren şekerli içeceklere dikkat etmeniz gerekiyor. Taze sıkılmış meyve sularının da ½ su bardağından (100cc) fazlası zarar veriyor, doğrusu ¼ su bardağını geçmemeniz.

 

6- Un, şeker ve margarin eklenmiş her türlü atıştırmalık, gofretler, karamelize şekerler, jel yapısındaki her türlü atıştırmalık paketlenmiş kekler, browniler ve şeker eklenmiş fındık ezmeleri de bu gruba dâhil edilmeli

 

7- Pirinç pilavı ve beyaz pirinçle yapılan yiyecekler

 

8- Yoğun tuz içeren her türlü besin ve içecek

 

9- Ateşte yanmış her türlü besin: Özellikle ateşle temas edip karamelize olan veya yanan unlu ürünlere (kızarmış ekmek), tencerenin dibindeki yanmış pilava ve yanmış et ürünlerine dikkat

 

10- Şeker lezzet arttırıcı ve yağ eklenmiş her türlü hazır sos

 

En iyi 10 besin

 

1- Sebzeler (özellikle de en taze ve en renklileri)

 

2- Lahana grubu besinler (karnabahar ve turp dahil)

 

3- Taze ve renkli meyveler, özellikle de böğürtlen grubu, nar, çilek vb. küçük ve taneli olanlar

 

4- Kuru baklagiller (Kuru fasulye, barbunya, börülce, maş, bakla, nohut)

 

5- Soğan ve yol arkadaşları (sarımsak, pırasa)

 

6- Domates ve doğal salça

 

7- Zeytin ve zeytinyağı

 

8- Yumurta

 

9- Kuruyemişler (ceviz, badem, fındık, yerfıstığı)

 

10- Balık

 

 

Yazarın Tüm Yazıları