Popüler kültür popolarının işgali altında

Bir yandan 30 Mart seçim gerginliği.
Diğer yanda popüler kültürdeki poposal gerginlik.
Gündelik hayat ve rüyalar ikiye bölünmüş bile olabilir: Sandık ve popolar...
Poposal gerginlikten haberi olmayanlara hemen arka arkaya şu klipleri izlemeleri tavsiye.
Olaydan geri kalmamak adına:
Shakira ve Rihanna’dan Can’t Remember To Forget You.
Kylie Minogue’dan Sexercise.
Ve tabii ki Hilal Cebeci’den Senden İyi Yaparım.
Hepsinin ortak noktası, gizli başrolü popo.
Israrla orası gösteriliyor: Kâh sallanırken kâh alttan üstten.
Diyebilirsiniz ki Hilal Cebeci’yle diğerlerini nasıl karşılaştırırsın Onur, diğerleri çok kaliteli bir kere, Hilal’inki çok fena...
İyi de özde bir fark var mı? Bence yok.
Biri daha kötü çekilmiş, diğerleri daha iyi. Sadece bu.
Aslında popüler kültürdeki popo rekabeti yeni değil.
Hülya Avşar’ın popo salladığı klibini unutmadık, keza Jennifer Lopez’in geçmiş dönemlerdeki popo odaklı kliplerini, görsellerini, şovlarını...
Gerçi kendisi son klibinde (I Luh Ya Papi) popo rekabetine yeni bir açılım getirdi: Erkek modellerin mayosunu indirip popolarına bakıyor.
İyi de bu popolar neden üstümüze üstümüze salınıyor bu endüstri tarafından?
Fransızların, poponun aslında tarihi şekillendirdiği teziyle gündeme gelmiş meşhur belgeselleri gibi (“La Face Cachée des Fesses”), popo artık özgürlüğüne mi kavuşmak istiyor?
Yoksa insanın kırılgan, savunmasız ve güçsüz yanını poponun sergilediğini söyleyen yazar Michel Tournier’nin dile getirdiği gibi mi her şey:
“Popolar ne denli övülse azdır, o yalnızca sevgiye susamıştır.”

Şehir Atlası

* YENİ... Alaçatı’daki Roka Bahçe İstanbul’a şube açtı. Tepebaşı’nda, Pera Palas’ın az ilerisindeki Da Vittorio’nun yerine açılan mekânın adı Roka Pera.
Mönü aynı, Alaçatı’dan transfer bol otlu Ege mutfağı, değişiklik yok.
Baylo, Good Mood ve Bird’ün hakim olduğu sokağa iyi bir alternatif olmuş Roka Pera. Zaten dışardan bakınca beyaz bir cennet gibi. İnsanı içeriye çekiyor mekanın rengi.
* AYILAR ŞEHİRDE... Bu ayılar başka! Bu ayıların neredeyse hepsi sakallı, bazısı göbekli.
Ve kendilerine benzer fizikteki erkeklerden (yani ayılardan) hoşlanıyorlar.
Şimdi de bugün başlayan bir festival nedeniyle bir aradalar: İstanbear Uluslararası Ayı Festivali.
Bu festival nedeniyle İstanbul’a, özellikle Avrupa’dan, çok sayıda yabancı ayı geliyormuş. Unutmadan, festival programında sadece eğlence değil; söyleşi, sergi, video gösterimi de varmış.
* TAKSİM MEYDANI... Son durum şudur: Tinerciler, meydanın dört bir köşesinden önünüze aniden çıkıveren, çıplak ayaklı küçük dilenci çocuklar (çoğunluğu Suriyeli), siviller ve “Bir an önce buradan uzaklaşayım” diye hızlı adımlarla gergin bir şekilde yürüyenler...
Şehrin en önemli meydanında son durum budur.