Mis gibi kafa

Kayahan’ın kızı Beste Açar “2. Sayfa” programına konuk oldu dün.

Programı açtığım anda belki de en ilginç dakikalara denk geldim. Daha ilginci pek mümkün değil zaten.

Diyor ki Beste:

“Enerji çok mühim mesele... Enerjiyle kendi kendimizin yüzünü gerebiliriz. Gözünün rengini değiştirenler var. Kolunuz kesilse yerine kolunuzu bile çıkartabilirsiniz.”

Beste...

Enerji mühim mesela bir tek o konuda haklısın.

Ama senin anladığın enerjiyle diğer insanların anladığı enerji çok farklı şeyler galiba.

Yüz germe operasyonu nasıl enerjiyle oluyor?

Ya bir insan göz rengini nasıl enerjiyle değiştirebiliyor, nasıl...

Kolu kesilse nasıl kol çıkartıyor?

Bu sözlerinden önce çocukluğunu da anlattı Beste. “12-13 yaşlarımda odamın penceresinden geldiler ve beni uzay araçlarına götürüp, üzerimde testler yaptılar” dedi.

Yani mesele çoook eskilere dayanıyormuş.

Hatta onu kaçıranları, uzun boylu, gri renkte varlıklar diye tarif etti.

Ben şu son 3-4 yıldır böyle bir kafaya erişmek istiyorum...

Böyle bir dünyada yaşamak, inanmak istediklerime inanmak hatta insanları buna inandırmaya çalışmak...

Kesilen kolu çıkartmayı, göz rengimizi değiştirmeyi, yüzümüzü gerdirmeyi bırak Beste.

Sen ne olur bu kafaya nasıl geliyorsun onu anlat bizlere.

Çok ihtiyacımız var...

Ayıp olmasın diye

Ayıp olmasın diye evlendim, ayıp olmasın diye ilişkilerimden vazgeçmedim” demiş Özge Borak.

Aslında demek istiyor ki bir yolda yürüyorum bu yol yol değil onu da biliyorum. Ama vazgeçemiyorum. Bu anlayış uçuruma sürükler insanı. Psikolojisini altüst eder.

Bu olaydan kıssadan hisse çıkarmak gerekiyor... Siz siz olun ayıp olmasın diye...

* Arkadaş masasına bile oturmayın...

* Tatile falan gitmeyin...

* İstemediğiniz filmi bile seyretmeyin...

* Sevmediğiniz bir yemeğin tadına dahi bakmayın...

* Gülmeyin mesela ayıp olmasın diye...

* İlişki yaşamak hele ki evlenmek onları hiç saymıyorum çünkü asla yapmayın...

* Gerek yok böyle mevzularda başkasını mutlu etmeye çalışmaya. Sizsiniz ‘biricik’ olan...

İstemediğiniz en ufak şeyi bile yapmayın.

Boğaz iftarı

İstanbul’un Boğaz hattına Arnavutköy’e yepyeni bir soluk getirdi Danış Restoran... Ramazanda çok gittim.

Fark ettim ki iftar için çok tercih ediliyor. E biz aslında kebapçı toplumuz...

Şirket iftarları, uzun aile masaları, eş dost sohbetleri artık o civarda Danış’ta yapılıyor.

Bölgenin balık restoranı üzerine olan ağırlığını kırmayı başarmışlar. Ben katıldığım tüm iftar sofralarından çok keyif alarak kalktım. Çünkü birçok yerde yemeklerin yetişmediğini, o kalabalığa garsonların ayak uyduramadığını, mutfakta kaos üzerine kaos çıktığını biliyordum.

O yüzden profesyonel ekibiyle Danış giden herkesten aynı olumlu tepkiyi alıyor.

İyi gelecekler listesi

* Mısır Sharm el Sheikh’de bulunan Rixos Otel’de yaz sezonunu açmak...
* Alaçatı The Stay Warehouse’da 3 gün kafa dinlemek...
* Six Senses Kaplankaya’daki sağlıklı yaşam kamplarına katılmak...
* Antalya’nın özellikle de Belek’in en yenisi Cullinan Hotel’de bir hafta sonu geçirmek...
* Kıbrıs Girne’deki Kaya Palazzo otelin tadını çıkarmak...
Bu liste içinden 2-3 maddeyi bile gerçekleştirmek ‘feci iyi gelir insana’ kesin...

Alçaklık

Eski sevgilinin...
* Mutsuz olmasını istemek.
* Hayatında bir düzen tutturamaması için dualar etmek.
* Boşanınca kıs kıs gülmek...
* Evliyken sosyal mesajlarla huzurunu bozmaya çalışmak.
* Sağda solda arkasından konuşmak.
* Ona hediyeler aldım, para verdim sohbetlerini masalara meze yapmak...
En üst perdeden alçaklıktır.