Paylaş
İkincisi sağlık sorunlarımızın neler olduğunu anlamak, sağlık risklerimizi bulmak. Üçüncüsü risk takibi yapmak. Dördüncüsü uygulanan tıbbi tedavileri izlemek. Beşinci nedene gelince...
Ömrümüz uzadı! Ortalama yaşam süresi neredeyse 80’li, 90’lı yıllara dayandı. Bu iyi bir şey ama uzun ömürlü olmanın daha yüksek oranda bellek, görme, işitme, cinsel güç, kas, kemik kitlesi kaybı, doku ve organ zayıflığı, daha yüksek oranda Alzheimer, Parkinson hastalığı, diyabet, hipertansiyon, kanserler, romatizmal-artritik sorunlar, kalp-damar hastalıkları anlamına geldiği de doğru.
İşte bu nedenle çoğu kişi yaşlılık dönemini yukarıda saydığımız sağlık sorunlarının gölgesinde geçirmek, daha açık bir dille az gören/görmeyen, az duyan/işitmeyen, belleği zayıf/bunamış, eklemle ri hasarlı/günlük işlerini bile yapamayan, başkalarına muhtaç yaşayan, en azından yaşam kalitesini ciddi ölçüde kaybetmiş yaşlılar olarak yaşamak istemiyor.
Bu sorunlara erken dönemde tanı konulmasını, mümkünse önlenmesini, önlenemese de yavaşlatılmasını, etkilerinin hafifletilmesini arzu ediyor. Doğal ve kabul edilebilir bir istek.
KORUNMAK HEM KOLAY, HEM UCUZ
Modern tıp, hastalıklar ortaya çıkmadan önce risk faktörlerini belirleyip gerekli önlemleri alarak ya da bunları çok erken dönemde teşhis edip ortadan kaldırarak daha sağlıklı bir hayat geçirmenizin gayreti içinde.
Bu görüş, yani “sağlığı korumanın tedavi etmekten daha kolay olduğu” fikri yeni doğmuş değil.
Bin yıldan daha önce hekimlik sanatının ilk ustalarından Galen “Önce sağlığımızı nasıl koruyacağımızı, sonra hastalığı en iyi ne şekilde iyileştirebileceğimizi düşünmeliyiz” diye yazmış.
Hastalıkları önlemek veya erken teşhis etmek amacıyla düzenli-periyodik sağlık kontrollerinden geçme düşüncesini ise 1900’lü yılların başında ilk kez Amerikalı doktor George Goult’un araştırmaları gündeme getirdi.
Dr. Goult’un fikirleri, Amerika’da kısa sürede benimsendi. Özellikle son 50 yılda ortalama Amerikalı’nın bile rutin hayatının bir parçası oldu.
SAĞLIĞINIZI İZLEYİN!
Bugün milyonlarca insan her yıl hiçbir sağlık sorun olmadığı halde sadece muhtemel sağlık sorunlarını öğrenmek veya gözden kaçabilecek sağlık problemlerini erken dönemde yakalamak amacıyla sağlık taramalarından geçiyor.
Tarama amacıyla sağlık kontrollerinden geçmenin yaygın olarak bilinen adı “check-up”.
Bu taramalar son yıllarda bizde de pek popüler oldu. Özellikle şehirlerde yaşayan halkımızın imkânı olan kesimleri bu işi ciddiye alıyor.
Sağlıklı ve huzurlu bir hayat sürmenin pek çok yol veya yöntemi var ama bunların en başında “sağlığı izlemek” ve “eldeki verilere uygun hayat tarzı değişimleri yapmak” geliyor.
Doğru beslenmek, iyi uyumak, bir aktiviteyi düzenli şekilde yapmak, stres düzeyini azaltmak çok önemli şeyler.
Sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşamak, huzurlu, keyifli, olumlu, korku ve endişeden, güvenlik kaygısından uzak bir hayat sürmek şart!
Ama bütün bunların yeterli olup olmadığını anlamanın güvenilir bir tek yolu var:
Sağlığı kontrol etmek ve izlemek! İşte “check-up” diye adlandırdığımız kontroller bize bunu sağlıyor.
Hastalıkları önlemede 10 emir (*)
KESİP SAKLAYIN
Harvard tıp okulu uzmanlarından Dr. Harvey Simon’a göre hastalıklardan korunmak ve sağlığınızı güçlendirmek adına uymanız gereken ilk 10 emir şunlar:
1. Sigaradan, tütünden ve yasa dışı uyuşturuculardan uzak durun.
2. Düzenli egzersiz yapın.
3. İyi beslenin.
4. Kilonuzu koruyun. İnce kalın.
5. Alkol tüketiminizi sınırlayın.
6. Arabada emniyet kemerinizi bağlayın, dikkatli araba kullanın.
7. Radyasyona, mor ötesi ışınlara, kimyasal zehirlere ve diğer çevresel risklere karşı dikkatli olun. Bu risklerle karşılaşma olasılığınızı azaltın.
8. Fazla stresten kaçının.
9. Cinsel yoldan bulaşan hastalıklara karşı korunun.
10. Bedeninize kulak verin, sıkıntı işaretlerinizi doktorunuza bildirin, önleyici ve koruyucu tıp hizmetinden yararlanın.
(*) Yorulmadan Egzersiz / Optimis Yayınları / İstanbul
Bunlar da çok önemli
UNUTMAYIN
Ben ‘10 emir’e beş madde daha eklemenizin gerekli olduğunu düşünüyorum.
1. Uykunuza özen gösterin/ İyi ve kaliteli uykudan taviz vermeyin.
2. İnanç dünyanızı zenginleştirin/manevi yanınızı güçlendirin.
3. Sosyal bağlarınızı çoğaltın, sıkılaştırın, sağlamlaştırın.
4. Aidiyet duygularınızı beslemeyi ihmal etmeyin.
5. Huzuru hedefleyin.
Paylaş