Paylaş
Samimi bir ortamda konuklarla ilerliyor program.
Can, ünlü bir konuğu yanına alıyor ve başlıyor sohbete...
O sohbetin arasına sık sık kahkaha ve müzik giriyor.
Tarkan’ın orkestra şefliğini yapan Can’ın hatırı sayılır bir çevresi var. O yüzden yalnız bırakmıyorlar onu, neredeyse her programında bir ünlü isim seyirciler arasındaki yerini alıyor.
Cem Yılmaz, Kenan Doğulu ve Serenay Sarıkaya, Can’ın müdavimlerinden.
Ben Selami Şahin’in konuk olduğu programa gittim. Şahin, hem şarkı söyledi hem yaptığı esprilerle kırdı geçirdi herkesi.
Bülent Ersoy’a “Sefam Olsun” şarkısını nasıl yazdığını anlattı ve Ersoy’u nasıl reddettiğini...
Bülent Hanım “Sefam Olsun”u dinler dinlemez “Tamam” demiş; “bu şarkı benim”.
Sonra da Selami Şahin’e dönüp “Bana hayır diyen tek erkek sensin, sana helal olsun Selami” demiş. Sonrasında aralarındaki dostluk yıllar boyu güçlenerek devam etmiş iki ismin.
Hayatının dönüm noktalarından bahsederken sık sık Altın Kelebek Ödül Töreni’ne de değindi Şahin. 1975 senesinde “Sen Mevsimler Gibisin” şarkısıyla Altın Kelebek aldığını ve o günden sonra kariyerindeki yükselişin hızlandığını söyledi.
Şarkılarını dinlemek zaten keyifli Selami Şahin’in ama öyle ‘sıkı fıkı’ bir ortamda anılarını dinlemenin tadı da başkaydı.
Artık sıkı takipçisiyim Can Şengün’ün...
Kapıdan döndü
Can Şengün, Cem Yılmaz’ın çok yakın arkadaşı.
Can’ın ilk programına seyirci olarak giden, ikinci programına da konuk olan Cem Yılmaz, Selami Şahin’in konuk olduğu geceye de gelecekti.
Hatta masası bile hazırdı.
Ama Can’ı izlemeye gelenler arasında Cem Yılmaz’ın karşılaşmak istemediği biri vardı; Serenay Sarıkaya...
Arkadaşı İbrahim Selim’le mekana gelen Serenay Sarıkaya’nın haberini alan Yılmaz, içeriye girmekten son anda vazgeçti.
İddiaya göre kulise gitti, Can’a “iyi sahneler” dedi ve sessizce mekandan ayrıldı.
Çok acil ‘sıkı fıkı’ tarzı şovlara kucak açan mekanların çoğalması lazım. Böyle giderse Zorlu’daki Touché yeni Gizli Kalsın olacak. Zamanla o ufak mekanda sayısız ‘pişti’ler yaşanacak.
Keşke biri çıkıp ‘şakaaa’ dese
“Bergen” filmiyle beraber bir albüm de yapıldı.
Adına “saygı albümü” dediler.
Ama film kadar konuşulmadı.
Albümde Gülşen’in söylediği “Sen Affetsen Ben Affetmem” şarkısını iyi yorumlamış mı, yorumlamamış mı tartışması yaşandı...
Şimdi ikinci albüm geliyormuş.
Bir şeyin ikincisini...
- Ya çok tuttuğu için yaparsın...
- Ya da ilkindeki eksikleri tamamlamak için yaparsın...
Yeni albümde Aleyna Tilki’nin annesi Havva Öztel’in yer alacağı haberlerini okudum.
Biri çıkar Bergen’in galasında “Erik Dalı” oynar, öbürü albümde Havva Öztel’e şarkı söyletir...
Bugüne kadar “Bergen’in kemiklerini sızlatıyorsunuz” sözünü çok arabesk buluyordum ama bu son haberden sonra eleştirilere ben de katılıyorum.
Hazır daha vakit varken bence dönün bu karardan.
Özür dileyin Havva Öztel’den...
Gülşen gibi, Derya Uluğ gibi, Melek Mosso, Melike Şahin gibi isimler ilk albümün başarılı tercihlerindendi.
Benzer seviyedeki isimlere götürün yeni albüm teklifini.
Hüzün severiz ama bu kadarı da fazla
Serdar Ortaç bir açıklama yapıp “Yapımcılar artık bizi istemiyor” dedi.
Kendince gerekçelerini de saydı...
Ortaç’a göre yapımcılar...
◊ Yeni şarkıcılar piyasaya çıksın istiyor...
◊ Rap müziği diğer müziklere tercih ediyor...
◊ Z kuşağına Serdar Ortaç’ı, Kenan Doğulu’yu, Demet Akalın ve Tarkan’ı unutturmak istiyor...
Sevgili Serdar...
◊ Aklı başında hiçbir yapımcı bu isimleri ve seni bitirmek, unutturmak istemez...
◊ Hatta X-Y-Z kuşağı da bu isimlerden vazgeçmez...
◊ Eskiye özlem bitmez bizim halkımızda.
Mesela ‘cover’ her zaman candır.
O yüzden şu depresif ruh halinden kurtulup “Yandık bittik kimse beni sevmiyor” açıklamalarına lütfen son ver artık.
Bıktırdın!
Mahsun...
Mahsun Kırmızıgül son yaptıklarıyla ‘ayrılığı, evden kovulmayı, hatta boşanmayı’ satın almıştır.
Bir kadınla videosu çıktı Kırmızıgül’ün. O videoda hanımefendi Mahsun Kırmızıgül’ün saçını okşuyor.
Aynı kadınla sarmaş dolaş bir fotoğraf karesi geldi.
Son zamanlarda gördüğüm en ilginç hikayelerinden biri bu.
“Yaktım gemileri, ne olacaksa olsun” pozları yani...
Bakmayın siz şimdi sağda solda çıkan “Mahsun Kırmızıgül evden kovuldu” söylentilerine.
O zaten kendini kovdurtmak için yapmış bunları belli.
Ben bu olayda Kırmızıgül’ün eşinin haline üzülürüm.
Düşünsenize sosyal medyada dolaşıyorsunuz ve karşınıza eşinizin başka bir kadınla videosu çıkıyor.
İşte o yüzden diyorum, son zamanlardaki en ilginç, en dramatik aldatma hikayelerinden biridir bu.
Paylaş