“Bu semtte yaşamak ayrıcalık olacak”
Bir süredir merak ettiğim bir yerdi Zeytinburnu. Belediyeyi yöneten başkan Ömer Arısoy olunca ayrı bir ilgimi çekmişti. Hafta içi kısa bir sohbete gittim yanına.20 yıldır aktif siyasetin içinde olan Arısoy’a, kültür bakan yardımcılığı görevini özleyip özlemediğini, Fişekhane gibi bir etkinlik alanına nasıl baktığını ve son dönemde çok gündem olan sokak hayvanları konusunu sordum.
Kazlıçeşme Sanat yeni bir oluşum mu?
- Biz uzun zamandır bunun için çalışıyoruz. Eski belediye binamız artık bir kültür sanat alanı. Burayı bir kültür alanı yapmak için çalışırken mozaikler bulduk. Arkeologlara onları inceletirken karşımıza lahitler çıktı bu sefer. Lahitin içinde de bizleri şaşkına çeviren bir şeyle karşılaştık.
Neydi o şaşkına çeviren sizleri?
- İlk Zeytinburnulu hemşehrilerimizi bulduk, daha ne olsun. Kısa süre sonra Kazlıçeşme Sanat bir yaşam alanı haline gelecek. Kafesi, restoranı, kütüphanesi ve müzesiyle Türkiye’nin her yerinden ziyaretçi akınına uğrayacak burası
Bir de Fişekhane’niz var sizin...
- Fişekhane Zeytinburnu için bir değerdir. Böyle bir değerin semtimize kazandırılması önemliydi. Kısa süre sonra Fişekhane ile Kazlıçeşme Sanat alanının bütünleştiğini göreceksiniz. Konserler olsun, festivaller düzenlensin, yeme içme alanlarının sayısı artsın. Bundan memnuniyet duyarız. Kimsenin eğlencesine de asla karışmayız.
ARAPÇA TABELA YASAK
Zeytinburnu göçmen problemiyle uğraşan bir semt değil mi?
- Bir problem var evet ama inanın dengelemeye çalışıyoruz. Mesela semtimizde Arapça tabela yasak. Buna asla izin vermiyoruz. Göçmen nüfusu olarak zaman zaman limiti geçiyoruz ve hemen emniyetle ortak çalışma yaparak bu sayıyı indiriyoruz. 2 sene önce Zeytinburnu en çok göçmen geri gönderen semt olmuştu.
Kültür Bakan Yardımcılığı, Belediye başkanlığınıza ne kattı?
- Bakın ben Zeytinburnu semtine 1992’de geldim, gönül bağım var burayla. O yüzden burayı çok farklı bir yere dönüştüreceğim. Mesela bilim konusunda eksiktik. ‘Bilim Zeytinburnu’ projesini hayata geçirdik. Amacımız ‘yetenek keşfi.’ Tüm öğrenciler haftada bir günlerini bilim merkezimizde geçiriyor bizler de eğitmenlerimiz aracılığıyla onların yatkın olduğu alanları ortaya çıkartmaya çalışıyoruz.
Her sporseverin en az bir kez gittiği bir yerdi Abdi İpekçi Spor Salonu. Artık kullanılmıyor. Sahi ne olacak orası?
- Basketbol üssü oluyor Abdi İpekçi. 24 saat açık olacak. Basketbol öğrenmek isteyen ders alacak, maç yapmak isteyen maçını yapacak. Çok nadide bir yer yapıyoruz oraya.
Buz pisti yapma fikri nereden çıktı?
- Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteği olmasaydı yapamazdık. Büyük bir maliyeti vardı oranın. Çalışmalar bitti. Ocak ayında açıyoruz. Değer katacak Zeytinburnu’na. Kış sporlarına ülkemizde yeterli ilgi gösterilmiyor. Avrupa’nın en büyük buz pistiyle bu algıyı değiştiriyoruz.
Hayvanları toplamıyoruz
Ömer Arısoy’la Zeytinburnu’ndaki hayvan bakım merkezine gittik. Bakım merkez diyorum çünkü Zeytinburnu’nda barınak yok.
Neden barınağınız yok?
- Çünkü alan yok. Ufak bir yere barınak yapıp her hayvanı içeriye alamayacaksak, olması gereken standartları sağlayamayacaksak hiç olmasın daha iyi. Onun yerine hayvan bakım merkezimiz var. Bu arada Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yer istedik, o yeri verirlerse büyük br barınak yapma düşüncemiz var.
Son günlerde sokaklardan hayvanlar toplanıyor. Siz belediye olarak böyle bir görev edindiniz mi? Topluyor musunuz sokak hayvanlarını?
- Hayır. Biz sadece yasaklı ırkları topluyoruz. Diğer sokak hayvanlarını da eğer küpesizlerse buraya getiriyoruz ve bakımlarını yaptıktan, kısırlaştırdıktan sonra tekrar geri bırakıyoruz.
Son 2 günde bu merkeze kaç köpek geldi?
- Yeni gelen 11 köpek var burada. Pitbull, Dogo Argentino cinsi köpekler bunlar. Bunları bırakamayız. Burada kalacaklar.
Hayaliniz var mı?
- Var bir hayalimiz, (Gülüyor) Saatlerce sahafları gezmek istiyorum.
Hobiniz var mı?
- Kitap bağımlısıyım. 10 bin kitabım var evde. Artık yenilerine yer açmak için bazılarını evden eliyorum.
Son tatiliniz?
- Geçen sene 3 gün Rize Çamlıhemşin. O kadar. Ama yetti bana.
Gülşah, Deha, Demet
Şarkıcı Deha’nın eşini modacı Gülşah Saraçoğlu ile aldattığı konuşuluyor birkaç gündür. Birine iftira atmak çok basit bir iştir. Olmayan bir şeyi olmuş gibi göstermek de çok kolaydır. Bu aldatma hikayesine tam iftira mı acaba diye bakmaya başlamıştım ki, Demet Akalın girdi araya...
Ve üzeri kapatılacak olan bu aldatma işini farklı bir boyuta taşıdı.
“Gülşah ile Deha’nın mesajlarını okudum, aralarında aşkım, sevgilim diye konuşuyorlar” dedi.
Yani ilişkilerini doğruladı aslında Demet.
Bir de “Gülşah Saraçoğlu ile artık çalışmayacağım” diyerek tarafını açıkça belli etti.
Yılın son günlerindeki koşturmacaya denk gelen bu aldatma hikayesi daha çok konuşulur, yazın bir kenara.
