Paylaş
Nereden biliyorum?
Son günlerde gittiğim mekanlarda öğrendim.
Tanıştığım biri şöyle diyordu: “Çok ümitliyim. Kesin beni alacaklar. İyi bir karakter olurum orada. Beş hafta kalsam bile bana yeter, hemen tanınırım.”
Tanınmak, işte bütün mesele.
Her dönemin ‘tanınma’ yolu başka.
Bu dönemin en kestirme tanınma yolları ise malum: “Survivor”a katılmak...
Dizilerden birinde görünmek...
Ya da sosyal medya fenomeni olmak...
Bunu da yargılamıyorum aslında. Virajlı yola değil de, kestirme yola sapıp bir an önce denize ulaşacağını düşünmenin bin tane nedeni nasılı var ama girmeyelim oralara. Topraklı yol. Ayrıca nasıl 90’larda popçu olmak tanınmak için en kestirme yol ise şimdi de bu yöntemler ana akım.
Bir enflasyon da var haliyle.
Geçtiğimiz günlerde gittiğim mekandakilerin neredeyse yüzde 90’ı oyuncuydu.
Çoğunu tanımıyordum, dizisini takip etmemişim. Ya da edememişim. Bir bölüm sonra yayından kalkmış zaten.
Ama oyuncuların şu aşırı pozitif ve iddialı konuşmalarına da bayılıyorum hani: “Şimdi bir projeye hazırlanıyorum, inanılmaz bir şey.”
İnanılmaz dediği de bir mahalle ya da mafya dizisi. Başka ne olabilir ki? Neyse işte, devir böyle bir devir, kestirme yolları özet geçeyim dedim:
Güzel ya da yakışıklıysan, kameraya gözlerini kısıp uzun uzun bakabiliyorsan oyuncu...
Kombin/makyaj yapıyorsan, bağırıp çağırıyorsan ya da abuk hallere okeysen fenomen...
Kendine bir rol biçip onu canlandırmaya heves ettiysen de “Survivor” ünlüsü olma şansın var...
Tuba’nın yorumunda ıskaladığı şey
Tuba Büyüküstün, Instagram’da eski futbolcu Ali Güneş’i takip etmeye başlayınca “Yeni bir aşk mı?” haberleri almış yürümüş.
Bunun üzerine Büyüküstün şöyle bir açıklama yapmış:
“Hepimiz aşkı çok seviyoruz, biliyorum. İki insan birbirlerini sevsinler, âşık olsunlar, el ele çıkıp dolaşsınlar, onlara bakalım, içimiz mutlulukla dolsun. Bayılıyoruz. Ben de aşkı çok seviyorum. Ama aşk dediğimiz şey ya da bir ilişki, iki insan aynı yerde oturup sohbet ettiğinde ya da birbirlerini sosyal medyadan takip ettiğinde olmuyor değil mi? Sosyal medya takibini aşka yormak çok romantik bir bakış açısının ürünü.”Tuba’nın açıklamasını sevdim. Olayı güzel yorumlamış. Sosyal medya takibi direkt aşka yorulmaz, doğru. Ama flörte yorulabilir.
Tuba’nın flört yöntemi bu olmayabilir.
Ama günümüzde çoğu kullanıcı sosyal medya takibini flörtün bir başlangıcı gibi görüyor.
Önce bol like, sonra takipleşme. Ardından DM’den konuşmalar.
Olay WhatsApp’a taşınınca “nişanlanmış” kadar oluyorsun!
Bu şekilde birbirine yürüyen, böyle yol alan çok.
Tuba yorumunda sadece bu gerçeği ıskalamış.
Gülşen’in ses vermesi
Ordu-Fatsa’daki altın madeninin yarattığı tahribatla ilgili Gülşen önceki gün bir tweet attı. Özetle, bir Ordulu olarak çevreye verilen bu zarardan dolayı üzüntüsünü dile getiriyordu.
Ünlülerin çevreyle ilgili konularda ses vermesi önemli.
Çünkü onca mesele arasında kaybolup gidebilecek bu olay, Gülşen’in mesajı sayesinde çok farklı kitlelere ulaştı, hatta haberi olmayanların da haberi oldu.
Hande’nin dikkat çeken stili
Hande Yener ekimde yayınlanacak yeni albümü “Carpe Diem”den tanıtım görselleri ve videolar yayınladı. Yayınlanır yayınlanmaz da baştan sona gayet iyi kotarılmış styling dikkatimi çekti. Meğer styling’i İtalyan moda editörü Gabriele Papi yapmış. Styling işini sanat gibi yapan yeni nesil isimlerden biri Papi.
Bir duruşu, bakışı var.
Özellikle Into the Limbo ve Delicatessen adlı çekimlerine kişisel sitesinden girin bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Paylaş