Paylaş
Tıpkı Squid Game gibi o da Kore yapımı. 24 saatlik izlenme sayısı, Squid Game’i geride bırakmış. Yok daha iyi diziymiş de, yok ortalığı yıkıp geçecekmiş falan da...
İyi bir Kore dizisinden sonra yayına giren bir başka Kore dizisi her zaman izlenir.
Çünkü insanlar bir önceki heyecanı ararlar. Bu yüzden şans verirler. Fakat günün sonunda hayal kırıklığı garantidir.
Tıpkı uzun bir ilişkiden sonra yaşanan ilk ilişkinin dikiş tutmaması gibi.
Son zamanlarda dizi ‘alt metinleri’ seyircileri çok etkiliyor. Yani yapımcı, yönetmen, senarist tarafından açıkça belirtilmeden kavranan olayları seviyoruz biz. Bu son Kore dizisinde de var alt metinler ama Squid Game kadar düşündürücü değil.
Özetle...
◊ Squid aynı anda 3-5 farklı konuda düşündürüyor, Hell ise sizi tek konuda düşünmeye yönlendiriyor.
◊ Birini tek oturuşta keyifle bitiriyorsunuz, diğerini 5-6 seferde ancak.
◊ Birinde metaforlar yağıyor üstümüze (ki bu iyi bir şey), diğerinde başka evrenden gelen goril benzeri karakterleri seyrediyoruz.
Kendinizle evlenir misiniz?
Brezilyalı model Cris Galera, 3 ay önce radikal bir karar verip kendisiyle evlendi. Gerekçesi “artık erkeklere güvenmiyorum” oldu. Çok büyük konuştu, “kararımdan sonra herkes benle evlenmek istiyor ama ben yakın zamanda boşanmayacağım” dedi.
Ve 3 ay sonra pes etti... Biriyle tanışan Cris, kendini aldatmak yerine kendinden boşanmayı seçti. Bu kendiyle evlenme olayı insanlara...
◊ Aldatmanın ve aldatılmanın nasıl çirkin bir olay olduğunu...
◊ Özlemenin ve özlenmenin yerine göre keyifli olduğunu...
◊ Ara sıra yalnızlığın da insana iyi geldiğini...
◊ Restoran tercihi yaparken bile partnerini düşünmen gerektiğinin önemini çok güzel anlatır aslında...
Bence fena fikir değil...
Herkes 1-2 aylığına kendiyle evlenebilir.
“Ve Didem” yazın
Oryantal Didem geçen hafta “beni sahnesinde istemeyen assolistler var, hatta afişlerinde bile olmamı istemiyorlar” demişti.
Ben tekrar söylemek istiyorum.
◊ İyi bir oryantal Didem...
◊ Her zaman alkış alır...
◊ Çok müşteri getirir.
◊ İyi dans tadından yenmez.
◊ Dans etmeyi bilmeyene bile evde tek başına figürler denettirir.
Bunun farkında olan isimlerden biri Hülya Avşar.
Avşar sahneye çıkacağı yerlerde mutlaka Oryantal Didem’i istiyor hatta afişlerde de ona büyükçe bir yer ayrılmasını söylüyormuş.
Hülya Avşar’ın bu hareketi örnek olmalı.
Sahne afişlerine artık sanatçının isminden sonra “...Ve Didem” diye yazılmalı.
Bu şey değil mi ya… Saatim mutlaka gözüksün
Paylaşılan bir fotoğrafa bakınca üzerine çok şey konuşulur normalde. Saçlar yorumlanır, kaşlara laf edilir, dudaklar dolgu mu, değil mi soruları sorulur falan.
Ama Neslihan Atagül’ün fotoğrafını görünce kafalar direkt başka yere gidiyor.
Neslihan’ın koluna...
Giydiği pembe kazağın üstüne saatini takmış güzel oyuncu. Öyle sıradan bir saat değil pahalı bir saat takmış.
E haliyle o saat o kazağın altında heba olmamalı. O yüzden kazağı giydikten sonra saatini üstüne takmış ve poz verirken de o kolunu objektife yaklaştırmış. Çok normal, birçok kişi aksesuarlarını kendilerine yakıştıkları için değil ‘dostlar alışverişte görsün’ mantığıyla takıyor.
Sıla & Zeynep
Sıla, Almanya turnesinde ‘O Ses Almanya’ yarışmasıyla adını duyuran ve yıldızı parlayan Zeynep Avcı’ya sık sık yer veriyor.
Ne güzel bir hareket. “Türkiye’ye dön Zeynep”, “sana destek olalım Zeynep” diyenlerin sözlerinden çok daha kıymetli bir hareket.
Mesela Sıla bunu yaparken...
◊ Konserime daha çok seyirci gelsin.
◊ Gazeteler beni yazsın.
◊ Sosyal medyada çok konuşulayım.
◊ Zeynep’in popülaritesinden faydalanayım diye mi düşünüyor?
Hayır tabii ki.
Sıla bunu...
◊ Sesine güvendiği birine destek olmak.
◊ Zeynep’e kalabalık önünde şarkı söyletme tecrübesi kazandırmak.
◊ Onun heyecanına ortak olmak.
Destek oluyor Sıla bir meslektaşına.
Günümüzde çok kişinin örnek alması gereken bir hareket bu aslında.
Paylaş