Ağrısız kalp krizi olur mu?

Son yıllarda kadınların neredeyse yarısında, erkeklerin de en az dörtte birinde kalp krizi esnasında en ufak bir ağrının olmadığı saptandı.

Haberin Devamı

“Ağrısız kalp krizi” denilen bu durum çok önemlidir. Çünkü ortada uyarıcı bir ağrı durumu olmadığı için kriz gözden kaçabilir.

Göğsümüzün ortasına saplanan bir ağrı, anında kafamızı karıştırır. Biraz da korkutur. Çünkü iyi biliriz ki kalp krizinin en önemli belirtisi göğüs ağrısıdır.
Bu bilginin eksik olduğu son yıllarda daha iyi anlaşıldı. Çünkü kadınların neredeyse yarısında, erkeklerin de en az dörtte birinde kalp krizi esnasında en ufak bir ağrının olmadığı saptandı.
“Ağrısız kalp krizi” denilen bu durum çok önemlidir. Çünkü ortada uyarıcı bir ağrı durumu olmadığı için kriz gözden kaçabilir. Neticede, problemin çözümü uzar ya da sorun ciddiye alınmaz. Bu da ya hayatın kaybı ya da ciddi bir sakatlık anlamına gelir.
Ayrıca kalp krizine ilişkin ağrının ille de kalbin üzerinde ya da göğsün ön bölümünde olmayacağını da bilmemiz lazım.
Kalp krizine bağlı ağrılar çenede, boynun sol bölümünde, sol omuzda, sol kolda hatta yalnızca sırt bölgesinde, kürek kemiklerinin tam orta kısmında hissedilebiliyor.
Seyrek de olsa sağ kaburga yayı altına yerleşmesi nedeniyle safra kesesi iltihabıyla karıştırılan ya da “safra koliği” diye geçiştirilen kalp ağrıları bile var.
Eğer ailenizde erken yaşta kalp ölümleri, kalp krizleri geçirenler, bypass ameliyatı olanlar varsa, şeker, kolesterol, tansiyon hastasıysanız, aşırı sigara içen biriyseniz, önceden bir kalp krizi geçirdiyseniz göğüs ağrısı dışında şu işaretlere de dikkat edin:
-İlerleyici bitkinlik.
-Nefes darlığı.
-Özellikle halsizlik ve yorgunlukla birlikte olan zor ve güç nefes alma hali.
-Bu iki duruma eşlik eden terleme, bulantı, baş dönmesi, ayakta duramama, kendini ciddi biçimde kötü hissetme durumu.
-Geçici şuur kaybı.
-Birdenbire ve sebepsiz yere ortaya çıkan nefes darlığına işaret eden göğüste sıkıntı duygusu.

KOLESTEROLÜ DÜŞÜRMEK YETMEZ

Birçok kişi “normal kolesterol=sağlam kalp” formülüne inanıyor. Kanda toplam kolesterol seviyesinin normal sınırlar içerisinde olması, iyi kolesterolün 50’den yüksek kötü kolesterolün 130’dan düşük, trigliseridin 200’ün altında bulunması damar sağlığı açısından “iyi bir şey” ama “her şey” değil! Damar sağlığını etkileyen ve en az kolesterol kadar önemli daha pek çok faktör var. Mesela sigara... Sigara içiyorsanız, kolesterolünüzün normal olmasına güvenmeyin. Sigara içmeyen ama kolesterolü hafif ve orta derece yüksek olan birinin kalp sağlığı riski, sigara içen fakat kolesterolü normal olan birinden daha azdır.
Kan şekeri yüksekliği de en az kolesterol yüksekliği kadar önemli bir risktir. Araştırmalar, tokluk şekeri yüksekliği ile seyreden “glukoz tolerans bozukluğu” olan biri olmanın bile en az kolesterol sorunu kadar önemli bir risk faktörü olduğunu gösteriyor.
Hipertansiyon da çok önemli bir koroner riski. Tansiyon yüksekliği arttıkça ve yüksek tansiyonla geçirilen süre uzadıkça risk daha ciddi hale geliyor.
Kısacası sadece kalbinizi güvence altına almanız için şekeri, tansiyonu, kiloyu da izlemeniz, sigaraya ise el sürmemeniz gerekiyor.

Haberin Devamı

Hücreleriniz yaşlanınca siz de yaşlanırsınız

Haberin Devamı

Hepimiz yaşlanacağız. Yaşlanmayı durdurmak olası değil. Doğru olan iyi ve sağlıklı yaşlanmak. Bunu başarmanın yolu hücrelere iyi bakmaktan geçiyor.
Bedeninizde ortalama 3 trilyon kadar hücre var. Her hücrenin de bir zarı ve bir çekirdeği. Hücre zarına hücre duvarı da deniyor. Onun sağlam olması çok önemli. Çünkü zar yaşlanınca hücrenin içindekileri korumakta güçlük çekiyor.
İçinde DNA şifreleri yani genetik kodlar bulunan çekirdek en önemli bölüm.
Çekirdek hücrenin içinde sitoplâzma diye isimlendirilen tuzlu bir sıvının içinde yer alıyor. Bu sıvı kısım durağan bir yapı değil.
Hücrenin bağışıklık fonksiyonlarının yürütülmesi, bazı proteinlerin üretilmesi, enerji üretiminin sürdürülmesi ve biriken artıkların atılması bu sıvı kısımda yer alan küçük organcıklarla (organel) sağlanıyor.
Söz gelimi mitokondri adı verilen enerji üretim tesisi bu sıvı kısmın içinde bulunuyor.
Bedenin diğer hücrelerinden gelen iletileri alan ve bunları hücrenin uygun yerlerine aktaran, oluşan kimyasal yanıtları hücre dışına gönderen yapılar da bu bölümde yer alıyor.
Proteinlerin, hormonların üretilmesi de bu sıvı kısımda gerçekleşiyor. Bütün hücreler üç aşağı beş yukarı birbirine benzediği için de kalbiniz için iyi veya kötü olan bir şey beyniniz veya cinselliğiniz için de iyi veya kötü oluyor.
Çünkü bütün hücreler, birlikte çalışarak, birbirlerinden etkilenerek bir bütün halinde, bedeninizi sağlıkla çalıştırmak amacında.
Eğer iyi yaşlanmak istiyorsanız hücrelerinize iyi bakmalısınız.
Dengeli beslemeli, aktivite yapmalı, verimli bir uyku düzenine sahip olmalısınız.

Yazarın Tüm Yazıları