Paylaş
Fas'ın başkenti Rabat'tayız. Burası Afrika havalar sıcaktır diyerek yazlıklarıyla gelenlerimiz pişman. Sürekli yağmur yağıyor, rüzgar esiyor. Hava üşütüyor.
Türkiye'den SETA vakfı ile Fas Sosyal Bilimler Araştırma Merkezi (CERSS)'in ortaklaşa düzenlediği toplantıdayız. Konu "Kuzey Afrika'da Toplumsal Sözleşme Arayışı: Türkiye ve Fas"
Fas'ın "Arap Baharı"yla bir siyasal değişim geçirdiğini biliyoruz.
İlginç olanı, şu anda Fas'ta bir koalisyon hükümetinin başındaki Başbakan Abdelillah Benkirane, Fas AK Partisi'nin lideri. Türkiye'de AK Parti, 12 yıldır tek başına hükümeti elinde tutarken, Fas'ın AK Partisi, 2011 seçimlerinden bu yana koalisyon hükümetleriyle ülkeyi yönetmeyi sürdürüyor.
Bu isim benzerliği tesadüf değil. Fas'ın AK Partisi, Türkiye'deki deneyden etkilendiğini, esinlendiğini reddetmiyor. Fas'ın AK Partisi de İslami gelenekten geliyor. Uzun yıllar bu kimliği nedeniyle siyasetten dışlanmış ve bir meşruiyet sorunu yaşamış.
Fas, bir Afrika ülkesi, ekonomik gücü ve gelişmişlik düzeyi açısından tabii ki Türkiye'nin gerisinde. Daha sayılabilecek çok farklılıklardan söz edebiliriz.
2011 ANAYASASI
Fas'ta iktidar bir Kral'ın elinde. 2011 yılında Arap Baharı patlak verdiği günlerde Fas'ta da gösteriler yaygınlaşınca, Kral 5.Muhammed siyasal yapıda değişikliklere giderek, isyanı yatıştırıyor. Yeni bir anayasa, referanduma sunuluyor. Bu Anayasa ile, Meclis'te yeterli çoğunluğu alan partinin liderinin Başbakan olması dahil siyasi özgürlüklere yönelik bir dizi adım atılıyor.
Bu adımın bir sonucu olarak İslami gelenekten gelen AK Parti 2012 seçimlerinin ardından ilk kez hükümeti kuran parti haline geliyor.
Toplantıda konuşan Faslı siyaset bilimcileri, Fas AK Partisi'nin iktidar partisi olmasının, ülkedeki solcu ve seküler siyasi akımlar tarafından kolay kabul edilmediğini, hala bu açıdan sorunlar yaşandığını anlattılar.
Fas'ta yaşananları "demokrasiye geçiş" olarak değerlendiren Muhammed Bin Hilal, "2011 yılında ilk kez kendi anayasamızı yapma şansını yakaladık" diyerek durumu özetledi. "Daha önceki anayasaları uzmanlar yapmışlardı. İlk kez Arap Baharı'yla bu şansı yakaladık. Bu anayasaya göre Başbakanı kazanan parti belirliyor. Eskiden Başbakanı Kral belirlerdi. Yargıda, adalet sisteminde önemli değişiklikler gerçekleştirildi."
Araştırmacı Hamid Boqak ise, AK Parti deneyini şöyle özetledi: Sol partiler, AK Parti ile hiç bir şekilde işbirliği yapmayacaklarını açıklamışlardı. Bu dönemde kurulan koalisyonlara da girmeyi kabul etmediler. Muhalif cephe, Türkiye'dekine benzer bir şekilde onlar için "şeriatçı" suçlamasını öne çıkartmıştı.
2007 ve 2011 seçimleri tıpkı Türkiye'deki gibi, AK Parti'nin yükselişini, sol partilerin ise gerilemesini beraberinde getirmişti. Hamid Boqak, Türkiye'deki İslamcı hareketin Fas AK Partisi'ne ilham kaynağı oluşunu da önemli bir nokta olarak vurguladı. Faslılar, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecini merakla izlediklerini, Fas AK Partisi'nin, AB ile iyi ilişkiler kurduğunu bu özelliğiyle de diğer partilerden ayrıldığını ifade ettiler.
KADIN SORUNU
Faslılar, diğer Arap ülkelerine göre (Tunus hariç) kadın meselesinde özgürlükler açısından önemli mesafeler aldıklarını ifade ediyorlar. Başörtülü ve başı açık kadınlar, birlikte yaşıyorlar. Fas'ta seküler olanla dindar olan beraber yaşamayı başarmış görünüyor. Rabat'taki toplantıya çok sayıda Faslı kadın katıldı. Başörtülü kadınlar da vardı açık olanlar da...
Tabii, iş Türkiye ile kıyaslamaya geldiğinde, Türkiye'nin kadın özgürlüğü konusunda aldığı mesafenin çok ileri olduğunu hemen fark edebiliyorsunuz.
Örneğin Fas'ta miras hala kadınlara bir, erkeklere iki hak şeklinde, dini kurallarına göre uygulanıyor. 2003 yılında yapılan bir reform ile kadınlar boşanma hakkını elde etmişler. Fas'ta (yargıç ve eş izniyle) dört kadınla evlenmeye izin veren bir sistem yürürlükte. Her ne kadar Faslı erkekler, "ikinci kadın için hakimin izni gerek" diye bir savunma yapsalar da, bu anormal durum bir şekilde varlığını sürdürüyor.
Faslı kadınlar önemli haklar elde ettiklerini düşünüyorlar, ancak hukuk önünde eşitlik açısından sorunun ciddi bir boyutta olduğu ortada.
Kadınlar siyasette geçmişe göre daha etkili. 395 üyeli Fas Temsilciler Meclisinde 2001 yılındaki seçimler sonucu 66 kadın milletvekili yer alıyor. 2013 yılında kurulan koalisyon hükümetinin 6 bakanının kadın olması dikkat çekici. Ülkenin etkili sol partisi aynı zamanda bir sol koalisyon olan Birleşik Sosyalist Parti'nin başında da bir kadın yer alıyor: Nebile Mounib.
Toplantının ertesi günü, Fas'ın tarihi şehirlerinde Fes'i görmeye gittik. Fes, gerçekten Ortaçağ'dan kalma yapıların hala ayakta olduğu antik bir kent. Ne yazık ki, aşırı yağış nedeniyle Fes'in bakımsız tarihi çarşısını istediğimiz gibi gezemeden geri dönmek zorunda kaldık.
Faslı insanlar cana yakın ve dost insanlar. Türkiye onlar için hala ilham kaynağı.
Paylaş