Bu salgının gizli kahramanları da var

Eğer (M)esafe, (İ)zolasyon ve (M)aske konularındaki ısrarımızı sürdürür, bu üç meseleye ‘MİM koymaya dikkatle devam edersek’ yolumuz açıktır.

Bu görünen başarının bir değil, birçok kahramanı var: Süreci başından beri yöneten Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, ona stratejik konularda bilgi verip danışmanlık yapan Bilim Kurulu, hastanelerimizde kan ter içinde görev yapan sağlıkçılarımız ve biz halkımız sürecin ‘görünen kahramanlarıdır.’

Sürecin bir de ‘gizli kahramanları’ var: Filyasyon çalışanları. Temas zincirini çözüp kırmak için adeta ‘dedektif gibi’ koşuşturan genç, çalışkan, fedakâr arkadaşlarımız. Onlara destek olmaya devam edelim. Çünkü salgına yaptırmayı başardığımız ‘acı fren’de onların da emekleri, alınterleri var.

Hepsine kucak dolusu sevgi, yürek dolusu teşekkür. Bilsinler ki bu salgının tarihini yazanlar, başarı fotoğrafında onlara da kocaman bir yer ayıracaklar.

Ve bilsinler ki asla unutulmayacaklar!

BİR NOT: SİZE İKİ İYİ HABERİM VAR

REHAVETE kapılmayacağınızı, ipin ucunu bırakıp ‘sürece MİM koyma kararınızı’ sürdüreceğinizi, ‘mesafe, izolasyon, maske’ konularında taviz vermeyeceğinizi düşünerek haftaya size iki güzel haber duyurarak başlıyoruz...

İYİ HABER 1: RAKAMLAR DÜŞÜYOR

Son birkaç gündür salgın rakamları bize ‘Önünüz açık!’ diyor. Günlük hasta sayımız yavaş da olsa düşüyor, vaka artış hızımız da yeni hasta sayımız da bugüne kadar ulaştığımız en düşük rakamları gösteriyor. Günlük vaka artış oranımız ‘1.1’i gördü. İyileşen hasta sayımız her gün artıyor. Aktif hasta rakamlarımız 40 binlerin altını zorluyor. Kısacası gidişimiz iyi.

İyi yoldayız. Yeter ki rehavete kapılmayalım, yeter ki tedbiri elden bırakmayalım.

İYİ HABER 2: BU VİRÜS SICAĞI SEVMİYOR

Haber kanalı Sputnik’ten gelen şu bilgi de iç rahatlatıcı: Rusya İnsan Sağlığı Kurumu, yeni tip korona virüsün 30 derecenin üzerindeki hava koşullarında bulaşıcı aktivitesini kaybettiğini açıklamış. Aynı açıklamada ‘güneş ışınları ile düşük nem oranının da virüse güç kaybettirdiğinin’ altı çizilmiş.

BİR BİLGİ: 10 MADDEDE FİLYASYON NOTLARI
İLK 5: TÜRKİYE GENELİNDE 6 BİN EKİP ÇALIŞTI

1. Sağlık Bakanlığı Türkiye genelinde 6 bine yakın filyasyon ekibiyle taramaları sürdürüyor.

2. Sadece İstanbul’da bin 200’den fazla takım görev yapıyor.

3. Her ekip 2-4 sağlıkçıdan oluşan sıkı bir işbirliği içinde çalışmalarını yürütüyor.

4. Ekipler, tarama süresince mahalle mahalle, sokak sokak, ev ev dolaşıp bilgilendirme yapıyor. Örnekler alıp destek veriyor.

5. Ekip çalışanları, hasta tespit edilen her noktaya gidiyor. Detaylı sorgulamalarla iz sürüyor.

İKİNCİ 5: BU BAŞARIDA AKIL VE ALINTERİ VAR

1. Ekipler, nezaketle yürüttükleri sorgulamalarla, pozitif kişilerle temas edenleri tek tek belirliyor.

2. Bu sayede, başka muhtemel hastalar, hasta adayları ve gizli taşıyıcılara ulaşma şansı yakalanıyor.

3. Onların tedavileri ve izolasyonları sayesinde virüs adeta sımsıkı kuşatılıyor.

4. Temas zincirindeki her bir kişiyle tek tek, yüz yüze, birebir konuşuluyor, gerek görülenlere gönüllü tecrit uygulanıyor. Neticede yeni bulaşmalara imkân tanınmıyor.

5. Kısacası, filyasyon çalışmalarına katılan her takım adeta birer ‘dedektif timi’ gibi çalışıyor. Bugün, her akşam sevinerek izlediğimiz rakamsal düşüşlerde işte bu gizli kahramanların akıl ve alınterleri var.

OKUR SORUSU: VEREM AŞISI SALGINDA BİZİ KORUYABİLİR Mİ

VEREMDEN korunmak için uygulanan BCG aşısı, ‘doğal bağışıklık sistemini’ uyararak virüslerle oluşan solunum yolu enfeksiyonlarında bizim için ‘koruyucu bir şemsiye’ görevi yapabiliyor. Ayrıca pandeminin coğrafyasını inceleyen uzmanlar, ‘BCG aşısının zorunlu olduğu ülkelerde’ salgının daha az zayiatla atlatıldığına işaret ediyorlar.

Diğer taraftan, yeni geliştirilen özel ve farklı bir BCG aşısının (VPM 1002) bağışıklık sistemini harekete geçirerek yeni koronavirüs gibi virüslerle oluşan enfeksiyonları zayıflatabileceğini gösteren kanıtlara da ulaşıldı.

BİR SORU: VİRÜSÜN GÜCÜ AZALDI MI

SADECE Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı günlük raporlar değil, sahada bizzat çalışıp ter döken hekim arkadaşlarımdan da iç açıcı haberler var. Dün onlardan biriyle, tecrübeli KBB uzmanı Dr. Süreyya Şeneldir ile konuştum. Süreyya Hoca salgının ilk gününden bu yana sahada ve dün bana bakın neler anlattı:

“Virüsün bulaştırma yeteneği ilk günlerde 1’e 16 idi, şimdilerde ise en fazla 1’e 1 gibi görünüyor. Anlaşılan o ki iyi yönde bir mutasyon söz konusu ve bu virüsün hasta etme yeteneğini azaltıyor. Tedbirleri bırakmaz isek salgında bundan sonrasında işimiz daha kolay gibi görünüyor.”

Dr. Şeneldir’in görüşlerini onaylayan, onunla aynı kanaatte olan daha pek çok uzman var. Benim kanaatim de bu yönde.

Umalım ki öyle olsun...