Paylaş
“Vay be Fazıl Say’ı bile çektik magazinin içine” sohbetleriyle geçti bu hafta sonu.
Ama sevdi Fazıl Say bu magazin işini. Sanki bu ‘an’ı bekliyormuş ünlü piyanist...
10 sene önce Safiye Soyman’ın bir konserinde giydiği ilginç kıyafetin fotoğrafını bulup “Hayatımda çok elbise gördüm arkadaş. Ama böylesini ben de görmedim. Salvador Dali gibi” mesajıyla paylaştı.
Bir magazin avcısı edasıyla yaptığı bu hareket haliyle çok konuşuldu.
Benimse inceden bir gönlüm kırıldı sanki...
İçim sıkıştı biraz...
Neden be Fazıl Say?
Sen ki...
◊ Avrupa ve dünya birincilikleri olan bir piyanistsin.
◊ Klasik batı müziğinde ‘üstat’sın sen.
◊ Bestelerin ülke sınırlarını aşalı uzun yıllar oldu.
◊ Neredeyse 40 yılı devirdin ve ülkenin gurur duyacağı sanatçılar arasındasın...
Yoksa...
◊ Evde ‘tek başına’ canın mı sıkılıyor?
◊ “Bir dakika ya biz evliyiz, e o zaman eşim nerede” diye düşüncelere mi daldın?
◊ Tamam “iki ayrı ev” kararınıza saygı duyuyorum ama acaba vazgeçmek mi üzeresin?
◊ “Ece yanımda olmayınca nasıl da işlere kalkışıyorum” mesajı mı veriyorsun?
Bence...
◊ Bu uzak kalma kararını hızlıca gözden geçirin.
◊ Evleri hemen birleştirin demiyorum ama 2 günü en azından 4 güne çıkarın.
◊ Özellikle sokağa çıkma yasağı olduğu günlerde sakın ayrı evlerde durmayın.
Faik, Fazıl’ı bu sefer ‘Say’ma
Fazıl Say’ın yaptığı yoruma Safiye Soyman ve Faik Öztürk’ten de yanıt geldi dün...
Safiye Soyman “Salvador kimdir nedir bilmem, anlamam” dedi, konuyu kapattı. Faik Öztürk ise daha sert bir açıklama yaptı.
“Biz gündemde olduğumuz için bize bulaştı, uçlarda olan düşüncelerine katılmıyorum. Bana nasıl dil uzatır anlamıyorum” dedi...
Sizler neşesiyle bize neşe katan insanlarsınız. İyi ki de varsınız.
O yüzden gel sen bu sefer Fazıl’ı ‘Say’ma be Faik Öztürk.
Eminim Fazıl Say da şu saatten sonra “hay klavyem kırılsaydı” diye kafasını duvarlara vuruyordur.
Aşk ne zamandır parayla yaşanıyor
◊ Zengin sev...
◊ Fakirle selamlaşma...
◊ Orta halliyle ilişkiye başlama...
◊ Maço değilse aynı masada oturma...
◊ Hediye almazsa suratına bakma...
Yeter be! Kesinlikle ‘kabak tadı’ verdi artık.
Bir de Tuğba Ekinci var ki, her şeyin arasından kafasını uzatıyor.
Ceren Hindistan’ın “Fakir sevmiyorum” açıklamasına cevap verip “Zengin adam sevmek ucuzluktur” demiş Ekinci.
İki açıklama da çok saçma.
◊ Birini severken zengin-fakir diye ayırt edemezsin.
◊ Birine âşık olurken “cebindeki parasına bakayım” demezsin.
Yolda ne olur bilmem ama o yola böyle çıkılmayacağını bilirim.
“Bütün erkek arkadaşlarım benden fakirdi, hepsi de benim sayemde tanındı” demiş Tuğba Ekinci. Ben Tuğba Hanım’la birlikte olup tanınan kim var bilmiyorum.
Ne kattı Tuğba Hanım onlara onu hiç bilmiyorum.
Ama birçok erkeğin “Benden çok kazanan bir kadınla birlikte olamam, yürümez o ilişki” diye başlayan açıklamalarına çok kez şahit oldum.
Bazı erkekler bu konuda çok hassas.
Kız arkadaşları kendilerinden biraz daha fazla kazanıyorsa hemen ‘triplere’ giriyorlar.
Ne yani şimdi o erkeklerin hayatına giren kadınlar ‘ucuz’ mu oluyor?
Erkeklerin de, kadınların da gündeminde ‘para’ ilk sıralarda son zamanlarda.
Bırakalım bunları artık lütfen.
İlişkilerde en son gündeme gelmesi gereken mevzu ‘para’ olmalı.
Yoksa işler öyle bir çıkmaza giriyor ki, çık içinden çıkabilirsen.
Sektöre inancımı yitirdim
CZN Burak ismiyle tanınan Burak Özdemir’i ben sempatik hareketleriyle tanıyordum. Restoranına hiç gitmedim ama namını çokça duydum.
Dubai’de de bir şube açan isim, Türk lezzetlerini dünyanın farklı yerlerinden gelenlere tanıtıyor.
Buraya kadar ‘harika’...
Geçen haftalarda CZN’nin paramotorla gökyüzünde ‘künefe doğradığı’ bir videoyu seyrettim.
Şimdi de denizde ‘soğan doğrarken’ çıktı karşıma.
İşte bazı şeflerimizin ortaya çıkmama sebebi tam olarak bu.
Çıksalar bile kısa sürede pes edip ülkeyi terk etmelerinin sebebi de bu.
Siz hiç dünyaca ünlü bir şefin gökyüzünde istiridye açtığını, okyanusta makarnaya ‘trüf mantarı’ dilimlediğini gördünüz mü? Göremezsiniz.
Onlar işlerini mutfakta yapıyor, ‘like’larını müşterilerinin masalarından alıyor.
O yüzden maalesef çok ilerideler bizden.
Paylaş