Bence eleştiriler yersiz

Vakko’nun tasarımları çok eleştirildi, eleştiriliyor.
Yapıcı eleştiriler olmalı ama bence
kötü denebilecek bir kıyafet serisi ortaya çıkmamış.
Bazı modacılar eleştirecektir onun da nedeni ‘kıskançlık’ olabilir mi.
İçten içe “keşke ben yapsaydım bu işi” diyorlardır.
Ama tekrar tekrar baktığımda günlerce eleştirilecek, söz
edilecek, yerin dibine sokulacak tasarımlar göremiyorum ben.
Abartmayın yahu.
Siz gelecek sonuçlara, alınacak madalyalara bakın.

Kadınların savaş tekniği

Biz erkekler işimizi bazen sert sözlerle, bazen umursamaz tavırlarla, bazen de net çizgiler çekerek çözüyoruz ya da çözemiyoruz.
Ama kadınlar maalesef bunların hiçbiri yapmıyor.
Bazı kadınların tavırları şöyle:
∆ Sert sözler yerine yumuşacık sözlerle...
∆ Aşırı umursayan tavırlarla...
∆ Canım cicim diye sarılmalarla arkadaşlık yapıyorlar.
Ama bilin bakalım o tavırların ardında ne eksik? ‘
Söyleyeyim, amimiyet
Masada gömüyor, yüzüne karşı gülüyor.
Evinde yeriyor, ortamlarda övüyor.
Fotoğraf karesinde yanağına öpücüğü konduruyor, arkadaşlarının yanında yerin dibine sokuyor.
Ben korktum sizlerden. En akıllımız bile baş edemez bu savaşma yeteneğiyle.
Allah esirgesin...

Sus kız!

Bir kadın sosyal medyasından video paylaşıp “Bir erkek başka bir kadınla birlikte olursa ve ona para da verirse bu aldatmak değildir.
Ona para verir, sana canını verir.
Dünyanın hiçbir yerinde bu ihanet sayılmaz” demiş...
E böyle kadınlar oldukça erkekler de çok meyilli olmazlar mı aldatmaya?
Bence olurlar...
Ayrıca ‘dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok’ kuralını kesen bu abla Edirne’nin ötesine dahi geçmemiştir çok eminim.
Bu ablamızın ‘ihanet değildir’ dediği her şey açıkça ihanettir...
Ve biraz onuru ve gururu olanlar ‘bana parasını da vermesin canını da, sadece sadakatini versin yeter’ diyecektir...
Olması gereken de bu değil midir zaten.
Üniversitelerde ders olarak okutulacak çok konu çıkıyor bize bu günlerde...
∆ Nasıl kendinizi rezil edersiniz?
∆ Ünlü olmak uğruna rezil olmak nedir?
∆ Medya maymunluğu nelere bedeldir?

Konuşulmak büyüktür acıdan

En son Banu Alkan’ın başsağlığı mesajında gördük...
Bazıları için ‘acı’ hiçbir önem taşımıyor artık.
Konuşulmak, medyada boy göstermek, sosyal medyada tartışılmak tüm acılardan daha büyük geliyor o bazılarına...
Çiğneyip geçiyorlar her türlü duyguyu, her türlü acıyı...
Asla önemsemiyorlar.
Aslında CV’lerine kara bir leke konduruyorlar
ama ya fark etmiyor ya
bunu da çok umursamıyorlar.
Bakın mesela Tuğba Ekinci denen kişinin videosunu da izledim.
Dinlerken utanıyorsunuz...
Halkı kin ve düşmanlığa tahrikten soruşturma açılmış hakkında.
Açılsın!
Hatta ceza da alsın!
Çünkü bu medya maymunluğu çok kötü yerlere gidiyor artık.
Ne kullanıyorlar, ne yiyip içiyorlar gerçekten hiç bilmiyorum, hiç anlamıyorum.
Ama çok sıkılıyorum böyle tipleri görmekten...

Fiyatlara bak

Nişantaşı’nda evlere servis yapan bir pizzacı var...
Girdim geçtiğimiz gün sipariş uygulamasına ve öylece bir göz gezdirdim.
Bir pizza olmuş 1200 lira...



Bir pizza yahu. Büyük, orta boy, küçük diye adlandırmıyor onlar, santim hesabı yapmışlar.
Pizzalarının boyu 42 cm...
Artık kafanızda hesaplayın.
Pizzanın içine azıcık bir füme et ya da sucuk girince fiyatlar hemen tavan yapıyor.
Bakın daha üzerine koyacağınız ekstra malzemeyi, söyleyeceğiniz içeceği, sosları falan saymıyorum.
Kaldı ki 2 kişi hatta duruma göre bazen tek kişi bile o pizzayı bitirebilir zaten.
Vay halimize...
Eve yemek sipariş vermek bu kadar da lüks kategorisine girmesin lütfen.