İbretlik bir kıskançlık hikayesi

◊ Televizyon programlarında konuştu yetmedi, arkadaş ortamında dedikodusunu yaptı durmadı.
Şimdi sıra sosyal medya hesabından hakaret içerikli paylaşımlar yapmaya geldi.
Defne Samyeli’nin yıllar önce televizyonda yaptığı bir dansın görüntülerini paylaştı Akgül.
Güya küçümsedi, toplum önüne atıp ezmeye çalıştı.
“Dünyanın hangi ülkesinde ‘fetiş’ program yapan kadın saygı görür” dedi. İyi bir eğitim alamamış diyerek de aşağıladı.
Yeter mi, yetmez tabii.
Son olarak bizlere laf dokundurdu Seda Akgül...
“Eyy Türk halkı, dikkat edin kimi yücelttiğinize” mesajını paylaştı.
Şimdi insana demezler mi
◊ Durup dururken ne alaka diye?
◊ Kıskanıyor musun, derdin ne diye?
◊ Otur köşende, millete sataşma diye?
Çekememezlik çok büyük bir hastalık.
“Ben daha iyiyim niye yokum” büyük bir kibir.
Ama ‘o geçmişte çok hata yaptı’cılık büyük bir kıskançlık.
Yapmayın!

Kafamda deli sorular

Tarkan’ın aşı yaptırırken paylaştığı fotoğrafı gördüm. Kısa süre sonra da Harbiye konserlerine başlayacağı haberini aldım megastar’ın.
Şeytanın avukatlığı deyin isterseniz ama sormadan edemiyorum...
6 Eylül’de artık aşısız olanlar ne konsere gidebilecek ne de sahneye çıkabilecek.
Acaba diyorum Tarkan, eylül sonrası için planlanan konserleri öncesi stratejik bir hamleyle mi aşı oldu?
Sahneye çıkamam endişesiyle mi aşı koltuğuna oturdu? Olur mu olur?
Amaaaan olsun da zaten.
Geç olsun güç olmasın.

İstanbul’un yeni tarzı

Eskiden ‘Hazine’ vardı, gidip canlı müzik eşliğinde hoplayıp zıplardık.
Eskiden ‘People’ vardı, gidip masada oturmalı, yemekli bir eğlence için oraya koşardık. Pandemiyle birlikte canlı müzik keyfimiz bitti gitti.
Bu iki mekanın da sahibi olan Tayfun Topal, modası geçen mekanları jet hızıyla değiştirdi.
Taksim-Elmadağ’daki ‘People’ı yıkıp ‘Ginza’ adında bir mekan açtı. Artık canlı müzik yok ‘etnik house müzik’ var.
Artık pizza, makarna yok ‘noodle, suşi, ördek’ var.
Asya mutfağının İstanbul’daki son ve iddialı temsilcisi oldu Ginza.
Peki dikkatimi neler çekti:
◊ Mekanın girişindeki dev heykel bir fotoğraf çektirme alanı olmuş.

◊ DJ kabininin hemen yanında bulunan bir başka heykel, müziğin ritmine kendinizi kaptırdığınızda size eşlik eden bir figür haline gelmiş.
Üstelik şimdilik sadece yemek yenebilecek kısmı açık Ginza’nın.
Kısa süre sonra, yani gece kulüplerinin açılmasıyla Ginza’nın kulüp kısmı açılacak.
Duyduğuma göre kulüp kısmında farklı bir konsept hazırlamış Topal. DJ kabininin arkasında 3 ya da 4 loca bulunacak. Ve onlar gecelik 20-30 bin lira arasında bir fiyatla müşterilere satılacak.
Şöyle olacak aslında...
Siz bir arkadaşınızı arayacaksınız, “geldim neredesin” diyeceksiniz, o da size “back”teyim gel diyecek.
Önce kısa süreli bir şaşkınlıkla “back” mi diyeceksiniz. Ama zamanla alışacaksınız.

İster kafa dinleyin ister kafa dağıtın

Genelde Alaçatı, Çeşme arasında gidip geliyoruz ama İzmir’in bir ucundaki Özdere’yi ve oradaki Kesre Koyu’nu ihmal ediyoruz.
Tam zamanı şimdi aslında. Sakinlik hakimken gitmeli.
Özdere’de konumlanan Club Marvy kapısından girişten çıkışa kadar farklı bir deneyim sunuyor.
Alışılmışın dışındalar.
Mesela otelin hayli büyük bir ‘adult’ yani yetişkinlere özel bölümü var.
Orayı tercih ederseniz yeni nesil bir eğlecenin içinde buluyorsunuz kendinizi. Plaj özel, müzikler yeni nesil.
Yok ben çocuğumla gideceğim diyorsanız o zaman Aqua Park’tan çocuk plajına kadar başka bir dünyada tatilinizi yapıyorsunuz.
Mesela, Roma’nın Michelin yıldızlı kadın şefi Cristina Bowerman’ın Buono.italiano’su da Club Marvy’nin içine konuşlanmış.
Bana çok radikal bir karar gibi gelmişti ama oteldeki iyi iş yapan mekanların başında geliyor İtalyan restoranı. Yani aslında bildiğimiz tatil ruhunu değiştirmek istiyor Marvy ekibi.
Zeytin hasat döneminde misafirlerle beraber alana çıkıyorlar, birbirinden özel yemek tariflerini usta şeflerin workshop’larıyla görsel bir şova dönüştürüyorlar, caz müzik severlere sık sık canlı caz dinleme imkanı sunuyorlar.