Paylaş
Bizim sokağın önü. Tam evden çıkmışım. Birisi adres arıyor. Sağa bakıyor, sola bakıyor. Arada telefonla birini arıyor ama açan yok. Sonunda bana sordu, “X apartmanın girişi nereden, bu sokaktan değil mi?” diye. Tam ben söyledim, aradığı kişi telefonu açtı ve tabii konuşulanlara kulak misafiri oldum. Meğer konuştuğum kişi denetime gelmiş. Telefonla aranan kişinin ise çevresinden biri pozitif çıkmış. Onun testi negatif çıkmış ama tedbir amaçlı kendisini yine de karantinaya alması istenmiş. Denetime gelen, “Sadece pencereye çıkıp el sallasanız yeterli. Evde olup olmadığınızı görmek için geldim” dedi kibar kibar. Sonra semptomu olup olmadığını sordu ve uzaktan uzağa yapılan görüşme sona erdi. Denetimlerin gayet titiz bir şekilde yapıldığını görmüş oldum böylece.
AVM’lerin yeme-içme katlarındaki kalabalık
AVM içindeki restoran ve kafeler de genelge kapsamında 10.00-20.00 saatleri arasında sadece paket servisine ya da “gel-al” hizmetine açık.
Ama sanırım AVM’lerin yeme-içme katları durumu yanlış anladı.
O katlarda her restoranın kullandığı ortak masa ve sandalyeler vardır.
Lokantadan paketini alan oralara oturup yemeğini yemeye başlayınca ortaya yine kalabalık görüntüler çıktı.
Hafta sonu o görüntüler dolaştı sosyal medyada.
Masa ve sandalyeleri kaldırmazsanız olacağı bu tabii.
Sektör konuşuyor
Cumartesi günü yeme-içme sektörünün önde gelen isimlerinden “ikinci kapanma”ya dair görüşlerini almıştım.
Yazı sektörden büyük ilgi gördü, konuşuldu.
O gün köşeye sığmayan görüşler de vardı.
“ÖNYARGI VAR”
Mesela, henüz ikinci ayını dolduran Kuruçeşme’deki yeni bir mekanın, Goose No:25’in ortaklarından Serhan Akıncı’nın yorumu.
Akıncı özetle şöyle diyor “ikinci kapanma”yla ilgili:
“Yeni bir işletmenin ve halihazırdaki işletmelerin döner sermaye borçları, personeli gideri ve kırasını göz önünde bulundurursak çok zor bir döneme girdik.
Kapanmak zorunda kalan işletmeler maalesef olacaktır.
Bu dönem itibariyle yeni dünyaya ayak uydurarak biz de yemeklerimizi paket servisle müşterimizle buluşturacağız.
Son olarak sektöre çok önyargılı bakıldığını, alınan önlemlere rağmen hastalığın artışının sektöre yöneltilmesini adil bulmadığımı söylemem gerek”.
“YOKSA KAPAMA SÜRELERİ UZAYACAK”
Morini’nin ortaklarından ve TURYİD Yönetim Kurulu Üyesi Yaprak Baltacı ise iki önemli noktaya vurgu yapıyor:
“Pandeminin hız kazandığı ve kontrolün kaybedildiği bu dönemde kapatılmanın kaçınılmaz olduğu konusunda hemfikiriz.
Ancak sektör olarak önümüzü göremediğimiz bir süreçteyiz. Alınan önlemlerin beklenen kontrolü sağlamakta yetersiz kalacağı endişesini taşıyoruz.
Bu yüzden sorunu çözmek için toplu kapama şart.
Aksi takdirde kapama süreleri uzayacak.
Öte yandan sektörün ayakta kalabilmesi için devletin kısa çalışma ödeneği desteğini ilk kapama sürecindeki şekliyle devam ettirmesi, destek kredileri, diğer bir deyişle sektöre sahip çıkılması çok önemli. Sadece paket servisiyle restoranların yaşaması mümkün değil.”
Paylaş