Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

Son zamanlarda sağlıkla, özellikle sağlıklı yaşlanma ile ilgilenenlerin çok sık duyduğu yeni bir sözcük var: EPİGENETİK!

Haberin Devamı

Bu sözcük yaşam tarzımızda yani beslenmemiz, aktivite düzeyimiz, stres yönetimi becerimiz ve uyku kalitemiz gibi alışkanlıklarımızı etkileyen bazı seçimlerimizin genlerimiz üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkilerini ifade ediyor. Yani yüzlerce yıl önce Yunus Emre’nin “Bir ben vardır, benden içeri” deyişini doğrularcasına yaşam tarzımızdaki bazı değişimlerin genetik mirasımızı etkileyebileceğini anlatıyor. Peki, neden ve nasıl?

Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

HATIRLATMA

EPİGENETİK NASIL DEVREYE GİRİYOR

Hatırlayalım, soğuk-sıcak şoklamalarıyla kısa, orta ya da uzun süreli tıbbi açlık travmalarıyla ya da aralıklı yüklenme gibi egzersiz farklılaştırmalarıyla iyi genlerimizi aktive edebiliyor/coşturuyor, kötü genlerimizi baskılayıp susturabiliyoruz. Bu işin temelinde de epigenetik mekanizmaların rol oynadığını biliyoruz. Ama şimdi anladık ki bu epigenetik mekanizmaları bazı özel besinlerle de olumlu ya da olumsuz yönde harekete geçirmemiz mümkün. Bunun yolu da “DNA metilasyonu” olarak adlandırılan bir süreci doğru ya da yanlış yönetmekle ilgili.

Haberin Devamı

Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

İYİ BİLGİ

BESİNLER BİZİ SADECE BESLEMİYOR!

Beslenme süreçlerimizi etkileyen ana faktör zannettiğimizin aksine sadece besinlerdeki “kalori miktarı” değil. Daha da ileri gidelim. Beslenmemiz ile sağlığımız arasındaki ilişkiyi belirleyen şey de esas olarak besinlerin “protein, karbonhidrat, yağ zenginliği” de değil. Besinler yani yiyip içtiklerimiz DNA yazılımımızı da yani genetik şifrelerimizi de doğrudan etkileyebiliyor. Yani biz genetik bestemizi icra ederken/yaşamımızı sürdürürken bazı besinler DNA yazılımımızdaki bazı genlere “Sen sus!” derken diğer bazılarına da “Şimdi sen devreye gireceksin!” emrini verebiliyor. Bunu da sihirli bir sözcükle “METİLASYON” olarak tanımladığımız süreçlerle genlere metil grupları ekleyerek veya çıkararak yapıyor. Özetle vücudumuzda daha doğrusu DNA’larımızda/genetik kodlarımızda doğuştan gelen o mucize şifreleri ve muazzam bilgeliği doğru besinler seçerek güçlendirmemiz ya da kötü besinlerle küstürmemiz ve hasta etmemiz biraz da bizim elimizde. Yani uzun süredir sık sık tekrarladığımız gibi zannedildiğinin aksine DNA değiştirilemez bir kader değil. Peki, o besinler neler? İçindeki mucizeler hangileri?

Haberin Devamı

Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

KISA BİLGİ

ANAHTAR ‘DNA METİLASYONU’DUR

Epigenetik mekanizma, genlerin de üstünde hareket ederek bizi iyi ya da kötü yönde yaşlandıran muazzam bir sistem. Bu mekanizmayı etkileyen en önemli faktörlerden biri ise “DNA metilasyonu”. DNA metilasyonu olarak adlandırılan süreçler devreye girdiklerinde genetik şifrelerimizin yazılı olduğu DNA’mızdaki bazı genler açılırken/devreye girerken, bazıları kapanıyor/fonksiyon göremez hale geliyor. Genleri bu yönde etkileyen farklı besinlerin daha doğrusu besinsel bazı mucize moleküllerin olduğu ise son yılların en önemli ve heyecanlandırıcı bilimsel çalışma alanı. Genlere “metil grupları”nı ekleyerek veya çıkararak onları “susturan ya da coşturan” yani “devreye sokan ya da kapatan” bu gibi besinlere EPİGENETİK BESİNLER deniyor. Peki, bu besinler neler ve nasıl çalışıyorlar? Genlerimizi neden ve nasıl etkileyerek bizi hasta ya da sağlıklı kılabiliyor, iyi ya da kötü yaşlandırabiliyor? Bu işin mekanizması aslında zannedildiği kadar karmaşık değil. Sürecin anahtar 2 sözcüğü var: METİLASYON ve DENGE.

Haberin Devamı

Bu besinler genlerde çok fazla ya da çok az metilasyona müsaade etmiyorlar. Denge burada da en önemli faktör, en önemli belirleyici unsur. Bütün mesele metilasyon dengesiyle ilgili.

Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

ÖNEMLİ

BESİNLERİNİZİ İLAÇ YAPIN

Hipokrat binlerce yıl sonra yine haklı çıktı. O bize “Besinlerinizi ilaç yapın, onlara ilaçlar gibi yaklaşın” demişti. Hipokrat’ın bu tavsiyesinin önemi “epigenetik beslenme kavramı” ile bir kez daha doğrulandı. Bazı besinlerin DNA yapılanmalarına/genlere metil grupları ekleyerek onları sağlıklı hale getirdiği ve bizi daha iyi yaşlandırdığı, bazı besinlerin ise DNA yapılanmasındaki genlerden metil gruplarını çıkararak o genleri daha sağlıklı fonksiyonlara yönlendirdiği anlaşıldı.

Haberin Devamı

Beslenmede yeni bir çağ başlıyor

Bu besinlere EPİGENETİK GIDALAR/EPİNÜTRİENTLER adını veriyoruz. Peki, o mucize moleküller neler? Ve biz hangi besinleri yiyip içerek o olağanüstü faydalı, o sağlık pınarı, o hastalık freni, o ömür uzatıcı muazzam moleküllere ulaşabiliriz? Detaylı ve anlaşılabilir net yanıtları bir sonraki yazımıza bırakıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları